PKK yokken, PKK üyesi olmuşlar
DİYARBAKIR'da, 2013 yılında kutlanan 8 Mart etkinlikleri için billboardlara asılan ve sonra mahkeme kararıyla ile toplatılan afiş ile ilgili yürütülen soruşturmada verilen takipsizlik kararında, Alman Marksist politika teorisyeni Rosa Luxemburg ve kadın hakları savunucusu sosyalist Alman politikacı Clara Zetkin için 'PKK terör örgütü üyeleri' yazılması dikkati çekti.
Demokratik Özgür Kadın Hareketi (DÖKH) tarafından 3 Mart 2013'te 'Rosa'lardan Sakine'lere yolunuz yolumuz, sözünüz sözümüzdür' başlığı ile Diyarbakır'daki billbaordlara asılan afişler, önce mahkeme kararı ile toplatıldı. Ardından tertip komitesi hakkında 'Örgüt propagandası yapmak' suçundan soruşturma açıldı. Üzerinde Rosa Luxemburg, Clara Zetkin, Leyla Kasım, Sakine Cansız, Fidan Doğan ve Leyla Şaylemez'in fotoğraflarının yer aldığı 'Rosalardan Sakinelere Sözünüz Sözümüz Yolunuz Yolumuzdur' yazılı afişler ile ilgili yürütülen soruşturmada takipsizlik kararı verilirken, kararda Rosa Luxemburg, Clara Zetkin'den 'PKK terör örgütü üyeleri' diye söz edilmesi dikkat çekti. Tertip komitesi üyelerine gönderilen takipsizlik kararında şöyle denildi:
"Her ne kadar Diyarbakır'da 3 Mart 2013 günü şüpheliler tarafından düzenlenen Dünya Kadınlar Günü etkinlikleri için 'Rosalardan Sakinelere, sözünüz sözümüz yolunuz yolumuzdur' ibaresinin ve PKK 'terör örgütü' üyeleri Rosa Lüksemburg, Clara Zetkin, Leyla Kasım, Sakine Cansız, Fidan Doğan, Leyla Şaylemez'in fotoğraflarının yer aldığı afişlerinin bastırılması ve bu afişlerin şehrin değişik noktalarına billboard olarak da asılması nedeniyle 'örgüt propagandası yapmak' suçundan dolayı şüpheliler hakkında soruşturma yürütülmüş ise de, Diyarbakır 1 Nolu Hakimlik 27 Şubat 2013 tarih ve 2013/73 değişik sayılı yasaklama ve toplatma kararının şüphelilere tebliğinin ardından şüphelilerin harekete geçerek şehrin değişik noktalarına asılan afiş ve billboardların kaldırılması için çaba gösterdikleri, tutulan 1 Mart 2013 tarihli tutanak ile de bu hususun belirlenmiş olduğu, bu açıdan suçun maddi ve manevi unsurlarının olayımızda gerçekleşmediği anlaşıldığından şüpheliler hakkında yüklenen suçtan dolayı kavuşturmaya yer olmadığına kararın şüpheliler ve müdafilerine tebliğine karar verildi."