‘Sakin şehir’ üyeliği tehlikede

İtalya’da 1999 yılında kurulan, ‘sakin’ felsefesine ve kendi özelliklerine sahip çıkan kentlerin bir araya geldiği Cittaslow Birliği’ne Türkiye’den üye 14 yerden biri olan Gökçeada’da altın ve gümüş madeni aramak için bir şirketin yaptığı başvuruya, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’ndan olumlu yanıt verildi. Bakanlığın yanıtı sonrasında Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) süreci başlatıldı. Maden ocağı için ÇED sürecinin başladığının kamuoyuna duyurulmasının ardından, dünyanın tek sakin adası konumundaki Gökçeada’nın bu unvanı tehlikeye girdi. Cittaslow Birliği’nin Genel Başkanı Stefano Pisani, Gökçeada Kaymakamlığı ve Belediye Başkanlığı’na bir mektup göndererek Gökçeada’ya maden ocağı açılması halinde sakin şehir üyeliğinin iptal edileceğini bildirdi. İşte o mektup:

‘En değerli üyemiz’

Gökçeada, bildiğiniz gibi Seferihisar’dan sonra Türkiye’den birliğimize katılan en kıdemli kenttir. Gökçeada’nın değeri eski bir Cittaslow oluşundan değil, Cittaslow felsefesinin en başarılı uygulandığı örneklerden biri oluşundandır. Ancak Genel Merkezimize yapılan başvurular, Gökçeada’nın üyeliğinin ciddi bir tehdit altında olduğunu göstermektedir. Yapılacağı iddia edilen maden ocağı, Cittaslow üyelik kriterlerinden biri olan ve sadece bir kriter olarak değil, Cittaslow felsefesinin en önemli dayanaklarından biri olan ‘Kentsel Yaşam Kalitesi Politikası’ kriterinin ihlali anlamına gelmektedir. Böyle bir ihlalin gerçekleşmesi, prestijini titizlikle koruyan ve üye kabulü konusunda büyük özen gösteren Cittaslow hareketinin saygınlığına da gölge düşürecek bir adım olacaktır. Bu nedenle, söz konusu madenin yapılması, kentin üyelik kriterlerini kaybetmesi anlamına geleceğinden, Gökçeada’nın Cittaslow unvanını sürdürmesi imkanı da ortadan kalkacaktır.