Araştırma şirketi sahibi Adil Gür canlı yayındaki gözleri nedeniyle büyük tepki çekti. A&G Araştırma Şirketi Genel Müdürü Adil Gür hakkında bir televizyon kanalında sarf ettiği Rus kadınlarına ilişkin sözleri nedeniyle suç duyurusunda bulunuldu. Avukat Orhan Nezih Olmaç, bir televizyon kanalında 1 Mart 2020'de katıldığı yayında, Rus kadınlarını hedef aldığı iddia edilen sözleri nedeniyle A&G Araştırma Şirketi Genel Müdürü Adil Gür hakkında suç duyurusunda bulundu. Avukat Olmaç, Adil Gür hakkındaki şikayet dilekçesini İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'na sunduktan sonra basın mensuplarına açıklama yaptı.
"KAMU BARIŞI AÇISINDAN ZARARLI GÖRÜYORUZ"
Avukat Olmaç, "Son derece hassas olan şu günlerde, zaten Rusya ve Suriye ile ilişkilerin sıkıntılı olduğu halkı bir şekilde galeyana getirecek, içerdeki azınlık halkı veyahut farklı dine, ırka mensup vatandaşları tahrik veya aşağılayacak birtakım açıklamaların yapılmasını kamu güvenliği ve kamu barışı açısından son derece zararlı görüyoruz" dedi.
"HALKI KİN VE DÜŞMANLIĞA TAHRİK ETMİŞTİR"
Dilekçede, "Şüpheli ekran başındaki Rus asıllı kadınlarımızdan ve vatandaşlarımızdan özür dileyerek yani bilerek ve isteyerek açık bir şekilde Rus asıllı kadınları alenen ırk ve bölge farkı gözeterek aşağılamaktan çekinmemiş ayrıca son derece hassasiyet yaşadığımız şu günlerde Rus asıllı vatandaşlarımızı veyahut yabancıları açık hedef haline getirerek halkı kin ve düşmanlığa tahrik etmiştir. Bu suçu basın yoluyla ulusal kanalda tüm halka hitap ederken işlemiştir" denildi.
SÖZLERİNE BÜYÜK TEPKİ
Öte yandan Gür'ün sözlerine sert tepki geldi. Hürriyet'te yer alan habere göre
Güralp Yıldırım. 22 yaşında. Galatasaray Üniversitesi Felsefe Bölümü öğrencisi. Annesi Rus, babası Türk. Adil Gür hakkında perşembe sabah Anadolu Adliyesi’nde ‘ırkçılık’ gerekçesi ile suç duyurusunda bulunacak. Dilekçe hazır. İsyanı ise büyük. “Ailemle tatile gittiğimizde mutlaka birileri anneme Türkçe bilmediğini düşünerek laf atardı. Annem dönüp Türkçe cevap verdiğinde ise kaçacak delik ararlardı. İşte ablam ile ben bu zihniyet ve üzerimize yapışan bu bakışlarla büyüdük” diyor. Yıldırım, Adil Gür’ün sarf ettiği çirkin sözlerin toplum yapısının maalesef geneline hâkim olduğu görüşünde. “Değişmesi için ne yapmak gerek?” diye soruyorum. Cevabı net. “Eğitim şart. Bu sadece ‘Rus’ olma meselesi değil. Bu, ataerkil yapının ve kadına verilen değerin bir göstergesi. Toplumumuzda maalesef kadının adı yok. Bugün kadınlara uygulanan şiddet ve
kadın cinayetleri meselesinin temelinde de aynı sorun var. Eğitim evden başlar. Erkek kadın demeden, din, dil, ırk ayrımı yapmadan herkesin birey olduğu öğretilmeli. Belki o zaman bu ‘cinsiyetçi’ dili yok edebiliriz” diyor. Gür hakkında yapacağı suç duyurusu için ise “Belki takipsizlikle sonuçlanacak. Ama önemli değil. Elimden geleni yapacağım ve artık bu zihniyete karşı sessiz kalmayacağım” diyerek, herkesi elini taşın altına koymaya davet ediyor.
