Şeyh akillere akıl verdi!

Güneydoğu illerinde görevlendirilen Akilm İnsanlar Heyeti, bölgedeki ikinci temaslarına bugün başladığı Mardin’de, Kikan Aşireti lideri Mehmet Timur Ağaoğlu ile görüşüp, yer sofrasında yemek yedi. Heyet başkanı Yılmaz Ensaroğlu, Diyarbakır’daki gözlemlerine değinerek, "Artık herkeste, bu sorunun silahsız barışçıl demokratik yöntemler ile kalıcı bir çözüme kavuşturulması konusunda bir kararlılık var. Bu tartışma konusu bile olmuyor" dedi.

Akil İnsanlar Heyeti Güneydoğu grubu geçen hafta Diyarbakır’dan başladığı çalışmalarını, verdikleri aranın ardından bugün Mardin’de sürdürdü. Mardin’e Ankara’dan gelen heyet başkanı Yılmaz Ensaroğlu ve Mehmet Emin Ekmen’e, Diyarbakır’dan gelen Prof. Dr. Fazıl Hüsnü Erdem ve Ahmet Faruk Ünsal katıldı. Heyetin diğer 4 üyesinin akşam saatlerinde İstanbul’dan gelerek heyete katılacağı belirtildi.

’SÜRECİN ARKA PLANI’

Heyet Başkanı Yılmaz Ensaroğlu havaalanında yaptığı açıklamada, hükümetin kalıcı bir barış için atması gereken adımları milletle birlikte belirleme gibi bir kararlılığı olduğunu belirterek, şöyle dedi:

"Diyarbakır’da da çok ciddi ölçüde genel olarak gözlemlediğimiz ortak husus şu. Artık herkeste bu sorunun silahsız barışçıl demokratik yöntemler ile kalıcı bir çözüme kavuşturulması konusunda bir kararlılık var. Bu tartışma konusu bile olmuyor. Bu anlamda herhangi bir problem yok. Bizim de onlara herhangi bir şey anlatmamıza gerek yok. Ama daha çok bu süreçle ilgili farklı çevrelerden farklı sorular gündeme geliyor.

Kaldı ki biz de, zaten sürecin detaylarına yani arka planına sizlerden daha fazla bilgiye sahip değiliz. Olmamız da gerekmiyor. Çünkü çatışma çözümü süreçlerinden bir kamuoyuna açık yani bütün milletle birlikte sürdürülebilir yanları var. Ama eğer özellikle silahlı çatışma söz konusu ise ve o silahlı insanların da silahların susması, silahların bırakılması, ya da bizdeki gibi işte sınır dışına çekilmesi gibi süreçlerin zaten aleni olarak yapılması akıl dışı olur. Onu kimse beklememeli. Doğrusu biz de onu merak etmiyoruz, sormuyoruz. Sadece tek talebimiz beklentimiz var. Bir daha kimsenin burnu kanamadan, herhangi bir aileye ateş düşmeden bu sorun kalıcı bir çözümle barışla sonuçlansın."

AŞİRET LİDERİNİN KÖYÜNÜ ZİYARET

Hayet daha sonra Kikan Aşiret lideri Mehmet Timur Ağaoğlu’nun kaldığı Altıntoprak Köyü’nü ziyaret etti. Heyeti karşılayan Ağaoğlu’nun babası 83 yaşındaki Abdulkadir Ağaoğlu, Osmanlı ve Cumhuriyet dönemindeki aile büyüklerine ait çekilen fotoğrafları gösterdi. Daha sonra Ensaroğlu gazetecilere yaptığı açıklamada, Mardin’de ilk durak olarak ziyaretlerini tarihi mekana yaptıklarını belirterek, odalarda sadece Cumhuriyet değil Cumhuriyet öncesinde de bu topraklarda bu milletin birlikte yaşaması için ciddi bedeller ödemiş kişilerin bulunduğunu söyledi.

Aşiret lideri Abdulkadir Timur Ağaoğlu da, amaçlarının kan dökülmemesi, kanın durdurulması olduğunu vurgulayarak, "Bizim aşiret Kürt aşiretidir. Balkan savaşlarına katılmış. Aşiretin yarısı Suriye’dedir. Bir çoğu şimdi buraya gelmiş. Suriye’dekiler de barış istiyor. Kan dökülmemesi ve davanın büyümemesi için kapanması taraftarıyız. Herkes bunu istiyor" dedi.

