Gazete Vatan Logo

‘Paralel yapı’ öz eleştirisi

Cumhurbaşkanı Erdoğan, ‘paralel yapı’yı kastederek, “İhanetin nereden geleceğini kestiremezsiniz. Sizi sırtınızdan kimin hançerleyeceğini göremezsiniz” dedi ve ekledi “Maalesef yanıldık, yanıltıldık.”

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, ‘Yeniden Büyük Türkiye Sempozyumu’nda yaptığı konuşmada, eski Türkiye’yi dirilmeye çalışanlar olduğunu söyledi. Erdoğan, şöyle konuştu:

‘Hizmet maskesi’

“Bu aziz millet yüzyıldır, yeni Türkiye için mücadele verirken birileri de boş durmamış eski Türkiye’yi canlı tutmak için mücadele vermişti. Türkiye büyüdükçe o aktörler eski Türkiye’yi diriltmek için gayret sarf ediyor. Terör, darbe girişimleri eski Türkiye’yi diriltme çabasıdır. Ekonomiye içeriden ve dışarıdan yapılan saldırılar, o faizi, yüksek enflasyonu tahrik eden çalışmalar eski Türkiye’nin o lobilerinin gayretleridir. Hizmet maskesi altında vatanına ihanet edenlerin kirli mücadelesi, unutmayın eski Türkiye’yi diriltme çabasıdır.”

‘Erkekçe geldi...’

“İşte gördünüz saldırının nereden geleceğini tahmin edemezsiniz. İhanetin nereden geleceğini kestirmezsiniz. Sizi sırtınızdan kimin hançerleyeceğini göremezsiniz. Yiğit ne diyor: Karşımdan gelerek, beni vursa gam yemeyeceğim. Ona diyeceğim ki erkekçe geldi beni öldürdü. Arkadan hançerleyerek vurduğu zaman o alçağa hazmedemiyorum diyor. Dost bildiğinizin iradesini, idrakini karanlık odaklara pazarladığını bilemezsiniz. Önemli olan her an uyanık olmak.”

Haberin Devamı

‘Dönemin haşhaşileri’

“Açık konuşayım. Öz eleştiri. Bizde bu konuda maalesef yanıldık, yanıltıldık. Biraz da daha erken netice alabilecekken gecikmesinin sebebi bu olmuştur. Şimdi gerekirse canını ortaya koyup istiklal ve istikbal mücadelesini verebilmektir. Milletin seçtiği bir başbakan tutuklandı, idam edildi. Baktım ki senaryo eski senaryo ile aynı tıpa tıp. Dönemin başbakanı diyenler şimdi dönemin haşhaşileri oldular.”

‘Başka alınan olacaktır’

“Türkiye’de basının susturulduğunu iddia edecek kadar bunu da dünyaya ağlayarak, şikayet edecek kadar ilkesizler, pervasızlar. Şu anda bizim cezaevlerimizde 7 tane mahkum gazeteci vardır. Son operasyonda gözaltına alınan gazeteci de legal görünüm altında illegal bir yapının şekillenmesinde gayreti olanlar arasında. Nerede bu gazeteciler. Belki onunla beraber başka alınan da olacaktır, olabilir. Eli kalem tutanlar, gazeteciler suç işlemez mi? Gazeteci sadece kalem tutmuyor ki, yeri gelir silah tutar. Medya o kadar serbesttir ki demokratik ülkelerde bile müsaade edilmeyen hakareti, iftirayı, karalamayı, ırkçılığı, nefret suçlarını her gün işleyebilmektedir. Bunu şahsımda yaşıyorum. Kusura bakmasınlar ailem ile yaşıyorum. ABD’de bile bunu yapamazlar. Biz AB’nin günah keçisi değiliz, parmak sallayacağı, azarlayamaya kalkışacağı bir ülke hiç değiliz. Avrupa bizi eleştireceğine gitsin kendi içinde artan ırkçılığa, İslamafobi’ye çare bulsun.”
Pensilvanyada beddua seansları
“Hâlâ beddua seansları düzenliyorlar. Mart’ta da düzenlemişlerdi. Şimdi de düzenliyorlar. Bu defa yer değiştirdi artık Pensilvanya’da düzenliyorlar. Akla hayale gelemeyecek yakıştırmalar yapıyorlar. Paralel yapıyı bir maşa olarak kullanan üst akıl, kullandığı maşa beceriksiz çıkınca başka yollara sapacaktır. Eski Türkiye’ye dönmek isteyenler, yeni kuklalar arayacak. Uyanık olacağız. İnlerine girilince, hesap sorulmaya başlanınca ortalığı gürültüye vermeye başladılar. Bu konuda çok başarılılar. Gidiyor ağlama duvarlarında mazlum edasıyla gözyaşı döküyorlar. Bunların da bir ağlama duvarı var biliyorsunuz.”

Haberin Devamı