ALLAH'A HAVALE EDİYORUM
Andrey Ponomarev (İzmir Soljenitsin Rus Dili ve Kültürü Derneği Başkanı): “Bu insanlara cevap vermeye bile değmez. Çünkü sizi dinlemeyecekleri için zihniyetlerini değiştirmek çok güç. Bu kişileri Allah’a havale ediyorum. İnsanlar birbirini sever, beraber yaşar, evlenir, aile kurar. Kime ne? Bakın, siyaseten her şey olabilir. Ama unutmamak lazım ki Türkler ve Ruslar her zaman iyi birer dost kalacaklardır.”
ÖNEMLİ OLAN İYİ İNSAN OLABİLMEK
İrina Balcı (Rus Sanat ve Kültür Derneği Başkanı): “İki ülke halkı arasında sadece dostluk değil, aile bağları da var. Sadece Antalya’da yaşayan Ruslardan Türklerle evli yaklaşık 40 bin kişiyiz. Çocuklarımız iki ortak kültür ve değerlerle büyüyor. Rus hanımlar için bu kelimeleri sarf edenler bana göre kendini bilmez ve eğitimsiz insanlar. Hayatı bilmiyor, insanları tanımıyor, mutsuzluktan besleniyorlar. Ve maalesef birbirlerine ‘gaz’ verip sözlerinin ne kadar incitici olduğunu görmeyecek kadar cahiller. Bugün konu Ruslar, yarın Almanlar öteki gün futbol takımı. Önemli olan iyi insan olabilmek.”
RUSYA'DA YAŞAYANLAR TEPKİLİ
Siyamend Kaçmaz 17 yıldır Moskova’da yaşıyor. Gazeteci, Türkiye-Rusya ilişkilerini yakından takip eden bir isim. Adil Gür’ün sarf ettiği skandal ifadelerin Moskova’daki yansımalarını soruyorum. “Beni birçok kişi aradı, hayli kırgın ve öfkeliler. Kişi ve dernek bazında Gür hakkında suç duyurusunda bulunacaklar. Zira kullandığı ifadeler kabul edilebilir gibi değil” diyor. Kaçmaz’a şahsi görüşünü soruyorum. Açık ve net: “Bizler toplu iğnenin ucuyla kazıp düzeltmeye çalışırken, Adil Gür zihniyetindeki insanlar kepçeyle ilişkilerin üzerine toprak örtüyorlar” diyor.
KADINA SÖZLÜ ŞİDDETE HAYIR
Avukat Selin Nakıpoğlu, Adil Gür’ün sarf ettiği sözlere kadına şiddet meselesi üzerinden bakıyor. Nakıpoğlu, “Bu tür skandal söylemler, şiddetle mücadeledeki en üst düzenleme olan İstanbul Sözleşmesi ile Anayasa’ya aykırı. Adil Gür, prime time gibi bir kanalda, hele ki canlı yayında bu sözleri sarf etme cüretini nereden buluyor? Söyleyeyim: Erkekliğinden. Dikkat ederseniz ne programın sunucusu ne de konuklar herhangi bir tepki vermedi. Oradaki erkekler ‘susarak’ bu zihniyete sahip çıktılar” diyor. Nakıpoğlu, kadına yönelik cinsiyetçi söylemlerin bir devlet politikası olmaması sebebiyle bu tarz suçların pervasızca işlenebildiğinin altını çizerken şöyle devam ediyor: “Eşim Rus, annem Rus diyerek itiraz edenlere de şunu sormak isterim: Eğer hakaret edilen ‘tanıdıkları’ bir kadın olmasaydı da aynı tepkiyi verirler miydi? Demem o ki bu bir insan hakları meselesidir. Bu kadına şiddettir. Bu zihniyet ancak amasız, fakatsız, topyekûn bir karşı duruş ile alt edilebilir.”
ADİL GÜR NE DEMİŞTİ?
Canlı yayınlanan bir TV programına katılan Adil Gür, Türkiye-Rusya ilişkilerinden bahsederken şu ifadeleri kullandı: Türk’ün Türk’ten başka dostu yoktur. Türk’ün dostu Kürt, Kürt’ün dostu da Türk’tür. İkisi de ayağını denk alsın. Ayıdan post Rus’tan dost olmaz. Ekran başındaki tüm kadınlardan özür dileyerek söylüyorum. Ruslardan başka türlü dost olur sadece. Yoksa siyasi anlamda dost olmalarını görmek pek mümkün değil. Türkiye kendi göbeğini kendi kesmeli.
