Poyrazköy raporu: Diske ekleme ve silme yapılmış
Poyrazköy davasının delili olan diskle ilgili yeni bilirkişi raporu mahkemede okundu, ‘Diskin içerisine dosyalar eklenmiş ve silinmiş’ denildi
“Kafes eylem planı”, “Amirallere suikast”, “Gölcük’te ele geçirilen belgeler” ile Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği (ÇYDD) ve Çağdaş Eğitim Vakfı (ÇEV) yöneticileri hakkındaki iddialara ilişkin dosyaların birleştiği, 86 sanıklı “Poyrazköy’de ele geçirilen mühimmat” davasına dün devam edildi. Anadolu 5. Ağır Ceza Mahkemesi’nce görülen duruşmaya aralarında eski ÇEV Başkanı Gülseven Yaşer’in de bulunduğu 21 tutuksuz sanık ve avukatları katıldı. Duruşmada Yaşer’in ifadesinin alınması işleminin ardından ÇYDD Kadıköy Şubesi’nde el konulan hard disk üzerinde yapılması istenen bilirkişi incelemesinin geldiğini belirten mahkeme başkanı, raporu okudu. Raporda şu tespitler yer aldı:
‘Tutarsızlıklar var’
“Bilgisyardaki ’LogFile’ dosyasının incelenmesi sonucu; (son kapanış tarihi olan) 10 Nisan 2009 20:48:12 tarih ve saatinden sonra dosyaya yeni kayıtlar eklenmiş olup, işletim sisteminin kapanışından sonra eklenen kayıtların, inceleme konusu sabit diskin başka bir işletim sistemine bağlandıktan sonra dosya ve klasörde değişiklik yapılmış olduğunu gösterir. Verilerin kaydedilme tarih bilgilerinde tutarsızlıklar var. Windows işletim sisteminin en son kapatılmasından sonra diskin içerisine dosyaların eklendiği ve silindiği anlaşılmış olup, söz konusu hususun sahtecilik olup olmadığını mahkemece yorumlanmasın uygun olacağı değerlendirilmiştir.”
2 Ekim’de karar olabilir
Mahkeme, Gülseven Yaşer’in duruşmalardan vareste tutulmasına hükmetti. Gelecek celse davada mütalaa verileceğini açıklayan mahkeme başkanı, aynı gün davada kararın da çıkabileceğini kaydetti. Duruşma 2 Ekim’e ertelendi.
‘Cemaate keskin cevap olacak’
Duruşma sonrası açıklamalarda bulunan eski ÇEV Başkanı Yaşer, şunları söyledi: “6 yıl 8 aydan sonra ülkeme döndüm ve gerçekleri ifade etme olanağı buldum. Gerçekten mutlu ve huzurluyum. Bütün sahte, düzmece ve haince hazırlanan plan gereği Türkiye’nin Cumhuriyet yapısı cemaat denen ve denetime tabii olmayan kuruluşlar tarafından adeta esir alınmıştı. Bugün bunların sahte olduğunu belgelerle ifade ettim. Türk halkının bir üyesi olduğum için gurur duyuyorum. Verilecek cevap bu cemaate ve bu tür cemaatlere çok kesin olacaktır. İlahi adaletin gerçek suçluları bulup muhakkak adalet karşısına çıkartacağına gönülden inanıyorum.”