Öğretmen ve öğrencileri ilgilendiren karar! Hem 'görevi kötüye kullanma' hem de 'silah' sayılıyor
Okulda öğrencisine şiddet uygulayan öğretmenler yandı. Hem görevi kötüye kullanma olarak sayılıyor, hem de silah olarak görülüyor. Yargıtay’ın kararı milyonlarca öğretmen ve öğrenciyi ilgilendiriyor. Konuyla ilgili açıklama yapan Avukat Direnç Halaçlar, yasaların öğrenciyi dövmeyi yasakladığını ifade ederek, böyle bir duruma şahit olup da yetkili mercilere bildirmeyenlerin hapis cezası ile karşı karşıya kalabileceğini söyledi.
YASİN ARSLAN | gazetevatan.com
Samsun'un Terme ilçesinde tüm öğretmen ve öğrencileri ilgilendiren bir olay yaşandı. Ders anlattığı sırada gürültü yapan öğrenciye öfkelenen öğretmen, projeksiyon cihazını açmakta kullanılan demir çubuğu eline aldı. Öğretmen, gürültü çıkaran öğrencinin avuç içine demir çubukla bir kez vurdu. Gözyaşlarına boğulan öğrenci durumu ailesine anlatınca olanlar oldu. Asliye Ceza Mahkemesi'nin yolunu tutan aile, öğretmenden şikayetçi oldu. Mahkeme, sanık öğretmenin beraatine hükmetti. Karara soruşturmayı yürüten Cumhuriyet Savcısı itiraz etti.
Dava dosyasını yeniden inceleyen Yargıtay 3. Ceza Dairesi, emsal nitelikte bir karara imza attı. Yüksek Mahkeme; öğretmenin projeksiyon cihazını açmakta kullanılan çubuk ile mağdurun avuç içine bir defa vurmak suretiyle kamu görevinin sağladığı nüfuzu kötüye kullanarak üzerine atılı silahla basit yaralama suçunu işlediğine hükmetti.
"YASALAR ÖĞRENCİYİ DÖVMEYİ YASAKMIŞTIR”
Kararı gazetevatan.com’a değerlendiren Avukat Direnç Halaçlar, 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 86. maddede kasten yaralama suçunun unsurlarını açıkça belirttiğine dikkati çekerek, “Somut olayda, Yargıtay 3. Ceza Dairesi'nin vermiş olduğu bozma kararı oldukça yerinde olduğunu, atılı silahla (çubukla) öğrencinin eline vuran öğretmenin basit yaralama suçundan ceza alması gerektiğini düşünmekteyim. Bu konuda Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun 2000 yılında vermiş olduğu karar var. Yargıtay Ceza Genel Kurulu, 2000 yılında vermiş olduğu kararda ‘Öğretmenlerin öğrenciler üzerinde eğitim içi disiplin sağlanması yönünden terbiye ve itaat ettirme haklarını kullanmaları kendilerine öğrenciyi dövme hakkı vermez’ şeklinde açıkça görüşünü belirtmiştir” dedi.
“ŞİDDET UYGULAYAN ÖĞRETMEN YARGILANIR”
Yargıtay 3. Ceza Dairesi’nin de aslında tedip (terbiye) hakkının sınırlarının aşıldığını belirterek yerel mahkemenin sanık hakkındaki beraat kararını bozduğunu ifade eden Halaçlar, “Bu karar doğrudur. TCK md. 86 dışında Kötü Muamele Suçunu düzenleyen TCK 272/2 maddesi ‘İdaresi altında bulunan veya büyütmek, okutmak, bakmak, muhafaza etmek veya bir meslek veya sanat öğretmekle yükümlü olduğu kişi üzerinde, sahibi bulunduğu terbiye hakkından doğan disiplin yetkisini kötüye kullanan kişiye, bir yıla kadar hapis cezası verilir’ şeklindedir. Öğrencilerine şiddet uygulayan öğretmenler bu maddeden de yargılamaya tabi tutulabilirler” uyarısında bulundu.
"ŞAHİT OLANLAR DA BİLDİRMELİDİR, YOKSA HAPİS CEZASI VAR”
Öğrencilerin bu gibi durumda nasıl bir yol izlemesi gerektiğiyle ilgili tavsiyelerde bulunan Halaçlar, “Öğrenciye yönelik şiddete tanık olan ya da bundan haberdar olan öğretmenler, diğer kamu görevlileri de bu durumu TCK md. 279 gereği yetkili makamlara bildirmek zorundadır. Aksi halde altı aydan iki yıla kadar hapis cezası tehlikesiyle karşı karşıya kalırlar. Bu tarz olaylar yaşayan veliler hiç çekinmeden bulundukları yerdeki savcılığa veya emniyete giderek suç duyurusunda bulunsunlar. Hatta CİMER'den olayı anlatıp şikayette bulunabilirler. Suç duyurusunda bulunan velilerin ayrıca tazminat davası açma hakları da bulunmaktadır. Herhangi bir hak kaybı olmaması adına tecrübeli bir avukatın hukuki yardımına başvurmak en sağlıklı yoldur” dedi.
