Kaşıkçı soruşturmasıyla ilgili konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Suudi başsavcının yarın Türkiye’ye geleceğini söyledi ve şu bilgileri verdi:
ÇOCUKÇA AÇIKLAMALAR: Suudi yetkililerin Cemal Kaşıkçı’nın konsolosluktan çıktığı ifadesi çok komikti. Yani Cemal Kaşıkçı gibi bir insan, konsolosluktan çıkacak, dışarıda bekleyen nişanlısını almayacak. Bunun izahı mümkün mü? Bu çocukça açıklamalar devlet ciddiyetiyle uyuşmaz, devlet adamlığıyla uyuşmaz. Bunlar bizim mesuliyetimizi daha da artırdı.
CESEDİ NEREDE?: Diyoruz ki öldürüldüğü artık ayan beyan ortada da nerede, bu cesedi göstermeniz lazım. ‘Buradan çıktı’ diyorsunuz, çıktıysa biz de diyoruz ki ispat. Bu da yok. Kaldı ki 15 artı 3, 18 kişi. En sonunda 18 kişinin tutuklandığı kabul edildi.
ELİMİZDE BAŞKA BİLGİLER VAR: Kullandıkları ifadeler hele hele çok çok enteresan. Çünkü mesele sıradan bir mesele değil, aslında fail belli. Buradan bir şey daha çıkıyor ortaya, peki bu talimatı veren kim, bu 15 kişinin Türkiye’ye gelme talimatını veren kim? Elimizde başka bilgi, belge yok değil, var. Gün ola harman ola. Ama çok aceleci olmanın da anlamı yok, şimdilik ilk etapta bir defa Kaşıkçı’yı öldürenleri Suudi yetkililer açıklayacak.
YERLİ İŞBİRLİKÇİ KİM?: Pazar günü başsavcıyı Türkiye’ye gönderiyorlar. İstanbul’da Başsavcımızla bir araya gelecekler, görüşmeler yapacaklar ve bu görüşmelerde bakalım ne gibi bir kanaat hasıl olacak, bunu da göreceğiz. Fakat bütün mesele o son açıklanan yerli işbirlikçi kim? Çünkü bunu sıradan birisi açıklamıyor, Dışişleri Bakanı açıklıyor. Diyor ki, ‘Yerli iş birlikçiye verildi’. Peki kim o?
BİZE TESLİM EDİN: Kral Salman ile Veliaht Prens’e, ‘Siz konuşturmasını bilirsiniz, bu 18’in içinde ne dönmüşse bu dolaplar bunların içinde. Eğer bunda kararlıysanız, bu zanları, bu şaibeyi ortadan kaldırmak istiyorsanız o zaman bu iş birliğimizin kilit noktası bu 18 kişidir, konuşturamıyorsanız, olay İstanbul’daki başkonsoloslukta vuku bulmuştur, o zaman bunları bize teslim edin biz yargılayalım’ dedim.
İnfazdan sonra yemek yediler
Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçı’yı öldüren 15 kişilik timde yer alan 4 kişinin Florya’da, 3 kişinin de Etiler’de infazdan sonra lüks restoranlarda yemek yediği öğrenildi. Daha önce infaz timinin başındaki kişiyi taşıyan Türk şoför, 4 kişiyi Florya’daki bir restoranda yemeğe götürdüğünü söylemişti. Dün de infaz timindeki 3 kişinin daha yeni görüntüleri ortaya çıktı. Timde yer alan askerler Naif Hassan S Alarifi, Mansour Othman M Abahussain ve Khalid Aedh G Alotaibi’nin Kaşıkçı’nın öldürüldüğü gün 16.53’te konsolosluktan çıkış yaptığı görülüyor. 3’lü infaz timi saat 20.00 sularında 34 CC 3071 plakalı konsolosluğa ait resmi araçla Etiler’deki lüks bir et lokantasına geliyor. Önceden yerlerini rezerve edilen 3 kişi yanlarında bulunan Arap konsolosluk çalışanı ile birlikte yemek yiyor. Daha sonra 3 kişi hesabı ödedikten sonra Atatürk Havalimanı’nd bekleyen HZ-SK1 numaralı S. Arabistan’a ait özel jetle 22.30’daki uçuşla Dubai’ye gidiyor. 3 şüpheli bir gün sonrada buradan S. Arabistan’a geçiyor.
