Tahliye haberini böyle aldı!
Bolu Cezaevi'nden tahliye edilen İBDA-C davası hükümlüsü ve kamuoyunda "Salih Mirzabeyoğlu" olarak tanınan Salih İzzet Erdiş, tahliye edildiği haberini arkadaşlarından öğrendiğini belirterek, "Yan koğuşun havalandırmasından 'Televizyonlar benim tahliye olduğunu söylüyorlar' diye not attılar" dedi.
İBDA-C davası kapsamında, ''Anayasal düzeni silah zoruyla değiştirmeye kalkışmak" suçundan aldığı idam cezası, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çevrilen Erdiş, yeniden yargılama talebinin İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edilmesi üzerine 16 yıl sonra cezaevinden çıktı.
Tahliyesinin ardından 100'den fazla otomobilin bulunduğu konvoy eşliğinde sabah saatlerinde Üsküdar'daki konutuna gelen Erdiş, yakınlarıyla özlem giderdi.
Erdiş, AA muhabirine yaptığı açıklamada, cezaevindeyken tahliye edilip edilmeyeceğini pek düşünmediğini söyledi.
Tahliye edildiği haberini arkadaşlarından öğrendiğini anlatan Erdiş, "Yan koğuşun havalandırmasından 'Televizyonlar benim tahliye olduğumu söylüyorlar' diye not attılar. Ondan sonra televizyonu açtık" diye konuştu.
Cezaevinden yürüyüşe çıkar gibi çıktığını belirten Erdiş, "Hapishaneyi hayatımın heba olmuş bir sahnesi gibi görmüyorum. Sadece hayatımın bir safhasıydı. Bunu hapishanelerin çok rahat olduğu anlamında değil, orada yatan arkadaşlar adına söylüyorum" dedi.
Cezaevinde "telegram" işkencesi yapıldı
"Dava adamı" olduğunu ve müebbet hapis cezasına çarptırıldığını dile getiren Erdiş, "Hayatımın sonuna kadar cezaevinde kalsam da yine Allah'a hamdeder, Allah'ın beni yanlış hareket etmekten cezaeviyle koruduğunu düşünürdüm" değerlendirmesini yaptı.
Salih İzzet Erdiş, 2000'li yıllardan itibaren cezaevinde kendisine "zihin kontrol yöntemleri" kullanılarak "telegram" adı verilen bir işkence yapıldığını iddia etti.
İstanbul'daki ilk gününde yakınlarını ziyaret edecek
Devlete karşı bir kırgınlığının olup olmadığı sorusu üzerine Erdiş, şunları söyledi:
"Kırgınlık demeyelim. Bu adamın bir derdi, talebi var. Bu adam talebini ileri sürdüğüne göre 'gevezelik olsun' diye yapmıyor. Devlet olmadan da yapamaz zaten. Bunu davasında samimi olan insanlar için söylüyorum. Devlet düşmanı dediğin hadise menfaatin olduğu yerde olur. Menfaatin olmadığı yerde böyle bir şey söz konusu olmaz. Davası için ölümü göze almış bir adama bu söylenmez."
Erdiş, İstanbul'daki ilk gününde, cezaevindeyken hayatını kaybeden yakınlarının evlerini ziyaret edeceğini belirtti.