"Paşaları, subaylar kontrol ederdi"

TSK'daki FETÖ yapılanmasında mahrem abilik yapan ve bugüne kadar deşifre olmayan A.K. Konya Emniyet Müdürlüğü'ne giderek, örgüt üyesi olduğunu itiraf etti. Etkin pişmanlık yasasından yararlanmak isteyen itirafçı, 94 örgüt üyesi mahrem abi ile TSK'ya sızdırılan 48 askeri deşifre etti. İtiraflarıyla örgüte büyük darbe vuran A.K. tek tek anlattı. Ailesinin dahi örgüt içerisindeki yaptığı görevi bilmediğini anlatan A.K., "Ben, askeri okullarda sınıf komutanlığı yapan subaylarla ilgileniyordum. 8 yıl bu görevi yaptım. 15 Temmuz öncesi birbirinden habersiz olan çok sayıda askeri personel ve askeri okul öğrencisini örgütten gelen talimatlar doğrultusunda yönlendirdim. Örgüt buluşmasına gelen askeri personel cep telefonu taşımaz. Buluşmaya araçla geliyorsa uzak bir bölgeye park eder. Her gelişinde de farklı güzergah kullanır. TSK'daki aktif örgüt üyelerinin tespitinin çok zor. ByLock, Bank Asya, sendika, okul, dershane bağlantısı gibi veriler bu yapılanmada faaliyet gösteren örgüt mensuplarının deşifre edilmesinde yeterli değil.

Kriptolar, benim gibi itirafçıların verdiği bilgilerle deşifre edilebilir. FETÖ yıllarca benim gibi çok sayıda insanı vatan, millet ve din gibi kavramlara hizmet edildiği yönünde kandırarak istismar etti. Devletimizin bir yöntem belirlemesi halinde, 250 vatandaşın şehit edildiği 15 Temmuz gibi alçakça bir olay sonrası, mahrem yapılanmada görev alan pek çok insan yaşadığı hayal kırıklığı ve pişmanlık neticesinde benim gibi tüm bildiklerini anlatacaktır. Eğer itiraflarla bu yapının bütün gizli birimleri açığa çıkarsa, ikinci bir darbe tehdidi tamamen ortadan kalkar. Örgüt, üyelerini polise teslim olmaları halinde işkenceye maruz kalacaklarını ve devletin kendilerini kandıracağını söyleyerek, etkilemeye devam ediyor. Biz hep kutsal değerler için hizmet ettiğimizi düşündük ama, şu anda asıl vatana hizmet, görev yapanların bildiklerini anlatarak örgütü deşifre etmesiyle olacaktır.

"HABERSİZ KUŞ UÇMAZDI"

Örgütte yaşın önemi yoktur. Komutanlar, bizden yaşça büyük olmasına rağmen, örgüt içindeki konumumuz nedeniyle bize 'abi' diye hitap eder, kesinlikle saygısızlık yapmazlardı. TSK içinde örgütten habersiz hiçbir şey olamaz. Bir subayın ağzından çıkan herhangi bir söz bile anında bize iletilirdi. Görev yaptığı birimde ne oluyorsa hepsini anlatırdı.

'PAŞALARI, ÖRGÜT ÜYESİ SUBAYLAR DENETLERDİ'

"Orduya yerleştirilecek ortaokul öğrencilerinin listesini hazırlayıp örgüt içinden "gezici" olarak görev yapan kişiye teslim ederdik. Liste Ankara'daki Genel Müdür'e ulaştırılırdı. İstediğimiz kişiler mülakatta sorun yaşamadan sınavı geçerdi. Askeri okula yerleşen öğrencilerle iki haftada bir buluşurduk. Öğrenciye 1 ile 5 arasındaki örgütsel notu da bağlılığına göre biz verirdik. TSK'da genelde elemanları istihbarat ve personel dairelerine yerleştirirdik. Başımıza bela olacağını düşündüğümüz öğrencinin atılması sağlanırdı. Bu öğrenciler abiler tarafından komutanlara iletilir ve en fazla 2 yıl içinde cezalar verilerek atılırlardı. Öğrencilerin ve komutanların nerede görev yapacağı da istişare toplantılarında belirlenirdi. Paşalar, örgüt üyesi olan emir subay ve astsubayları tarafından denetlenirdi. (Sabah)