Öz kızına cinsel istismarda bulunan işadamının kız kardeşi konuştu!
Medya patronu Fatih Oflaz’ın öz kızına cinsel istismar haberi Türkiye’yi sarstı. Olayın ortaya çıkması üzerine bir açıklama yapan Fatih Oflaz’ın kardeşi Esra Oflaz Güvenkaya, “Olayı duyunca üzüntümden beyin kanaması geçirdim. Davadan karar çıkana kadar haberim yoktu. Denildiği gibi bu taciz olayı gerçekse, ağabeyimin en ağır cezayı çekmesi gerekir." dedi.
MTV, Eurosport gibi birçok eğlence ve tematik kanalın Türkiye temsilcisi olan Fatih Oflaz 17. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından geçtiğimiz günlerde 22 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırıldı. Mahkeme Oflaz’ı öz kızına yaklaşık 7 yıl boyunca cinsel istismarda bulunduğu gerekçesiyle suçlu buldu. Sabıkasız olduğu için de cezasını 18 yıl 9 ay hapis olarak uygulanmasına hükmetti.
Olayın ortaya çıkması üzerine Fatih Oflaz’ın kardeşi Esra Oflaz yazılı bir açıklama yaptı. Esra Oflaz, “Olayı duyunca üzüntümden beyin kanaması geçirdim. Davadan karar çıkana kadar haberim yoktu. Ağabeyim eski eşinin şantaj yaptığını belirtip suçlamaları şiddetle reddetti. Denildiği gibi bu taciz olayı gerçekse, ağabeyimin en ağır cezayı çekmesi gerekir. Kalbim ne kadar dağlansa da bu suç kabul edilemez. Ve şayet bu en ağır ve affedilmez suçu işlediyse ağabeyim ile tüm bağlarımı koparacağım” dedi.
Esra Folaz Güvenkaya'nın açıklaması şöyle:
Bu sabah basında yer alan ağabeyim Fatih Oflaz ile ilgili haberlerin tarif edilemez üzüntüsünü yaşadığımı öncelikle sizlerle paylaşmak isterim. Kendim aile içi ruhsal ve fiziksel şiddete maruz kalmış travmatik bir çocukluk ve gençlik geçirdiğim için , Bu konuda çok hassas olmam sebebiyle yıllardır çocuklar ve gençlerle ilgi sosyal sorumluluk projeleri hayata geçiriyor veya yer alıyorum. Hep dediğim gibi malesef ailesini seçemiyor insan. Ve yıllardır yaptığım çalışmalarda ailemizin veya başımıza gelen kötü olayların kendi kimliğimizi belirlemesine izin vermemiz gerektiğini, travmalarımızı iyiliklere dönüştürmemiz ve kendi varoluşumuzdaki en iyi versiyonumuza ulaşmak için mihenk taşı olarak kullanmamız gerektiğini savunuyorum ve o şekilde güçlenmeye çalışıyorum.
Bu nedenle, büyük bir hassasiyetle yaklaştığım bu konularda ailemden birinin cinsel istismar ile suçlanması beni açıklanamaz şekilde sarstı. Ben bu konuyu son dava aşamasına gelene kadar maalesef bilmiyordum. Hatta yeğenim dava öncesi bir süre babasının şirketinde çalışmış ve her hangi bir sorun bizlere hisettirmemişdi. Kızının ağabeyime dava açması ile bu konuyu öğrendim. Ağabeyim kendisine yöneltilen bu suçlamayı şiddetle red etti ve yeğenimin ve eski eşinin kendisine parasal şantaj yaptığını belgeledi ve neticesinde çok büyük meblağdaki bu rakamı vermediği için karalamak amaçlı bu suçlamanın yapıldığını söyledi. Ve mahkeme süreci bu şekilde başladı. Benim için öz kızının abime taciz davası açması bile korkunçtu ve üzüntümden Ocak ayında ciddi bir beyin kanaması geçirdim, ancak tedavi sürecim sürüyor. Ağabeyim ile kızının arasındaki dava şu an temyiz sürecinde. Tüm kalben dileğim ve duam ağabeyimin bu affedilmez, kabul edilmez suçtan aklanması ve kızının inşallah böyle bir tacize uğramamış olması. Ancak denildiği gibi bu taciz olayı gerçekse, bu durumda en ağır cezayı çekmesi gerekir. Kalbim ne kadar dağlansa da bu suç kabul edilemez. Ve şayet bu en ağır ve affedilmez suçu işlediyse ağabeyim ile tüm bağlarımı koparacağımı tüm kamuoyuna bildiririm.