Omicron geçirdikten ne kadar süre sonra spor yapılabilir? Uzmanlar açıkladı
Tüm dünyada etkisini sürdüren Covid-19 hızlı yayılan yeni varyantlarıyla tehdit oluşturmaya devam ediyor. Eğitimden, sosyal hayata her konuda insanları etkileyen virüs sportif aktiviteleri de etkisi altına alıyor. "Covid-19 geçirdikten ne kadar süre sonra rutin antrenman düzenine geçilmeli?" sorusu ise hastalığı geçirenlerin aklındaki sorulardan sadece biri. Uzmanlar spor ve omicron hakkında tüm merak edilenleri anlattı.
Hızlı yayılan Omicron varyantıyla birlikte dünyanın birçok yerinde “kapanmalar” gündemde. Elbette bu süreç, sağlıklı bir yaşama önem veren ve aktif Spor yapan milyonlarca insanı fazlasıyla etkiliyor. Salgın nedeniyle, salon sporlarına olan ilginin giderek azaldığı, açık alanlarda ise maske ve mesafe nedeniyle açık hava egzersizleri bir süre daha rafa kaldırılıyor. Fakat tek sorun bu da değil, uzmanlar enfekte olan kişilerin spor yapmasının doğru olup olmadığını tartışıyor.
Omicron varyantının "hafif" semptomları insanları yanıltsa da, enfekte olan kişilerin spor yapması konusunda ciddi endişeler bulunuyor. Spor hekimleri tarafından yapılan açıklamalarda, bu süreç hafif de atlatılsa egzersizlere bir süre ara verilmesi gerektiği vurgulanıyor.
Uzmanlar tarafından yapılan açıklamalarda, Covid-19 testi pozitif çıkan kişilerin en az 10 gün dinlenmeleri gerektiği belirtiliyor. Peki ama gerçekten enfekte veya taşıyıcı olan kişilerin spor yapması ne kadar tehlikeli? Karşı karşıya kalınacak olası problemler neler olabilir?
AĞIR EGZERSİZLERE GERİ DÖNMEK SAKATLIK RİSKİNİ ARTTIRABİLİR
New York’ta bulunan Mayo Clinic’te spor hekimi olan Dr. David Soma, göğüs ağrısı ve yorgunluk hissedilmediği durumlarda ağır sporlardan kaçınılması ve yürüyüş gibi hafif egzersizlere başvurulması gerektiğini belirtiyor. Bu dönemi karantinada ve dinlenerek geçirenlerin ise iyileştikten sonra antrenmanlara başlarken oldukça dikkatli olması gerektiğinin altı çiziliyor. Dr. Soma, ağır egzersizlere geri dönmek ve kaybettiğiniz zindeliği yeniden kazanabilmek için uzun süreler çalışmanın sakatlıklara davetiye çıkartacağını da ekliyor.
Dr. Soma ayrıca, spora yeniden başlayanlarda göğüs tıkanıklığı, öksürük, mide rahatsızlığı ve ateş gibi semptomların görülmesi durumunda, egzersizin bırakılarak birkaç gün yatak istirahatine geçilmenin en iyisi olduğunu belirtiyor.
“Burun akıntısı, hapşırma, burun tıkanıklığı veya hafif boğaz ağrısı gibi basit boynun üzerinde semptomlarınız varsa, egzersizlerinize devam edebilirsiniz” diyen Dr. Soma, yürüyüş gibi daha hafif aktivitelerin tercih edilmesi gerektiğini söylüyor.
DİYABET VE YÜKSEK TANSİYONU OLANLAR NELERE DİKKAT ETMELİ?
Harvard Tıp Okulu'nda görev alan Doç. Dr. Julie Silver ise test sonucu pozitif çıkan hastaların eski egzersiz programlarına dönmelerinin yaş, sağlık durumu ve sportif seviyesine göre değişebileceğini belirtiyor. Enfekte olanların uzun bir dinlenme döneminin ardından yavaş bir çalışma temposuyla yeniden spora başlayabileceğini de ekliyor.
Uzmanlar, diyabet, yüksek tansiyon gibi sağlık sorunları bulanan ve virüsü atlatmış olanların egzersizlere yeniden başlamasının önünde birkaç engel bulunu açıklıyor. Sağlık problemi bulunanların doktor ve kardiyolog görüşleri çerçevesinde yeniden çalışmalara başlanabileceğini ve en önemlisi bir antrenörün gözetiminde spor yapmaları gerektiği tavsiye ediliyor.