Kaşıkçı’dan sonra kimseyi almadılar
Kaşıkçı’nın cinayetine ilişkin infaz timinin başındaki ismin Türk şoförü olay günüyle ilgili bilgiler verdi. Türk şoför şu ifadeleri kullandı: Suudi Arabistan’dan heyet gelecek dediler. Gece 3.20’de uçak inecek dediler. Havaalanına gittik. Genel Havacılık Terminali’nden 9 kişi geldiler. 3 arabaydık. Benim arabama ekibin başı (Maher Abdülaziz Mutreb) bindi. Konsolosluğa yakın bir otele götürdük. Sabah 8.00’de otelden almaya gittik. 1.5 saat bekledik. Daha sonra konsolosluğa bıraktık. 10.00-11.00 arası konsolosluktan içeri girdiler. Kaşıkçı konsolosluğa girdikten yaklaşık 1 saat sonra bir hareketlilik yaşandı, 3 araç çıkış yaptı. Biri minibüstü, çok uğraştım ama minibüsün içini göremedim. Camları çok karanlıktı. Nişanlısı 1-2 saat bekleyince bizim de dikkatimizi çekti. Kaşıkçı içeri girdikten sonra konsolosluğa kimseyi almadılar. İki üç arap işlem için geldi. Kapıdaki güvenlik ‘İçerde teftiş var. Şu an alamayız yarın gelin’ diyerek kimseyi içeri almadı. Yaklaşık 4 civarı otele gittik. Sabah aldığımız kişiler yoktu. Havaalanına giderken dönerciye götürdüm. Gayet neşelilerdi. Otelden aldığım 4 Suudi sigara ve alkol kullandı. Havaalanına vardıktan 10 dakika sonra Mutreb konsolosluk aracıyla geldi. Daha sonra gittiler.
İnfaz timinin iadesi istendi
İstanbul Başsavcılığı, Cemal Kaşıkçı soruşturması kapsamımda, “tasarlayarak, canavarca hisle veya eziyet ederek, kasten öldürme” suçundan olaya karıştıkları belirlenen 18 şüphelinin yargılanmak üzere Suudi Arabistan Krallığı’ndan iadeleri amacıyla bir talepname düzenleyerek, Adalet Bakanlığı’na gönderdi. Bakanlık da savcılık talepnamesini ilgili ülkeye gönderilmek üzere Dışişleri Bakanlığı’na ulaştırdı. Adalet Bakanı Abdulhamit Gül de, “Beklentimiz adı geçen isimlerin Türk yargısına teslim edilmesi” dedi.
Suudi Kral prensi görevden alacak
ABD Başkanı Trump’ın, ‘Suudi Arabistan’da işleri o yürütüyor gibi görünüyor. Sorumlu biri varsa o da Prens’tir’ sözlerinin ardından İngiltere’nin Riyad eski askeri ataşesi Albay Brian Lees, Daily Mail gazetesine yaptığı açıklamada Suudi kraliyetinin dünyada meşruiyetini koruyabilmek için Suudi Prens Salman’ı feda edeceğini ileri sürdü. Kral’ın oğlunu görevden alarak rejimi koruyacağını iddia etti. Buna karşılık Rusya’dan Cemal Kaşıkçı cinayeti konusunda Suudi kraliyet ailesine destek geldi.
Rusların şüphesi yok
Kremlin sözcüsü Dimitri Peskov, Suudi Kralı Salman ile ülkeyi fiilen yöneten oğlu veliaht prens Muhammed bin Salman’ın ‘kraliyet ailesinin cinayette dahli olmadığı’ yönündeki açıklamalarından şüphe etmediklerini söyledi. Peskov, “Kimsenin onlara inanmamak için bir sebebi olmamalı” dedi. Kremlin sözcüsü, cinayet hakkında soruşturma açılmasını da memnuniyetle karşıladıklarını duyurdu.
‘O gün çok mutluyduk’
Kaşıkçı’nın nişanlısı Hatice Cengiz, 24 gün sonra o gün yaşananları Habertürk TV’de anlattı: 2 Ekim gerçekten çok çok zor bir gün. Hâlâ anlayamadığım, anlatabildiğim olaylar değil. O gün konsolosluktan sonra Fatih Belediyesi’ne gidip nikah tarihi alacaktık, yeni evin eşyalarına bakacaktık. Çok mutluyduk, hatta akşam yemek yeriz diye konuştuk. Konsolosluğa içeri beraber girmeyi talep etmiştim, almadılar. İlk gidişindeki prosedürü bildiğimizi için bana telefonunu vererek gitti, sonra uzun bir bekleyiş başladı. Zaman geçtikçe çok büyük bir korkuya kapıldım. Kendimi yürüyecek halde bile hissetmedim. Hemen Turan Kışlakçı’yı aradım. Cemal Bey’in çok yakını kendisi. Sonra bölgeden polisler gelmeye başladı. Hemen karakola giderek ifade verdim.
Girmek istemedi
Aslında Cemal Bey ilk olarak konsolosluğa girmek istemedi. Yazdığı yazılar nedeniyle bu topa girmeyi, konsoloslukta gerginlik çıkmasını istemiyordu. Ülkesine geri dönmesinin istenmesi ya da sorgu gibi birşey yaşanmasını istemiyordu.
Kaşıkçı görüşmesi
Erdoğan, Kanada Başbakanı Justin Trudeau ile telefonda görüştü. Görüşmede Cemal Kaşıkçı cinayetinin tüm yönleriyle aydınlatılmasının ve faillerin cezalandırılmasının önemi vurgulandı.