Öldürülen Büyükşen çiftinin kızı: Tanıklar jandarmaya iftira atıyor
Konya'nın Karatay ilçesinde 4 yıl önce yanlış adrese girilerek öldürülen Necla (54) ve Metin Büyükşen (55) çifti cinayetinde azmettirici olduğu iddiasıyla tutuklanan Esra Taş (28) ile sevgilisi Abdullah Başdemir (47), cinayeti işlediği öne sürülen Ertuğrul Çelik (47) ve yardım ettiği belirtilen tutuksuz sanık Zekeriya Okşen'in (40) yargılandığı davanın duruşmasında söz alan çiftin kızı Büşra Büyükşen (24), "Tanıklar jandarma tarafından baskı gördüğünü söyledi. Tek kaçış noktaları, jandarmaya iftira atmak" dedi.
İsmil Mahallesi'nde 3 Eylül 2018'de saat 22.00 sıralarında, kar maskeli kişinin kapısı açık olan eve girip, emekli memur Metin Büyükşen ile eşi Necla Büyükşen'e ateş edip öldürülmesiyle ilgili açılan davanın duruşmasına bugün de devam edildi. 5'inci Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmada 28 tanıktan 24'ü dinlendi. 3 tanık dinlenirken, 1 tanığın hayatını kaybettiği belirtildi.
'ESRA'NIN HÜSEYİN'DEN AYRILDIKTAN SONRA PSİKOLOJİSİ ÇOK KÖTÜYDÜ'
Olay günü Çumra ilçesi Apa Mahallesi'ndeki Selçuk Üniversitesi'ne ait sosyal tesiste Esra Taş ve sevgilisi Abdullah Başdemir ile birlikte piknik yapan Hasret Y., yaşananları anlattı. Hasret Y., Esra Taş ile ev arkadaşı olduklarını belirterek, şunları söyledi:
"O dönemler Hüseyin ile sevgiliydi. Hüseyin'den ayrıldıktan sonra Abdullah ile sevgili oldu. Esra'nın Hüseyin'den ayrıldıktan sonra psikolojisi çok kötüydü. Bir süre sonra barıştılar mı, barışmadılar mı, bilmiyorum, ama Hüseyin'i görmeye gittik. Yanımızda benim Birgül isimli arkadaşım vardı. O gün içinde de bizi mangala çağırdılar. Esra ile birlikte ona gittik. Pikniğe giderken bir yerde durduk. Esra, orada sonradan isminin Mustafa Okşen olduğunu öğrendiğim kişi ile görüştü. Daha sonra Apa Barajı piknik alanına gittik."
'ABDULLAH'IN ESRA'YI SEVDİĞİNE HİÇ İNANMIYORUM'
Hasret Y., Esra ile Abdullah'ın yeni sevgili olduğunu belirterek, "Bizi orada Abdullah karşıladı. Esra, Hüseyin'in ailesinden dolayı kendisinden ayırdıklarını düşündüğü için, onun yüzüne tükürmek istediğini bana söylemişti. Abdullah ile aralarında para, menfaat ilişkisi vardı. Abdullah'ın Esra'yı sevdiğine hiç inanmıyorum. Piknik günü diğer arkadaşımız Hatice biraz alkollüydü. Oraya gittiğimiz de et yoktu. O yüzden Süleyman Başdemir et almaya gitti. 1-2 saat sonra mangalı yaktık. 1-1,5 saat sonra da oradan ayrıldık" dedi.
'TEK KAÇIŞ NOKTALARI, JANDARMAYA İFTİRA ATMAK'
Duruşmada saldırı sırasında dipçik darbesiyle baygınlık geçirip, ölü gibi davranan ve daha sonra yatak odasının penceresinden atlayıp, yoldan geçen komşularının aracına binen çiftin kızları Büşra Büyükşen'e de söz verildi. Büşra Büyükşen, "Jandarma tarafından tanıklar baskı gördüğünü söyledi. Tek kaçış noktaları, jandarmaya iftira atmak" dedi. Öldürülen çiftin çocuklarından Osman Büyükşen ise verilen ifadelerdeki çelişkiler ortaya çıkartılarak. Dava süreci daha da aydınlatılabilir" ifadelerini kullandı. Diğer çocukları Uğur Büyükşen de Tanık beyanlarına diyeceğim bir şey yok. Davacıyım" dedi. Duruşma, avukatların savunmalarıyla devam etti. (DHA)
PARA AKIŞI KESİLDİĞİ İÇİN İFTİRA ATTIĞINI DÜŞÜNÜYORUM
Konya'da 4 yıl önce yanlış adrese girilerek öldürülen Necla ve Metin Büyükşen çifti cinayetinin sanıklarının yargılanmasına devam edildi. Pazartesi günü başlayan, 3 gündür devam eden duruşmada 27 tanık dinlendi. Tanıkların ardından tutuklu 3 sanığa söz verildi.
Azmettirici olduğu suçlamasıyla tutuklu yargılanan Abdullah Başdemir, tanıklardan Hatice Nur B.'nin olay günü yaptıkları piknikte, ''Esra ve Abdullah aralarında konuşurken Abdullah 'Ben onları öldürttüm' dedi'' şeklindeki sözleriyle iftira attığını söyledi. Başdemir, ''Hatice'ye 2018 yılında hesabına para gönderip, telefon faturalarını ödedim. Esra'ya da Hatice'yi eve almaması için uyardım. Çünkü uyuşturucu kullanıyordu. Hem para akışının kesildiği, hem de Esra'yı ondan uzaklaştırdığım için bana bu iftirayı attığını düşünüyorum. Evli olmama rağmen başka kadınlarla birlikte olmam hataydı. Allah bir daha göstermesin. İş üzerine bir düzen kurdum. Bu düzen bozulmak üzere. Hiç işlemediğim bir suç yüzünden yatıyorum. Allah bunun mükafatını verecek. Tahliyemi talep ediyorum.'' diye konuştu.
'BÜŞRA BÜYÜKŞEN'İN TEŞHİSİNİ KABUL ETMİYORUM'
Cinayeti işlediği öne sürülen Ertuğrul Çelik ise saldırıda sağ kurutulan Büyükşen çiftinin kızları Büşranın kendisini teşhis etmesini kabul etmediğini belirtti. Çelik savunmasında, "Tanık ifadelerinin aleyhime olan hususları kabul etmiyorum. Büşra Büyükşen'in teşhisini de kabul etmiyorum. 30 yıllık karım bile gözlerimin rengini bilmiyor. Tam bir bilmece. 28 yıldır devlet memuruyum. Bana hiçbir şey demeden tutukladılar. Bu ne çektiğim çile? Eşim gözlerimin rengini bilmiyor, ama Büşra biliyor. Osman Büyükşen kadar katillerin bulunmasını ben de istiyorum. Büyükşen ailesinin akrabaları bile torunlarının katil olduğunu söylüyordu. Cezaevinde bulunduğum süre içinde ailem perişan oldu. Tahliyemi talep ediyoru'' dedi.
'ABDULLAH'A ATTIĞIM İFTİRA İÇİN PİŞMANIM'
Azmettirici suçlamasıyla tutuklu bulunan Esra Taş da ''Tanık ifadelerinin aleyhte olan kısımlarını kabul etmiyorum. Jandarma bana çıplak resimlerimi göstererek Abdullah üzerine kışkırttı. Abdullah'a attığım iftira için pişmanım. Tahliyemi talep ediyorum'' ifadelerini kullandı.
Mahkeme heyeti, sanıkların tutukluk hallerinin devamına karar verip, duruşmayı 9 Aralık'a erteledi.