Heyet üyeleri basına kapalı yapılan görüşmenin ardından yer sofrasında yemek yedi.

ŞEYH’TEN 15 MADDELİK DİLEKÇE

Akil İnsanlar Heyeti, Kızıltepe ilçe merkezinde bulunan Şeyh Seyda Selahaddin Seydaoğulları’nı ziyaret etti. Görüşmede konuşan Yılmaz Ensaroğlu, bu yörede din faktörünün çok önemli bir birleştirici, bütünleştirici ve yapıştırıcı özelliği olduğunu belirterek, bu nedenle bu kesimlerden görüş almanın önemli olduğunu söyledi.

Şeyh Seyda Selahaddin Seydaoğlulları da heyete hazırladığı görüş ve taleplerini içeren 15 maddelik bir dilekçe verdi. Seydağolulları, okuduğu dilekçesinde şu görüşlere yer verdi:

- Öncelikle dil ve din haklarına ilişkin tahditleri kaldırılan ve dini sivilleştiren sivil bir anayasa yapılması huzur ortamının tesisi için çok önemlidir.

- Gençleri teröre sevk edilen yapıların ve faaliyetlerin kararlılıkla kontrol altına alınması barış sürecinin başarısı için elzemdir.

- Bölgede barış ve kardeşlik ortamına destek veren sivil toplum örgütlerinin tarikat ve cemaatlerin idari, mali ve istihbari olarak teşvik edilmesi, huzur ortamının tesisine ciddi ve kalıcı destek sağlayacaktır.

- Din adamlarından irşat heyetleri oluşturulması ve bunların faaliyetlerinin organize edilmesi gerekmektedir. Köy köy, mahalle mahalle dolaşarak halkı birlik ve beraberlik hususunda bilgilendirmeleri birlik ruhunun oluşmasını sağlayacaktır.

- Dağa çıkan gençlerin ailelerine kanaat önderlerinin ziyaretlerde bulunması önleyici tedbir olacaktır.

- Bölgede medrese eğitiminin yeniden canlandırılarak Diyanet’e bağlı bir kuruma dönüştürülerek toplumun, özellikle gençlerin dini ihtiyaçlarının takviyesini sağlayacaktır.

- Bölgede faaliyet gösteren dini cemaatlerin ’Kadın gelişme evleri’ açarak buralarda dini ve ahlaki eğitim vermelerinin sağlanması halkın aydınlanmasına ve cehaletin izalesine büyük destek verecektir.

- Hükümetin dini ve milli değerlere öncelik veren politikalar geliştirmesi ve basın yayın organlarında belli oranda dini içerikli yayınların zorunlu hale getirilmesi yılların ihmalinin telafisini ve terör zemininin yok edilmesini sağlayacaktır.

- GAP Projesi’nin bir an önce tamamlanması büyük bir zorunluluk ifade etmektedir.

- Bölgeye özel istihdamı artırıcı ve işsizliği azaltıcı politikaların geliştirilmesi gençleri barış zeminine çekecektir.

- Kahvehanelerde dini ve ahlaki sohbetlerin görevli din adamları tarafından yapılmasının, bunların görevlerinin bir parçası haline getirilmesi toplumsal birikime katkı sağlayacaktır.

- Her mahallede okuma salonları açılması ve bunlara gençlerin gelmesinin teşvik edilmesi gençlerimizin iyi insanlar olmasına destek verecektir.

- Devletin milletin yanında ve hizmetinde olduğunu her vesileyle hissettirmesi zaruret halini almıştır.

- Medrese mezunlarının diplomalarının resmen tanınması gerekmektedir.

- Mollaların bu süreçte daha aktif hale getirilerek birer barış elçiliği yapmaları imkanlarının sağlanması birlik ve beraberlik havasının oluşmasını sağlayacaktır.

Heyet üyeleri dilekçeyi aldıktan sonra Seydaoğlulları ile bir süre görüştü.