Protesto eden, hakkını arayan ya copu yiyor ya içeri atılıyor!
Son günlerde Türkiye’de, demokrasinin temel unsuru olan ’hoşgörü’den pek eser kalmadı. Bir hafta içinde hakkını arayan ve hak isteyenlerin karşılaştığı sert tavırlar tepki yarattı. ’Hoşgörüsüzlüğü son örneği dün İstanbul’da yaşandı. The Marmara Otel’de düzenlenen “Türkiye’de Yüksek Öğrenim Sorunları” konulu çalıştay Öğrenci Kolektifleri ve Genç-Sen üyeleri tarafından protesto edilince ortalık karıştı. Milli Eğitim Bakanı Nimet Çubukçu ve birçok akademisyenin katılımıyla gerçekleştirilen çalıştayı izlemek üzere salona gruptan üç öğrenci salona alındı. Ancak “Öğrenci Kolektifi” üyeleri, harçları protesto için hep birlikte girmek isteyince polis müdahale etti. Dışarıdaki öğrencilerden 11’i gözaltına alındı. Salonda ayağa kalkıp, “Siz yönetime katılmaktan bahsediyorsunuz. Dışarıda 11 arkadaşımız ’harçlara hayır’ dedikleri için gözaltına alındı” diyen İTÜ öğrencisi Fatih Usta, ağzı kapatılıp yaka paça dışarı atıldı.
Hocalar da kavga etti
Bu durum üzerine salonda bulunan öğretim üyelerinden Prof. Dr. Ahmet İnsel ile Prof. Dr. Burhan Şenatalar tepki gösterdi. Prof. Dr. Şenatalar, tepkisini “Öğrencinize böyle mi sahip çıkıyorsunuz? Amerika’da üniversitelerde böyle mi yapılıyor?” dedi. Toplantının organizasyonunda yer alan Prof. Dr. Eser Karakaş da, “Öğrenciler konuşmalar sırasında protestoda bulunmayacaklarına dair söz vermişti. Bu 3 arkadaşı beni aldattıkları için kınıyorum” diye tepki gösterdi. Bunun üzerine sinirlenen Şenatalar, “Böcek gibi ezmeleri gerekmezdi” yanıtını verince ortam gerildi.
Çatıda ceza meydanda cop
Geçen perşembe günü de İzmir’de harç zammını protesto eden “Öğrenci kolektifi” üyesi üniversiteliler meydan dayağı yemişti. Büyükşehir Belediyesi çatısına pankart astıkları için zabıtanın 600 TL ceza kestiği eylemciler, aşağıya inip çadır kurmaya kalkışınca bu kez polisin sert tutumuyla karşılaştı. Polis öğrencileri biber gazı sıkıp, cop kullanarak gözaltına aldı. Biber gazından bazı sivil polisler de etkilendi. Kelepçelenen öğrenciler zorla meydandan götürülürken, bazı vatandaşlar bu duruma tepki gösterdi. Eyleme katılan öğrencilerin tamamı gözaltına alındı. Polisin sert müdahalesi polis otobüsünde de devam etti.
Başbakan’a metalci selamına nezarette diskolu ‘işkence’!
