‘Nefret söyleminin hedefi oldum’

İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarına tepki amacıyla sosyal medyada İsrail ürünlerinin boykotuna yönelik kampanyalar başlatıldı. ‘İstanbul Bir Masaldı’, ‘Karanlık Çökerken Neredeydiniz’, ‘Bir Şehre Gidememek’ gibi yapıtların yazarı Mario Levi’nin kitapları da boykot edilecek ürünler arasında sayıldı. Buna karşılık birçok kişi de Levi’nin hedef gösterilmesine karşı tepkisi dile getirdi. Levi ise yaptığı açıklamada şunları söyledi: “Çok sevdiğim ülkemde bunları yaşamak da varmış. Gazze’deki savaşın ve masum çocukların ölümünün içimi nasıl dağladığını anlatmaya kelimeler yetmez. Bu ölümlerin ‘edebiyatı’ yok. Hangi dine mensup olursa olsun, vicdan sahibi hiçbir insan, yaşanan ölümler karşısında kayıtsız kalamaz. Gösterilen ilgiye, samimi desteklere müteşekkirim. Yazar dostlarım, okurlarım, öğrencilerim, meslekdaşlarım, bana ne kadar güzel bir ülkede yaşadığımı da gösterdiniz. Varlığınız güç kaynağımdır.”

Bakan’dan da tepki

Kültür ve Turizm Bakanı Ömer Çelik de Levi’ye yönelik kampanyaya tepki gösterdi. Bakan Çelik, Twitter hesabından “Bu nefret suçudur. Gazze’deki mazlumları katledenlere duyulan tepki her bakımdan haktır. Bu haklı tepkiyi, genelde Musevilere, özelde ise Musevi vatandaşlarımıza tepki haline getirmeye çalışanların yaptıkları ise asla hak değildir. Hiçbir şekilde kabul edilemez..” açıklamasını yaptı.

Mario Levi kimdir?

Edebiyat yazarı ve iletişim eğitmeni. İstanbul’da doğdu. 1975’te Saint Michel Fransız Lisesi’nden, 1980’de İÜ Fransız ve Roman Filolojisi’nden mezun oldu. Levi, ‘Bir yalnız adam’, ‘Jacques Brel’, ‘En güzel aşk hikayemiz’, ‘İstanbul bir masaldı’, Bir yaz yağmuruydu’ kitaplarının yazarı.

Karanlık çökerken neredeydiniz, Lunapark kapandı, Madam Floridis dönmeyebilir, Bir şehre gidememek, İçimdeki İstanbul fotoğrafları

‘Endişelerimiz artmaktadır’

Türkiye Hahambaşılığı - Türk Musevi Cemaati’nce yayınlanan basın bildirisinde ise özetle şu görüşler yer aldı: “Gazze’de yaşanan insanlık dramları ve acıları sahiplenerek gösterdiğimiz milli tepkinin çeşitli kesimlerce boyutunun saptırılarak, biz Musevi inançlı Türk vatandaşlarına karşı maalesef antisemit tavırlara ve nefret suçu ötesi boyutlardaki söylemlere vesile edilmesinin yarattığı provokasyon ortamı, endişe ve burukluklarımızı artırmaktadır. (...) Mario Levi’ye karşı bu tavrı, Musevi inançlıları da içine alan ırkçı ve ayırımcı söylemlerle tahriklerin ulaştığı tehlikeli boyutun son günlerde de benzerlerini gördüğümüz gibi müdahale edilmesi gereken nefret suçu örneği olarak değerlendiriyor ve yetkili mercilere çağrımızı yineliyoruz.”