Gazete Vatan Logo

'Sıra bendeydi ama...'

4 bakan hakkındaki fezlekeler nedeniyle olağanüstü toplanan TBMM Genel Kurulunu neden Meral Akşener yönetmedi?

Son dönemde MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin sağduyulu, kardeşlik hukukunu koruyan konuşmalarının gerginliği önlediğini ifade eden Akşener, şöyle devam etti:

"DİLİM VARMIYOR..."

"İstikrarımızın, kardeşlik hu, birliğimizin ve beraberliğimizin en önemlisi ekonomik istikrarın da şu anki teminatı Devlet Bahçeli'dir. İstanbul'da bir cenaze oldu. Cenaze üzerinden Sayın Başbakanın ortaya koyduğu bir tavır oldu. Dilini sertleştirerek konuşmalarını sürdürdü. O gece bu kez de 22 yaşındaki bir kardeşimiz Burakcan öldürüldü. Aynı gün Tünceli'de bir polis memurumuz Ahmet, o da 30 yaşında. 15, 22, 30 yaşında. Bir başbakan düşünün cenazenin birini ve ailesini hem de mezhepsel olarak suçlayarak attı bir kenara. Dilim varmıyor söylediklerini tekrarlamaya. Diğerini, Burakcan'ı kendinin kabul etti. Polis memurunun da sürgün sebebiyle 'paralel' olduğu ortaya çıktı. Üç cenazenin üç ayrı sahibi oldu. Biz bunları konuşurken güneydoğu gidiyor, Kıbrıs gidiyor. O Başbakan herkesin başbakanı, çıkıp Berkin'de benim, Burakcan'da benim, Ahmet'te benim, hepsi benim diyecekti."



"KENDİ ŞAHSI HAYRINA OLACAKTIR"

Akşener, milletin hükumete bir uyarı vereceğini, Rize'den verilecek ihtarın çok önemli olduğunu kaydederek, "Bu ihtara Başbakanın bizzat kendisinin ihtiyacı var. İyiliği için kendisinin ihtiyacı var. Bu ihtar Rize'den yapılabilirse Türkiye'nin, Başbakanın kendi şahsi olarak da hayrına olacaktır" ifadelerini kullandı.



Akşener, konuşmasının ardından esnafı ziyaret etti, vatandaşlarla görüştü.

"Bana başkanın böyle taktir ettiği söylendi"

Akşener, daha sonra bir gazetecinin 4 bakan hakkındaki fezlekeler nedeniyle olağanüstü toplanan TBMM Genel Kurulunu kendisinin yönetmemesiyle ilgili soru üzerine, Meclis Başkanvekillerinin görevlendirilmelerinin, TBMM Başkanı Cemil Çiçek'in görevlendirmesi, kanunlar, kararnameler ve genel sekreterliğin birlikte düzenlediğini belirtti.



TBMM Başkanvekilliği kendisinin dördüncü sırada olduğunu ifade eden Akşener, şunları söyledi:

"İlk iki sırada AK Partili başkanvekilleri, üçüncü sırada Güldal Mumcu ve dördüncü sırada ben varım. Meclis kapanmadan önce son oturumu sayın Güldal Mumcu yönetmişti. Doğal olarak sıra bendeydi. Fakat basına verilen bilgi açısından söylüyorum. Bu özel Cumhuriyet Halk Partisi'nin davetiyle olağanüstü bir toplantı olduğu için bir günlük bir görevlendirme yapıldığı bana söylendi. Sayın Sadık Yakut'un görevlendirilmesinin taktir edildiği söylendi. Gelecek meclis açıldığında, ben yöneteceğim. Sıra benimdi ama olağanüstü bir çağrı ile gelindiği için bana başkanın böyle taktir ettiği söylendi."



Akşener, "Özellikle böylesine hassas bir konuda kasıtlı yapıldığına inanıyor musunuz?" şeklindeki soruya ise "Ben niyet okuması yapamam ama grup başkanvekilleri bu konuda itiraz ettiler. Sonuçta biz yönetmeye devam edeceğiz. Sistem de devam edecek. Onun için ben bu konuda yorum yapmam" diye konuştu.

"Daha önce böyle bir örnek uygulama var mı?" şeklindeki bir başka soruyu ise Akşener, şöyle yanıtladı:

"Daha yoğun geçen kanunları benim yöneteceğim, problemli oturumları benim yönetmemden yana bir tercih oluyordu. Başörtülü milletvekillerinin başörtüsüyle mecliste görev yapabilmeleri ile ilgili bir günü ben yönetmiştim. Problemli alanlarda benimle de yönetim oluyordu. Bu bir yolsuzluk soruşturmasının fezlekeleri, bu nedenle böyle bir taktir görülmüş. Bu konuda bir şey diyemeyeceğim."

Haberin Devamı