Simav’da deprem paniği
Büyük depremden 16 dakika önce gelen artçı hayat kurtardı
Kütahya Simav’daki 5.9’luk depremde 2 kişi öldü, 122 kişi yaralandı. Büyük depremden 16 dakika önce meydana gelen 3.8’lük öncü şok ile halkın evlerini terk edip sokaklara akın etmesi can kaybının büyümesini önledi.
Kütahya Simav’da meydana gelen 5.9 şiddetindeki deprem 17 Ağustos 1999’da yaşanan kâbusu geri getirdi. Türkiye’nin neredeyse yarısında hissedilen depremde 18 yaşındaki lise öğrencisi Hüseyin Oran, kaçarken başına yıkılan duvar parçasının düşmesi, 48 yaşındaki Halil Yıldırım da deprem sırasında kalp krizinden öldü. Balkon ve pencerelerden atlayan, kaçarken düşüp yaralanan ya da krize giren 122 kişi hastaneye kaldırıldı.
7 kilometre derinde
Deprem, yerin 7 kilometre derinliğinde olduğu için Ege, Marmara, İç Anadolu ve Akdeniz’in büyük bölümünde hissedildi. Birçok kentte paniğe kapılan halk açık alanlara çıkarken artçı şoklarla sürekli sarsılan Simav’da kabus gibi saatler başladı. İlçede elektrikler kesildi, telefonlar sustu, jeotermal hatları, içme suyu boruları patladı, evlerin bacaları devrildi, camlar kırıldı, duvarlar yıkıldı. Simav’da büyük depremden 16 dakika önce hafif şiddette bir deprem meydana geldi. Saat 22.59’da 3.8 büyüklüğündeki öncü depremle birlikte evlerinden dışarı çıkan Simavlılar, saat 23.15’teki 5.9 büyüklüğündeki depreme açık alanlarda ve sokakta yakalandı. Halkın dışarda olması 5.9’luk depreme göre ölü ve yaralı sayısının korkulan boyutlarda olmamasını sağladı.
279 artçı deprem
Simav, 5.9 büyüklüğündeki depremin ardından en büyüğü 4.6 olmak üzere yüzlerce artçı şokla beşik gibi sallandı. 5.9 büyüklüğündeki depremin ardından dün 15.06’ya kadar büyüklüğü 1.9’la 4.8 arasında değişen 279 artçı sarsıntı oldu. Ana depremin şokunu atlamadan artçılarla psikolojileri bozulan Simavlılar, hastaneye akın etti. Küçük yaralanmaları olanlar pansumanları yapılıp gönderilirken, bazılarına da sakinleştirici verildi.
TOKİ ev yapacak
Çevre ve Orman Bakanı Veysel Eroğlu, “Başbakan Erdoğan’ın talimat verdiği TOKİ, en kısa zamanda sağlam yerlere, binalar kurulması için çalışmalara başlayacak” dedi.
Depremden kaçtı ölümden kaçamadı
Endüstri Meslek Lisesi öğrencisi 18 yaşındaki Hüseyin Oran, zemin kattaki evlerinden çıktığı sırada üst katlardaki duvardan kopan parçaların başına düşmesi sonucu ağır yaralandı, ardından da kaldırıldığı hastanede müdahalelere rağmen hayatını kaybetti. Yaklaşık 5 ay önce çok sevdiği motosikleti için ehliyet alan ve 16 gün önce de doğum gününü kutlayan Oran’ın cenazesi, Devlet Hastanesi’ndeki otopsinin ardından yakınlarına teslim edildi. Lisede bilgisayar eğitimi alan Hüseyin Oran’ın, üniversiteye hazırlandığı bildirildi. Oran toprağa verildi.
Kalbi dayanamadı
Depremde kalp rahatsızlığı bulunan Halil Yıldırım, kalp krizi geçirerek yaşamını yitirdi. Depremin ardından eşiyle sokağa çıktıktan sonra fenalaşan Yıldırım, aracıyla caddeden geçen Belediye Başkanı Akbaş tarafından Toplum Sağlığı Merkezine kaldırılmış ancak kurtarılamamıştı. Yıldırım, Cuma namazı sonrası kılınan namazın ardından İlçe Mezarlığında defnedildi.
