Pınar Gültekin cinayetinde yeni gelişme! Cemal Metin Avcı'nın kardeşi Mertcan'a müebbet hapis talebi
Muğla'da üniversite öğrencisi Pınar Gültekin'i (27) boğduktan sonra varile koyup yakan Cemal Metin Avcı'nın (32), suç delillerini gizleyip yok ettiği iddiasıyla tutuksuz yargılanırken, itiraz üzerine tutuklanan kardeşi Mertcan Avcı (26) hakkındaki iddianame tamamlandı. İddianamede Mertcan Avcı'nın, Gültekin'in bulunduğu varildeki yangını önleyecek, sonlandıracak ve ağabeyini engelleyecek hiçbir eylemde bulunmadığına yer verilerek, canavarca hisle ve eziyet çektirerek ve tasarlayarak öldürme suçuna iştirakten ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istendi.
Pınar Gültekin'in ailesinin avukatı Rezan Epözdemir'in itirazı üzerine suç delilerini gizleyip, yok ettiği iddiasıyla tutuksuz yargılanırken, ağabeyi Cemal Metin Avcı'ya cinayeti işlemesinde yardım ettiği yönünde kuvvetli suç şüphesi olduğu gerekçesiyle 'Canavarca hisle ve eziyet çektirerek öldürmeye iştirak' suçundan 21 Şubat tarihinde tutuklanan kardeşi Mertcan Avcı hakkındaki iddianame tamamlandı. Muğla Cumhuriyet Başsavcı Vekili Ali Cenk Düzgün tarafından hazırlanan iddianamede, Cemal Metin Avcı'nın 16 Temmuz 2020 günü bağ evine getirdiği Pınar Gültekin'i darbederek düşürüp, önce elleriyle boğazını sıktığı, sonra da boğazına halat dolayıp sıkıştırarak etkisiz hale getirdikten sonra bir demir varilin içerisine koyup, akaryakıt istasyonundan aldığı benzini üzerine döküp yakmaya başladığı anlatıldı.
İddianamede, Mertcan Avcı'nın ifadesine göre saat 19.00 sıralarında ağabeyinin telefonla Whatsapp üzerinden kendisini arayıp olay yerine çağırdığı, olay yerine geldiği saatlerde varildeki yangının devam ettiği, mevcut verilerle Pınar'ın henüz hayattayken yangına maruz kaldığı ve ölüm zamanı bilinemediğinden, Mertcan Avcı'nın olay yerine gelip varildeki yangını gördüğü zaman diliminde Pınar'ın hayatta olup olmadığının kesin biçimde tespitinin mümkün olmadığına dikkat çekildi.
İddianamede, Mertcan Avcı'nın olay yerinde Cemal Metin Avcı ayrıldıktan sonra 1- 1,5 saat kadar tek başına kaldığı süre boyunca varilde ne yakıldığını görmediğine ve bununla hiç ilgilenmediğine, ağabeyinin bozulmuş kokoreçleri yaktığına dair sözlerine inandığını, bunu hiç sorgulamadığına dair savunmasının inandırıcı bulunmadığına, Pınar'ın yakıldığı varili ne şekilde ve nerede görüp görmediğine dair 1 Ekim 2020 tarihinde polisteki ve aynı tarihte Sulh Ceza Hakimliği sorgusundaki beyanları ile sonraki aşamalarda alınan savunmalarındaki beyanlarının birbirleri ile çeliştiğine yer verildi.
Pınar'ın konulduğu varil içerisinde yakıldığı sırada olay yerine geldiği ve hatta Cemal Metin Avcı'nın ayrılması ile kendi beyanına göre 1- 1,5 saat boyunca burada tek başına kalarak olay yerini ve maktulün yakıldığı varili bu süre zarfında hakimiyeti altına alan şüpheli Mertcan Avcı'nın yangını önleyecek, sonlandıracak veya ağabeyini engelleyecek hiçbir eylemde bulunmayarak suçun icrai hareketlerine katılmak suretiyle, bu andan itibaren Cemal Metin Avcı'nın canavarca hisle ve eziyet çektirerek kasten öldürme suçuna iştirak ettiğine dair hakkında atılı suçtan kamu davası açılabilmesi için yeterli şüphe oluşturacak delil elde edildiğine yer verildi.
İddianamede, Mertcan Avcı hakkında Pınar Gültekin'i 'Canavarca hisle ve eziyet çektirerek öldürmeye iştirak' suçuna iştirakten ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası ile cezalandırılması istendi.
Avukat Rezan Epözdemir, "Mertcan Avcı'nın olay gününde orada olduğu HTS kayıtlarında mevcut. Cinayete iştirak ettiği ortada. Hukuki sürecin takipçisi olmasaydık ve mevcut süreci kabullenseydik dava 1 kişi üzerinden kapanmış olacaktı. Hak arama özgürlüğümüzü sürdüreceğiz. Yaşanılan gelişmeler, bizim başından beri ileri sürdüğümüz iddiaların ne kadar haklı olduğunu göstermiş oldu" dedi.