Sabancı’yı Veli Küçük öldürttü
Polisten ABD'ye özel brifing, WikiLeaks belgelerinde
WikiLeaks Belgeleri’nde Emniyet Teşkilatı yetkililerinin ABD’li yetkililere verdiği brifinglerde, Özdemir
Sabancı suikastini Ergenekon sanığı emekli Tuğgeneral Veli Küçük’ün azmettirdiği bilgisi verdiği ortaya çıktı.
Taraf Gazetesi tarafından yayımlanan WikiLeaks Türkiye belgelerinde Ergenekon soruşturmasıyla ilgili yazışmalar yer alıyor. ABD’li diplomatların yazdığı ve ABD yönetimine gönderilen gizli belgelerde, ABD’nin Ergenekon süreci ile yakından ilgilendiği gözler önüne serildi. Ama bir telgraftaki bilgiler oldukça dikkat çekici.
24 Kasım 2008 tarihli bir belge, ABD’nin Ankara’daki siyasi müsteşarı Daniel O’Grandy tarafından kaleme alınan ‘kişiye özel’ telgraf ABD’li diplomatların Ergenekon soruşturması hakkında bilgi toplamaya çalıştıklarını ve bu bilgileri de gerekli yerlerden temin ettiklerini gösteriyor. Telgrafta, 21 Kasım’da Emniyet teşkilatından bazı kişilerin ABD’nin Ankara Büyükelçiliği yetkililerine Ergenekon hakkında bilgi verdikleri anlatılırken, “Brifi verenler, birkaç cinayetin direktifini şahsen verdiğini söyledikleri emekli general Veli Küçük ve ASAM’ın eski başkanı Ümit Özdağ’ın oynadığı asli rolü de vurguladılar” cümlesi dikkat çekiyor.
Emekli Tuğgenaral Veli Küçük’le ilgili ayrıntılar ise telgrafın ilerleyen satırlarında yer aldı. Amerikalı yetkililerin, Türk emniyetinden kendilerine aktarılan bilgileri şu şekilde aktardı: “Brifing veren polisler, Ergenekon’un Türkiye’de kaosu ve istikrarsızlığı kışkırtma hedefini ileriye götürebilmek için muhtelif terörist gruplarla iletişim kurmaya karar verdiği ve aynı zamanda sahte terörist ögrütler kurmayı da önerdiğini söylediler. Ergenekon’un irtibatları Türk mafyasını, İBDA/C’yi, Hizbultahrir’i ve Sanayici Özdemir Sabancı’yı emekli General Veli Küçük’ün emriyle öldürdüğü anlaşılan DHKP/C’yi de kapsıyor. Brifingi verenler Hrant Dink ve Mustafa Duyar’ın öldürülmesi dahil birkaç terörizm olayına adının karıştığını söylediler.”
“Duyar’ı bize devlet öldürttü. Veli Abi’yi
ara bizi sor’” demişti
1. Ergenekon Davası’nın bir numaralı sanığı olarak yargılanan, terör örgütü kurucusu ve yöneticisi olma suçundan iki kez ağırlaştırılmış müebbet hapis istemiyle yargılanan Veli Küçük için “Ergenekon’da karar verme zincirinin üst kademelerinde” değerlendirilmesi yapılıyor. Öldürülen işadamı Özdemir Sabancı ile ilgili olarak suçlanan Veli Küçük hakkındaki iddialar kamuoyunda Karagümrük Çetesi lideri olarak bilinen Nuri Ergin’in 11 yıl önce Uşak Cezaevi’nde çıkan isyanda söylediği sözlere dayanıyor. Ergin, “Bu devlet bana Mustafa Duyar’ı öldürttü, ben öldürdüm. Şimdi canlı söylüyorum. Veli Abiyi ara, Veli Küçük’ü ara bizi sor. Başka birşey söylemiyorum’ sözlerinin yeraldığı video, 1. Ergenekon Davası’nın delilleri arasında yer aldı.
