Talat Atilla'dan Telefon açtım, 'Kaynağımın adı bu' dedim

CHP’li bir milletvekilinin Beştepe’de Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’ne giderek Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ile görüştüğü iddiasının kaynağı olan gazeteci Talat Atilla, önceki gün CNN Türk’te Hürriyet Genel Yayın Yönetmeni Ahmet Hakan’ın sunduğu Tarafsız Bölge’ye katıldı. Atilla, kendi haber kaynağının CHP’li bir milletvekili olduğunu ve bu ismi Sözcü gazetesi yazarı Rahmi Turan’a aktardığını ileri sürdü. Atilla, “Haberin arkasında durmuyorum” diye konuştu. Atilla, kaynağının CHP’de önemli bir isim olduğunu iddia ederek, şöyle devam etti:

“Kaynağım, ‘Bilgi CHP liderine de gitmiştir’ dedi. Cumhurbaşkanı ‘Yok böyle bir şey’ deyince, kaynağımla tekrar görüştüm, ‘Bunları diyorsun ama, Devlet Başkanı’nın yalan söyleyecek hali yok’ dedim. ‘Bir kez daha teyit almanı istiyorum’ dedim. Kılıçdaroğlu’na soruyor ve ‘Evet bu bilgi bana da geldi’ diyor.”

"BENİM KAYNAĞIMIN ADI BU, SOYADI BU"

Atilla, “Neden kendiniz yazmadınız da, Rahmi Turan’a gittiniz?” sorusu üzerine, “Gazeteciler bilir ki, gazetecilerin en büyük haber kaynaklarından biri başka gazetecilerdir. Bazen gazeteciler haber kaynakları deşifre olmasın diye başka bir yere verebilirler” diye konuştu. Kaynağının adını Turan’a aktardığını iddia eden Atilla, şöyle devam etti:

“Haber kaynağım, ‘Benim ismimi Turan’a söyleyebilirsin’ dedi. Telefon açtım, ‘Rahmi Ağabey, benim kaynağımın adı bu, soyadı bu. Kendisinden izin aldığım için söylüyorum’ dedim. Haber kaynağım o kadar kendisine güveniyor ki adını veriyor.

HABERİ BEN YAPMALIYDIM

Benim eksikliğim, hatam, haberi ben yapmalıydım. Tüm şimşekler bana gelmeliydi. Benim bu haberin arkasında durduğum falan yok. Devlet Başkanı böyle bir açıklama yaptıysa, bunun üzerine söylenecek söz yok. Bilinçli bir şekilde yanıltıldığıma inanmıyorum. Haber kaynağımın yerinde olsaydım söylerdim.”

Talat Atilla, bilinçli şekilde yanıltıldığına inanmadığı için haber kaynağının adını açıklamayacağını da söyledi.

İŞTE TALAT ATİLLA’NIN PROGRAMDA SÖYLEDİKLERİ

*“Kaynağıma ‘İddianın doğru olduğundan yüzde 100 emin misin’ diye sordum. Kaynağım CHP’den önemli bir isim. ‘Bu bilgi CHP liderine de gitmiş bir bilgidir’ dedi. Daha sonra Cumhurbaşkanı ‘Yok böyle bir şey’ deyince, konu kapanmıştır.

*“Bundan sonra kimseye zırnık haber yok. Evet, haberi ben yapmalıydım.”

*“Haber kaynağım, ‘Benim ismimi Rahmi Turan’a söyleyebilirsin’ dedi. Ben telefon açtım, ‘Rahmi Ağabey, benim kaynağımın adı bu, soyadı bu. Kendisinden izin aldığım için söylüyorum.’ Haber kaynağım o kadar kendisine güveniyor ki adını veriyor.”

*“Ben bir siyasetin öznesi gibi gösterildim. Böyle tartışıldığım için ben ve ailem çok üzgünüm.”

*“CHP lideri halen, ‘Hayır hiçbir CHP’li çıkmamıştır’ demedi. Bu bir. İnce, ‘CHP içinde bir çete vardır’ dedi. Ona ‘Çeteyi açıkla’ diyemediler.”

*“Benim oradaki eksikliğim hatam, haberi ben yapmalıydım. Tüm şimşekler bana gelmeliydi. Ben bu haberin arkasında durduğum falan yok. Devlet Başkanı böyle bir açıklama yaptıysa, bunun üzerine söylenecek söz yok. Bilinçli bir şekilde yanıltıldığıma inanmıyorum. Haber kaynağımın yerinde olsaydım, söylerdim.”

CHP'DEN TEPKİ

CHP Grup Başkanvekili Engin Özkoç, ‘Bir CHP’linin Beştepe’ye gidip Cumhurbaşkanı Erdoğan ile görüştüğü’ne ilişkin iddianın kaynağı gazeteci Talat Atilla’nın CNN Türk’teki açıklamalarını değerlendirirken “CHP, komploların içinde bulunabilecek bir parti değildir” dedi. TBMM’de basın toplantısı düzenleyen Özkoç, özetle şunları söyledi:

(Gazeteci Talat Atilla’nın ‘CHP benden özür dilemezse dava açacağım’ ve ‘Kaynağımı Rahmi Turan ile paylaştım’ sözleri) Söz konusu olan Rahmi Turhan’la paylaşıp paylaşmaması değil. Görüşleri ve ne yapacağı kendisini ilgilendirir. Ama hiç kimse CHP’nin ne yapacağı ve nasıl davranacağı konusunda bize akıl vermeye kalkmasın. Ellerinde bir şey varsa açıklama kendi görevleri. Komplonun varlığı açık. Bu komplonun içine CHP’yi neresinden tutarız da çekeriz... Kendi çıkarlarını, CHP’nin çıkarlarından daha fazla düşünen kişilere, bunu nasıl malzeme yaparız anlayışıyla hareket ediliyor. CHP, komploların içinde bulunabilecek bir parti değildir. (Muharrem İnce’nin ‘Bütün milletvekillerinin zan altında kaldığı’ ifadesi ) CHP’nin bütün milletvekilleri kendinden çok eminler. Emin oldukları için böyle bir söylemin muhatabı olarak kendilerini görmezler. Ama bu sözün muhatabı olarak rahatsız olan bir kişi varsa, kendisi çıkıp ifade etmelidir.

"KILIÇDAROĞLU HERKESİ DİNLİYOR"

(Kılıçdaroğlu’nun İstanbul Platformu’nun konuğu olarak katıldığı toplantı) İçinde MHP ve ANAP’tan isimlerin yer aldığı, AK Parti’nin temsilcilerinin sık sık katıldığı bir platform. 80 kişilik bu toplantıda, her görüşten kişiler bulunuyor. Kendi görüşlerini, sıkıntılarını anlatıyorlar. Sayın Kılıçdaroğlu, kendisini davet eden, Türkiye ile ilgili sözü, sıkıntısı olan her platforma, her kişiye ulaşıyor, dinliyor.” (Hürriyet)