Çadırkent kuruldu
Kızılay Genel Müdürü Ömer Taşlı da ilçeye gelerek çalışmaları koordine etti. Ekipler, Simav Sanayi Sitesi’nin yanındaki boş arazide çadırkent kurmaya başladı. İstanbul, İzmir, Bursa, Afyonkarahisar, Uşak ve Kütahya illerinden bölgeye toplam 343 arama kurtarma, sağlık ve Kızılay personeli, 50 ambulans, kurtarma araçları ve arama köpekleri gönderildi. Kızılay 2 bin çadır, 10 bin battaniye, 2 bin 292 su, 2 seyyar mutfak, ikram araçlarını bölgeye ulaştırdı. Hasar tespit ekipleri ön hasarı belirlemek için çalışmaya başladı. Kızılay’ın yardım getirmesine rağmen 25 bin nüfuslu kentte yemek ve ekmek sıkıntısı da baş gösterdi. Evlerine giremeyen yüzlerce kişi lokantalara akın etti. Burada da yemekler tükendi, fırınlarda da kuyruklar oluştu, köy ekmekleri getirilerek satıldı.
Geceyi sokakta geçirdiler!
Çok sayıda artçı sarsıntının da meydana geldiği ilçede, yine yıkıcı deprem olacağı endişesi yaşayanlar sokaklarda, parklarda ve açık alanlarda ateş yakarak topluca ısınmayla çalıştı. Bazıları da geceyi araçlarında geçirdi. Simav’daki yüksek okullarda okuyan öğrenciler, memleketlerine dömek için garaja akın etti ve bulabildikleri araçlarla ayrıldı. Kızılay geceyi soğukta geçiren vatandaşlara çorba dağıttı. Bu arada Dumlupınar Üniversitesi (DPÜ) Rektörü Prof. Dr. Ahmet Karaaslan, final sınavlarının erteleneceğini belirterek, “Sınavları 15 Haziran’dan sonraya almayı planlıyoruz” dedi.
SİYANÜR HAVUZLARI ETKİLENDİ Mİ?
- Çevre Mühendisleri Odası Murat Taşdemir: “Deprem,Kütahya ETİ Gümüş AŞ’deki tesislerden 100 kilometreden daha uzak mesafede oldu. Ancak İstanbul’da dahi bu deprem hissedildiğine göre, tesislerin bu sarsıntıdan etkilenmemiş olduğunu düşünmek yanlış olur. En büyük tesellimiz ise depremin bundan 10 gün önce olmamış olması. Eğer o dönemde deprem olsa büyük bir facia ile karşı karşıya kalırdık.”
- Kütahya Vali Yardımcısı Cengiz Horozoğlu: “Deprem olur olmaz hem deprem bölgesi hem de Eti Gümüş AŞ’deki durumu mercek altına aldık. Merkez üste deprem 5,9 büyüklügünde meydana gelirken tesislerde bu deprem 4,2 olarak hissedildi. Bu ise orta-hafif büyüklüğündeki bir deprem olarak kabul ediliyor. Sarsıntı barajda herhangi bir olumsuzluğa neden olmadı. Depremden dolayı tesislerde hasar oluşmadı.”
UZMANLAR NE DEDİ?
- Prof.Dr. Ahmet Ercan: “Simav sadece 0.3 gibi bir farkla olası yıkımlardan kurtuldu diyebilirim. 6.2 ve üzeri bir deprem olsaydı belki şuan yıkıntılardan kurtulan insanlarla konuşuyor olacaktık.”
- Yrd.Doç.Berk Üstündağ: “Deprem sığ dediğimiz yüzeyde olmuştur. Şayet Simav 5.9 değil de, 6.5 ile sallamış olsaydı üzücü sonuçlar yaşanırdı.”
- Doç. Dr. Oğuz Gündoğdu: “Gediz fayı geçmişte 7.2’lik deprem üretmişti, Simav’a ihtiyatla bakılması lazım. Deprem bitti derken daha büyük bir kırılma da olabilir.
- Prof.Dr.Haluk Eyidoğan: “Simav’daki sarsıntı bizim kuvvetli dediğimiz bir deprem. Bu büyüklükteki bir depremde ağır hasar olmaması lazım. Maalesef büyük depremler Türkiye’de ciddi hasarlara neden oluyor.”