15 Şubat 1999’da Afyon Cezaevi’nde Karagümrük çetesi üyeleri tarafından başlatılan isyanda Sabancı suikasti faillerinden Mustafa Duyar öldürülmüştü. İsyan dönemin Ceza ve Tutukevleri Genel Müdürü Ali Suat Ertosun ile Afyon Cumhuriyet Başsavcısı’nın Eskişehir Cezaevi’nde yatan Nuri Ergin’le bağlantı kurmasıyla sona ermişti. Ergin telefonla görüştüğü çete üyelerine verdiği talimatla isyanı bitirmişti. Olayla ilgili davada Ergin ile Duyar cinayetini işleyen üç adamı müebbet hapse mahkum olmuştu.
Ama Ergin, 2009’da gazetecilere gönderdiği mektupta Duyar’ı kimseden talimat almadan öldürdüğünü öne sürerek “Afyon Cezaevi’nde, benim talimatımla öldürülen DHKP-C’li Mustafa Duyar’ı, Veli Küçük’ün talimatıyla gerçekleştirdiğimiz yazıldı, çizildi. Bunların hepsi külliyen yalan, hiçbir doğruluk payı yoktur. Bana ve kardeşim Vedat’a, Allah’ın hiçbir kulunun emir ve talimat vermeyeceğini bu ülkede yaşayan tüm şerefli insanlar ve bu alemin tüm delikanlıları bilir. Ne Veli Küçük’ü, ne talimatı. Bu asılsız yalan haberleri birtakım şer odaklarının özellikle yaptırdığını biliyoruz. Bunların yaptırdığı haberlere kargalar bile güler. Bizim Savcı Zekeriya Öz’e 22 Mayıs 2008’de vermiş olduğumuz ifademiz, yüce yargının tutanaklarında mevcuttur. Veli Küçük’le ilgili en ufak bir suçlayıcı ifademiz olup ortaya çıkartmayan herkesi namert ilan ediyoruz. Veli Küçük, Ergenekon davasındaki ifadesinde mahkeme heyetine bizi savcıların yönlendirdiğini söylemiş. Veli Küçük’ün, bu söylediklerini gazetelerde okudum. Bu sözler eğer doğruysa Veli Küçük’e aitse, o savcılar kimmiş. Bizi kim yönlendirebilirmiş, kendisi onurlu ve şerefli bir şekilde bunu açıklasın ayıptır. Giymiş olduğu şerefli üniformasına saygımız olmasa, sözlerine karşılık ağır kırıcı konuşuruz. Herkesin kilosundan ağır bizlerde cezalar var” demişti.
Kafasına kurşun sıkılması onun cezası değil
Veli Küçük, Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink suikastiyle ilgili suçlamalarla ilgili olarak da Ergenekon davasının 28 Ocak’ta görülen duruşmasında yanıt vermişti. Küçük, “Hrant Dink’i hiç tanımam. Görüşmedim. Hiç tehdit etmedim ama sevmiyordum. Ancak başına geleni de kesinlikle kabul etmiyorum. Cezası varsa mahkemede yargılanır, cezasını çeker. Kafasına kurşun sıkılması onun cezası değil’’ diye konuşmuştu.
Hrant Dink’in, Şişli Adliyesi’nde yargılandığı davaya müdahil olduğunu dile getiren Küçük, her Türk vatandaşı gibi müdahil olma hakkını kullandığını, duruşma salonuna hiç girmediğini, müdahillik dilekçesini koridorda imzaladığını söylemişti. Oysa Küçük’ün Hrant Dink’i birkaç kez telefonla tehdit ettiği, Şişli Adliyesi’nde süren davaya Kemal Kerinçsiz’le birlikte katıldığı iddia edilmişti. Dink ailesinin avukatı Erdal Doğan, Hrant Dink’in katledildiği 19 Ocak 2007 günü yaptığı açıklamalarda, öldürülmeden önce müvekkili Dink’in 301. maddeden yargılandığı davaya Veli Küçük’ün müdahil olma isteğiyle ilgili olarak “Bu davada Veli Küçük kendi el yazısıyla davaya taraf olmak için dilekçe sundu. Bu olaydan sonra ise Hrant kendini daha çok tedirgin hissederek, bunu aile ve yakın çevresine ve tarafıma iletti. Çünkü Veli Küçük sokaktan geçen herhangi bir kişi değil. Bunu herkes iyi bilir” demişti. Buunun üzerine Veli Küçük, Avukat Doğan’a tazminat davası açmak istemiş ama dava reddedilmişti.