"Suriye'nin yaptığını bugün ABD yapıyor"
Kozakçıoğlu: PKK'lılarla Amerikan silahlı müsademeye girdiler. İki taraf birbirinden adam aldı. Sonra bunların PKK'lı olduğu anlaşılınca el sıkışıp esirleri takas ettiler. ABD Irak'ta PKK'lıların silahıyla barınmasına göz yumduğu müddetçe adam neden gelip teslim olsun?
Uzun süreli Olağanüstü Hal Bölge Valiliği sırasında Kürt sorunu konusunda geniş bir deneyim sahibi olan DYP eski Milletvekili Hayri Kozakçıoğlu sorularımızı şöyle yanıtladı:
* Kuzey Irak'taki gelişmeleri nasıl değerlendiriyorsunuz?
Kuzey Irak bizim irademizin dışında, Batı ülkelerinin ve ABD'nin beyninde oluştu. Böyle olacağı 1991'de Birinci Irak Savaşı sırasında Amerikan yetkilileri tarafından söyleniyordu. Tepedekiler söylemiyordu ama orta pozisyonda bulunan kişiler bugünkü tabloyu o gün çiziyorlardı. Türkiye gibi büyük ve güçlü bir devleti bu bölgede pek fazla istemedikleri için aleyhindeki oluşumlara daima kucak açıyorlar... Şimdi AB de aynı hikaye. Görecekseniz ileride başka kriterler koyacaklar; şimdi Kıbrıs diyorlar, bir süre sonra Güneydoğu'yla, Kuzey Irak'la, hudutlarla ilgili pek çok kriter dayatacaklar. Yıllarca Irak'ın toprak bütünlüğü dedik de ne oldu? Kendin sağlayamayacaksan, Irak'ın toprak bütünlüğünü sonuna kadar savunmanın bir anlamı yok; savunsan ne olur savunmasan ne olur? Irak'ın bütünlüğünden ziyade senin toprak bütünlüğün önemli.
* Ne yapmalı peki?
Kendi sorununu en iyi şekilde, başkalarının müdahalesine, isteğine, tavsiyesine kalmadan çözümleyeceksin. Güneydoğu'da yüzlerce çocuk var üniversite sınavına girip kazanamamış. İş de yok. Kendisini dağda çağıran var. Bu yanlış düzenin değişeceği vaadinde bulunan, maddi imkan sağlayan, manevi pozisyonlar veren örgüt var. Yıllardan beri diyorum ki, yeterli ölçüde eğitim alamamış okul mezunları için bir kontenjan düşünelim. Bunlar kendi aralarında imtihan yapsınlar, yüzde 40'ına üniversite kapısı açalım. Ama ilk olarak birer yıl hazırlık okusunlar. Çünkü bu çocuğu alsan da öteki çocukla aynı sınıfa koysan da çocuk orada da zarar görecek, kazandığının anlamı çıkmayacak.
* Bugün de bir işe yarar mı?
Bugün de yapılsa yine yarar. O bölgenin meselesi ayrı bir bayrak altında ayrı bir devlet kurmak değil. Şimdi PKK da biliyor ki ayrı bir devlet kurmak, Türkiye'den toprak koparmak kolay bir olay değil. Ne demişlerdi bir zamanlar: "AB'nin yolu Diyarbakır'dan geçer..." Söylenmiş en yanlış laf bu. Bunun anlamı "Diyarbakır'a Ankara yetmez, çaresini Ankara bulmaz, AB bulur..." Böyle bir şey olur mu?
* Toplunma kazandırma yasası niye yürümedi?