Uzun süreli ve zor bir tedavi sürecinin ardından spora geri dönenlerin belli hususlara dikkat etmeleri gerektiğini belirten uzmanlar, özellikle virüsten kurtulan kişilerin aşırı yorgunluk, hızlı kalp ritmi ve öksürük gibi belirtileri göstermeleri durumunda acil olarak uzmana başvurulması gerektiğini söylüyor.
“Adım dahi atacak enerjiyi bulamıyorsanız ve her yürüyüşe çıktığınızda bitkin hissediyorsanız, bir doktora görünmelisiniz” diyen Dr. Silver, kardiyoloji testleri sonucunda egzersiz kararının verilebileceği görüşünde.
HER HAREKETTE NASIL HİSSETTİĞİNİZİ NOT ALIN
ABD’de bulunan Stanford Üniversitesi Tıp Merkezi’nde spor hekimliği uzmanı olan Dr. Michael Fredericson, virüsü atlatan kişilerin kendisini harika hissetse bile üç ila dört hafta boyunca eski ritimlerine kavuşabilmeleri için yürüyüş, bisiklet, yüzme, yoga gibi düşük yoğunluklu egzersizlere yöneltmelerini öneriyor. Özellikle yüksek ağırlıklarla yapılan egzersizliklerden uzak durulması gerektiğini söylen Dr. Fredericson, vücut ağırlığıyla yapılan egzersizlere ağırlık verilmesi gerektiğini söylüyor.
İlk hafta, egzersiz programlarında sarf edilecek eforun yüzde 40 ila 50 arasında tutulması gerektiğini söyleyen uzmanlar, ilk zamanlarda egzersizlerde, her harekette kendinizi nasıl hissettiğinizi ayrıntılarıyla not etmeniz öneriliyor. Örneğin nefes alış hızı, nabız, göğüs kafesindeki olası ağrılar ve yorgunluğun not edilmesi gerekiyor.
COVİD-19’DAN SONRA VÜCUDUNUZLA DAHA FAZLA İLGİLENMENİZ GEREK
ABD’de bulunan Cleveland Clinic uzmanlarından Marie Schaefer ise salgının ardından vücudun toparlanması için iyi uykunun, doğru beslenmenin ve bol sıvı tüketiminin oldukça önemli olduğunu söylüyor. Schaefer, “Covid-19’a yakalandıktan sonra vücudunuz virüsle savaşmak için her zamankinden fazla çalışıyor. Dolayısıyla onunla her zamankinden daha fazla ilgilenmeniz gerekiyor” açıklamasını yapıyor.
Covid-19 sonrası yoğun antrenman hastaları nasıl etkiler?
Covid-19 geçirdikten ne kadar süre sonra rutin antrenman düzenine geçilmeli?
Covid-19 geçirdikten sonra tekrar spor salonlarına dönmek ne kadar güvenli?
Omicron ve spor dengesiyle ilgili tüm merak edilenleri Spor Hekimi ve Fizik Tedavi Uzmanı Prof. Dr. Tolga Aydoğ, Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Alper Şener ve Spor Eğitmeni Nevra Selışık ile konuştuk. Uzmanlar hurriyet.com.tr'ye özel sorularımızı yanıtladı.
SPORA TAM KATILIM EN AZ 17 GÜN SONRA OLMALI
Pandeminin ilan edildiği dönemde sporcu ve seyirci sağlığını korumak amaçlı sportif faaliyetler durdurulduğunu ve bu hastalığı geçiren kişilerin spora geri dönmesi ile ilgili şartlar ortaya koyulduğunu söyleyen Aydoğ, “Farklı sağlık otoriteleri ve bilim kuruluşları oldukça değişik tutumları kabul etse de hala geçerli genel görüş hastalık tanısı aldıktan 10 gün sonraya kadar spora kesin ara vermek. Takiben kısa süre ve düşük şiddette egzersize başlanıp giderek artırılmak kaydı ile en erken 17. günde spora tam katılım uygun görülüyor” dedi ve ekledi:
“Geri dönüşte yapılması gereken test ve tetkikler farklılık gösterse de hastane yatışı gerektirmeyen kişilerde genel durum takibi ile buna karar verilmesi gerekir. Birçok gelişmiş ülkede olduğu gibi ülkemizde de karantina ve işe geri dönüş süresi yaklaşık olarak yarıya düşürüldü. Ancak benzer şekilde spora erken dönüşe yönelik ortak fikir daha oluşmadı. Çoğu profesyonel takım ve sporcu geri dönüş sürelerini kısaltırken şu anki yetersiz bilimsel veriler buna desteklemeden uzak.”