RIFat Emrah Altınyağ, Yusuf Şengül, Murat Uğurlu, İlhan Sözel ve İdil Tekin, geçen Cumartesi Alman rock grubunu dinlemek Unirock festivaline katılmıştı. Festival girişinde Maçka’daki parkta toplandılar. Bira içip metalci işareti eşliğinde kafa sallamaya başladılar. O sırada önlerinden Başbakan’ın konvoyu geçiyordu. İçinde kimin olduğunu bilmeyen gençler metalci işareti yapmaya devam etti. Bunun üzerine korumalar 3 genci, Başbakan’ın konvoyuna ’el hareketi’ yaptıkları gerekçesiyle yaka paça toplayıp gözaltına aldı. 21 saat karakolda tutulan metalciler, neye uğradıklarını şaşırdı. İlhan Sözel, Yusuf Şengül ve Murat Uğurlu yaşananları Vatan’a anlattı:
’Ajan Smith’ kılıklı adamlar
“Kimin konvoyu olduğunu hiçbirimiz bilmiyorduk. Arabaların birinin camından kafasını çıkaran bir adam ’Ne oluyor lan?’ diye bağırdı. Biz parmaklarımızı sallamaya devam ediyorduk. Biraz sonra gözlüklü, siyah takım elbiseli ’Ajan Smith’ kılıklı bir adam polislerle geldi. Arabaya zorla bindirildik. ’Niçin alındık?’, diye sorunca, ’Emniyette görürsünüz’ dediler. Devlet büyüğüne saygısızlık suçu işlemişiz. Çünkü biz metalci işareti yapıyorduk. Saygısızlık yaptığım kişiyi bile görmemiştim. Adli Tıp Kurumu’na götürdüler. Alkol testi için adam başı 10 TL istediler. Tekrar emniyete götürülürken arabada polisler ’Siz metalcisiniz madem, alın size metal’ deyip disko ve Türk Sanat Müziği açtılar. Bize işkence gibi geldi.”
Gençleri CHP savunacak
CHP İstanbul İl Başkanı Gürsel Tekin, dava açılması halinde gençlerin yanında olacaklarını söyledi: “Keyfi olarak gözaltına alınan gençlere sahip çıkmak borcumuzdur. Gözaltına alınan gençler kabul ettiği takdirde, hukuki sürecin bir parçası olmak ve keyfi gözaltının hesabını sormak istiyoruz.”
Erdoğan ‘ahlaki erozyon’ demişti
Erdoğan’ın AKP Ankara İl Kongresi’nde eleştirdiği gençlerin metalci gençler olduğu ortaya çıktı. Erdoğan “Dün tesisleri denetlemeye giderken orada maalesef gençliğimizin bir bölümünün halini gördük. Gerçekten üzüntü vericiydi. Bu şekilde sınırsız, kontrolsüz bir ahlaki erozyonun olduğu yapılanma bizi dertlendiriyor. Kendi başına bırakılan unutmayın ya davulcuya ya zurnacıya...” demişti.
‘Gül’e mektup vermek istedik karakolluk olduk’
CumhurbaŞKanI Abdullah Gül’e Erzurum Kongresi’nin 90’ıncı yıldönümü kutlamaları nedeniyle 23 Temmuz’da kentte bulunduğu sırada, 2007 yılında ölen çocuğunun ölümünde ihmalleri olduğunu iddia ettiği doktorlar hakkında şikayet mektubu vermek isteyen Semra-Suat Aydın çifti de karakola götürülüp dövüldüğünü iddia etti. Kızının ölümüyle ilgili sorumlular hakkında şikayette bulunduğunu ancak yetkililerin bu güne kadar izin vermediği için sorumlu doktorlar hakkında dava açılmadığını belirten Suat Aydın, şunları söyledi: “Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’e bu konuda yardımcı olması için bir mektup vermek istedik. Gül’ün saat 11.00’da Atatürk heykelinin bulunduğu Havuzbaşı’ndaki törenlere katılacağını duyunca eşim Semra ile kızlarım Berru (7) ve İmranur (6) ile birlikte gittik. Sivil polis memuruna durumu anlatıp Cumhurbaşkanına mektubu verebilmemiz için kendisinden bize yardımcı olmasını istedim. Polis memuru bize yardımcı olacağını söyleyerek Gürcükapı karakoluna götürdü. Cumhurbaşkanı Gül’ün Erzurum’dan ayrılacağı saate kadar bizim gözaltına tutulacağımı duyunca, karakoldan çıkmak istedim. Polisler ellerime kelepçe takarak bana vurmaya başladı. Olaya müdahale etmek isteyen eşime de vurdular. Çıkan arbedede küçük kızım İmranur’un gözü morardı.”