Bu yasa yanlış teşhise dayalı yanlış önlemin tipik örneğidir. Bu Türk hükümetinin aklından çıkmış bir önlem de değildir. ABD Irak'ta teşhiste ve o teşhise dayalı önlemde nasıl yanlış davranıyorsa bu yasada da aynı yanlışı yaptı. ABD "bu adamlar benim başımdan gitsin, Türkiye de her seferinde Irak topraklarındaki PKK'lıları gündeme getirmesin" istiyordu. Bizimkiler de ABD'nin gönlü olsun diye bu yasayı çıkararak belki ileride daha umutla doğacak
çocuğu da öldürdüler. Topraklarımız dışında bulunan insanların gelip teslim olması için gereken hiçbir şart sağlanmadan, hiçbir düzenlemeler yapılmadan gelip ona "burada teslim ol" demek doğru bir olay değildi. Teslim olacak kişiye güven verilmesi lazımdı.
* Af mı çıkarılmalı?
Vaktiyle Suriye'ye kızıyorduk, teröristleri Bekaa Vadisi'ndeki kampta besliyor, eğitiyor diye. Bekaa Vadisi Suriye'nin hakimiyetindeydi. Bugün ABD'nin pozisyonu da aynıdır. ABD silahıyla barınmasına göz yumduğu müddetçe PKK'lı neden gelip teslim olsun? Terör olayı kendine has bir yaşam tarzı çıkarmış. Orada 40-45 yaşında insanlar var, yıllardır dağdalar. Adamın mesleği, toprağı yok, diyelim ki silahını bırakıp geldi, ne yapacaksın adama? Var mı kanunda böyle bir şey? Yok. Bu bölge için ekonomi, eğitim, kültür ve diğer toplumsal alanları kapsayan komple bir özel program geliştirilmeli.
* Bu kişiler sonuçta Türk vatandaşı. Üçüncü şahıslan devreye sokmadan Türkiye onlarla uzlaşamaz mı?
Kuzey Irak'taki yönetim şekillensin, Türkiye ile Irak yönetimi -Kuzey Irak dahil- arasında hava yumuşasın, bunların PKK'ya ihtiyaçları azalır ve teröristleri ortada bırakırlar. PKK'lılar da o zaman yıllardır nasıl kullanılmış olduklarını anlayacaklar. Bu yüzden yasanın erken çıktığını düşünüyorum. Biraz daha beklenseydi onları kazanmak daha kolay olacaktı. Yine hepsi olmasa bile büyük bir bölümü ülkeye dönecektir. Türkiye'nin yine onları kazanması gereklidir çünkü onlar da Türk vatandaşıdır, Türk insanıdır.
* Yasal siyaset imkanı da açılmalı mı?
Yasal siyasetten Türkiye'nin korkmaması lazım. İleride izin verin, korkmayın bir şey çıkmaz. Kimse Türkiye'de etnik ya da dini bir grubun tüm mensuplarının aynı kişiye oy verdiğini sanmasın. Adam diyorsa ki "bu bayrak benim bayrağım, bu devlet benim devletim, bu vatan benim vatanım, bölünmez", ne isterse ver, hiçbir problem çıkmaz. Ama "ben bu bayrağı sevmiyorum, bu devleti istemiyorum" diyorsa versen de problem çıkar...
* Paketlere ne diyorsunuz?
Benim zamanımda plak, kaset yasaktı. Rahmetli Turgut Özal başbakandı, konuyu götürdüm kendisine; inceledik, bir-iki ay değerlendirdikten sonra MGK'ya taşıdık. MGK başta tereddütlüydü ama Cumhurbaşkanı Kenan Evren'in ciddi ve olumlu yaklaşımıyla bunlar serbest bırakıldı. İlk 2-3 ay bir sürü Kürtçe plak, kaset çıktı. Sonra baktık ortada pek fazla kalmadılar. O günlerde Zaho'ya geçtik, çarşıda inanır mısınız İbrahim Tatlıses'in, Emel Sayın'ın kasetlerinden, plaklarından geçilmiyordu. Bir şeyleri çok yasakladığınız zaman biraz rağbet olacakmış gibi zannediliyor halbuki serbest bıraktığınızda o balon da sönüyor. Müziktir, kültürdür, sanattır bunlardan zarar gelmez.