Şener ise yoğun spor ve egzersiz yapabilmek için hastalığın nasıl atlatıldığının çok önemli olduğunu vurgulayarak, “Koronavirüs sonrası eğer akciğer tutulumu oldu ise en az 6 ay ağır egzersiz yapılması önerilmiyor. Çünkü virüs sonrası en sık görülen komplikasyon kalp ritim bozulması ve ani ölüm. Ağır korona geçirmediniz ise yani hastaneye yatış ve uzun covid durumu yok ise amatör yapılan sporlarda yoğun egzersiz için 3 aydan sonrası güvenli” ifadelerini kullandı ve yine de hastalık sonrası bir hekime gözükmenin doğru olduğunu söyledi.
HIZLI DÖNÜŞ PERFORMANS GELİŞİMİNİ OLUMSUZ ETKİLER
Aydoğ, diğer tüm hastalıklarda olduğu gibi Koronavirüs geçirdikten sonra da hızlı şekilde yoğun antrenman yapmaya başlamanın önerilmediğini söyledi.
“Hızlı tempoda geri dönmeye çalışmak bir yandan genel sağlığı kötü etkileyebilir ve kas iskelet sistem yaralanmalarını artırabilir, diğer yandan da performans gelişimini kötü etkileyebilir.”
ASEMPTOMATİK HASTALAR DA ARA VERMELİ
‘Asemptomatik hastalarda da tüm bu ara verme kuralları geçerli mi?’ sorusunu yönelttiğimiz Aydoğ, “Kişi hastalığı asemptomatik olarak geçiriyorsa bile hala spora 10 günlük ara vermesi önerilir. Daha önce de bahsedildiği gibi Omicron varyantı alt solunum yollarını daha az etkiler. Ancak bu varyantın da bazı kişilerde kötü seyrettiği ve özellikle aşılama şemasını tamamlamamış kişilerde ölümcül olabileceği unutulmamalı.” açıklamalarında bulundu.
AÇIK HAVA SPORLARI DAHA AKILCI SEÇENEK
Bu dönemde en akılcı olanın açık havada yapılan sporlar olduğunu söyleyen Şener, “Çünkü koronavirüs özel durumu tüm dünyada hala devam ediyor. Ancak kalabalık olmamak şartı ile tenis gibi bireysel egzersizler de bulaş açısından daha az riskli” dedi.
“Eski rutine dönmek için ise nefes darlığı, ritim problemi, tansiyon dengesizlikleri olup olmadığının değerlendirilmesi sonrası ilk başta yine bir hekim izleminde spora başlanmalı.”
SPORA DEVAMLILIKTA CİDDİ SORUNLAR BAŞLADI
Omicron’un bu denli bulaşıcı olması ve kitleler halinde pozitif vakaların ortaya çıkmasının spor salonlarındaki yoğunluğa etkisini ise spor eğitmeni Nevra Selışık ile konuştuk.
Pandemi dönemiyle birlikte artan hareketsizliği azaltmak ve motivasyon kazandırmak amacıyla online dersler ile insanlara ulaşmaya çalıştıklarını ifade eden Selışık, Birinci dalgadan sonraki süreçte insanlar başta temkinli gelseler de bu dönem çabuk atlatıldı. Çünkü herkes normalleşmek istedi ama diğer dalgalar peş peşe gelince tekrar online hizmete döndük.” dedi ve devam etti:
“Omicron gibi hızlı yayılan bir varyantla beraber derslere devamlılık konusunda ciddi sıkıntılar yaşamaya başladık. Neredeyse 4 kişiden biri ya temaslı ya koronavirüs olduğu için en az 15 gün spora ara vermek zorunda kalıyor. Bu yüzden antrenman programları da ister istemez değişiyor. Kişilerin yeniden antrene edilmesi ve eski kuvvetini kazanması zaman alıyor. Biz de bu dönemde herkese, sağlıklı kalabilmeleri ve olası hastalıkları atlatabilmeleri açısından çok zorlayıcı olmayan ama bağışıklıklarını arttırıcı orta düzey egzersizleri yapmaları konusunda önerilerde bulunuyoruz.” Gaye Kobal-Gürer Mut/ Hürriyet