Satış iptal ediliyor! Mülke tedbir kararı konuluyor
Boşanma davalarında 'eşten mal kaçırma' sık karşılaşılan bir durum. Evlilik sırasında sahip olunan mal varlığının eşlerden birinin rızası olmaksızın satıması, düşük bedellerle farklı kişilerin üzerine geçirilmesi 'mal kaçırma' davalarına konu oluyor. Boşanma öncesi ya da sonrasında açılabilen davalar ile yapılan satışlar iptal edilebiliyor.
ÖZLEM ATİLA / gazetevatan.com
Bin bir hayalle kurulan yuvalar, bir celsede dakikalar içerisinde sonlanabiliyor. Kimse boşanacağını düşünerek evlenmiyor. Ancak yaşamın getirileri, zaman içerisinde kişilerin değişmesi, hayata farklı pencerelerden bakar hale gelinmesi evlilik birliğini bitme noktasına getiriyor. Çoğunlukla neşe içerinde başlayan evliliklerin bitiş süreci sancılı oluyor.
Özellikle çocuklar, evcil hayvanlar ve maddi varlıklar bulunuyorsa iki insanın ayrılması hiç kolay olmuyor. Çocukların velayeti, evcil hayvanların durumu, maddi varlıkların paylaşımı büyük dert olabiliyor. Boşanma davalarının bu şekilde çekişmeli hale gelmesi, sonuçlanma sürecini de uzatıyor.
Bu şeklide çekişmeli boşanma davaları gündeme geliyor. Yüklü maddi varlıkların bulunduğu durumlarda eşler arasında ‘mal kaçırma’ da söz konusu oluyor.
Boşanmayı, “Haklarında mahkeme organları aracılığıyla boşanma kararı verilen eşler arasında evlilik bağının resmi olarak sona erme durumu” olarak tanımlayan Avukat Elif Akar, boşanma kararı sonrasında ise; eşler arasında malların ayrılmasının gündeme geldiğini belirtiyor Akar, “Mal rejiminin tasfiyesi davası, boşanma davası ile birlikte açılabileceği gibi dava devam ederken veya dava sonucunda da açabiliyor. Yani teorik anlamda kişisel ve edinilmiş malların eşler arasında paylaştırılması gerekiyor. Bu paylaştırmanın sağlıklı ve hakkaniyetli olarak yürütülebilmesi açısından eşlerin boşanma süresinde edindikleri mal ve kişisel mallarını iyi niyet kuralları çerçevesinde muhafaza etmeleri gerekiyor.” diyor.
Eşlerin her birinin malların muhafazasının karşı taraf açısından sakıncalı gördükleri takdirde boşanma davası ile birlikte mahkemeden tedbir talep edebileceklerini vurgulayan Elif Akar, eşlerin boşanma aşamasında mal kaçırması durumunda yapılması gerekenleri işe şöyle açıklıyor;
“Boşanma davaları süresince mallara kötü niyetle zarar veren veya zarara uğramasına neden olan taraf bakımından cezai sorumluluk gündeme gelebiliyor. Bunun dışında, malların diğer tarafın kusuru olmaksızın değerinin düşmesi gibi durumlarda kusuru olmayan eş bakımından hukuki sorumluluk doğmuyor. Eşlerden biri diğerinin haberi olmaksızın, örneğin; bir taşınmazın muvazaalı bir işlem ile kardeş, ana veya baba gibi akrabaya devretmesi durumunda bu işlemin iptal edilebileceğini belirtiyor. Akar ayrıca, hakkının ihlal edildiği ve malının kaçırıldığı iddiasında bulunan tarafın muvazaalı devirden ötürü tasarrufun iptalini isteyebileceğini vurguluyor.”
Peki eşlerin birbirinden mal kaçırması engellenebilir mi? Akar, mal kaçırmanın engellenmesini üç aşamada değerlendirilebileceğinin altını çiziyor ve ekliyor; “Boşanma davası açılmadan önce mallarının kaçırılmasından endişe eden taraf taşınmazı üzerine aile konutu şerhi koydurabilir. Boşanma davası açılırken veya boşanma davası sırasında mal paylaşımı davası açılarak mallar üzerine ihtiyati tedbir konulabilir. Boşanma davası sonrasında ise mal paylaşımı davası açılır ve mal paylaşım usulünce önceden kaçırılmış mallar paylaşıma dahil edilebilir.”
Boşanma aşamasında mal kaçırmanın gündeme gelmemesi için bazı önlemler alınabilir. Örneğin evlilik aşamasında bir ev satın alınıyorsa, bu konutun tapusuna aile konutu şehri konulması önemli. Alie konut şerhi konulmasa bile, eşin rızası alınmadan satılan evin satışı iptal edilebiliyor.
10 YIL SÜRESİ VAR
Mal kaçırma davası sadece boşanma aşamasında değil, boşanmanın üzerinden yıllar geçse bile açılabiliyor. Bazı durumlarda kişinin mal kaçırıldığını anlaması ve hukuki süreci başlatıması uzun zaman alıyor. Boşanma davasının üzerinden 10 yıl geçtikten sonra ise; dava açılması söz konusu olamıyor.