Namazdan sonra okunan dualar - Namazdan sonra okunacak Türkçe dua! Namaz sonrası dua etmek farz mı, dua nasıl edilir?
Namazdan sonra okunan dua Ramazan Bayramı ile birlikte daha yoğun bir şekilde aranmaya başlandı. Namaz ibadetlerini yerine getirmek isteyen vatandaşlar farz kılınan sabah, öğle, akşam ve yatsı namazından sonra hangi duanın okunacağını, hangi dua okunursa daha hayırlı olacağını merak ediyor. Peki, Namazdan sonra yapılacak dua nelerdir? İşte Namazdan sonra yapılacak dua…
Namazdan sonra dua etmek manevi olarak Allah’a yakın hissetmenin en temel araçlarından biridir. Namazını kıldıktan sonra Arapça duanın ardından Namazdan sonra okunacak Türkçe dua da merak ediliyor. Hz. Muhammed (s.a.v) namazların arkasından bazı duaların okunmasını tavsiye etmiştir. Namazdan sonra dua etmenin fazileti nedir? İşte Namazdan sonra okunan dua - Namazdan sonra okunacak Türkçe dua!
NAMAZDAN SONRA OKUNACAK DUALAR
- "Allahumme entesselamu ve minkesselam, tebarekte ya zel celali vel ikram." denir.
- "Alâ Rasulina salavat" "Peygamberimiz üzerine salavat" (getirin) anlamında söylenir.
- "Subhanallahi vel hamdu lillahi ve la ilahe illellahu vallahu ekber. Ve la havle ve la kuvvete illa billahil aliyyil azim." denir.
- Ayet el Kursi duası okunur.
- 33 defa 'Subhanallah' denir.
- 33 defa 'Elhamdulillah' denir.
- 33 defa 'Allahu Ekber' denir.
- "Lâ ilâhe illâllahu vahdehû lâ şerike leh. Lehu`l-mulku ve lehu`l-hamdu ve huve alâ kulli şey`in kadîr"
- "Allahummehşurna fi zumretis salihin"
- Burada dua edilir.
- "El Fatiha" denilir ve Fatiha suresi okunur.
SABAH, ÖĞLE, AKŞAM, İKİNDİ VE YATSI ZAMANLARINDA KILINAN NAMAZDAN SONRA OKUNAN DUA
"Kendisinden başka ilâh bulunmayan Allah'ın adıyla. Rahman ve Rahîm ancak O'dur. Benden kederi, tasayı ve hüznü gider ey Rabbim!" (Buharî, Deavat, 35, 40) derlerdi.
"Farz namazı kıldığınız zaman, her bir farz namazdan sonra on defa: "Lâ ilâhe illellâhu vahdehû lâ şerîke lehü lehül mülkü ve lehül hamdü ve huve alâ kulli şeyin kadîrun." deyiniz. Böyle diyene bir köle azâd etmiş gibi ecir yazılır." (Buhârî, Ezan, 155) buyururlardı.
Ya Rabbi, kıldığımız namazları kabul eyle! Ahir ve akıbetimizi hayreyle! Son nefesimizde kelime-i tevhid söylememizi nasip eyle! Ölmüşlerimizi af ve mağfiret eyle!
Allahümmağfir verham ve ente hayrürrahimin. Teveffeni müslimen ve el hıkni bissalihin. Allahümmağfir li veli valideyye ve lilmüminine vel müminat yevme yekumül hisab.
Ya Rabbi, bizi şeytan ve düşman şerrinden ve nefs-i emmaremizin şerrinden muhafaza eyle! Evimize iyilikler, hayırlı ve bereketli rızıklar ihsan eyle! Ehl-i İslama selamet ihsan eyle! Din düşmanlarını kahr ve perişan eyle! Kâfirlerle cihad etmekte olan Müslümanlara imdad-ı ilahiyyen ile imdat eyle!
"Allahümme inneke afüvvün kerimün tuhibbülavfe fafü anni."
Ya Rabbi, hastalarımıza şifa, dertlilerimize deva ihsan eyle! Allahümme inni eselükessıhhate velafiyete vel-emanete ve hüsnelhulki verridae bilkaderi bi rahmetike ya erhamerrahimin.
Riyadan, nifaktan, şikaktan, her türlü hastalıktan, kazadan, belâdan, tembellikten, acizlikten, zelil olmaktan, zulüm görmekten, azdıran zenginlik ve azdıran fakirlikten, şeytan ve nefsin şerrinden, düşman galebesinden, kötü huydan, bid’at işlemekten, dalalete düşmekten, ihlassız amelden, her çeşit günahtan, küfre girmekten, erzeli ömürden, ölürken gelecek fitnelerden, dinimize, dünyamıza zarar verecek şeylerden bizleri koru!
Hakiki iman, güzel bir ahlak, şükredici bir kalb, zikredici bir dil, kaza ve kadere rıza gösteren hayırlı bir ömür, az yemek, az uyumak, az konuşmak, az gülmek ve çok hizmet etmeyi; kabir azabından ve ahiret dehşetinden kurtulmayı, ömür boyu rızana uygun iş yapmayı, şehit olarak ölmeyi ve son nefeste Ehl-i sünnet itikadına uygun bir iman ve tövbe nasip eyle.
Namaz bitince "Allâhümme entesselâmü ve minkesselâm tebêrakte yâ zel celâli vel ikrâm" duası okunur.
Anlamı: "Allah'ım! Sen kurtuluş merciisin. Esenlik ve güvenlik sendedir. Ey Azamet ve Kerem sahibi Allah'ım! Senin şanın çok yücedir."
Daha sonra tesbihat yapılır. Tesbihat, namazlardan sonra yapılan Allah'a zikirdir.
Elhamdülillahi Rabbilâlemin essalatü vesselamü alâ resulina Muhammedin ve alâ alihi ve sahbihi ecmain.
Ya Rabbi, bütün hamdü sena, övmek ve övülmek ancak sana mahsustur. Yarabbi bütün salatü selam sevgili Peygamberimiz Hz. Muhammed Aleyhisselam'ın üzerine olsun.
Ya Rabbi, bize dünyada ve ahirette iyilik ver ve bizi cehennem ateşinden koru.
Ya Rabbi, kıldığımız namazları kabul eyle. Ahir ve akıbetimizi hayreyle.
Ya Rabbi, hastalarımıza şifa, dertlilerimize deva ihsan eyle.
Ya Rabbi, riyadan, nifaktan, şikaktan, her türlü hastalıktan, kazadan, belâdan, tembellikten, acizlikten, zelil olmaktan, zulüm görmekten, azdıran zenginlik ve azdıran fakirlikten, şeytan ve nefsin şerrinden, düşman galebesinden, kötü huydan, bidat işlemekten, dalalete düşmekten, ihlassız amelden, her çeşit günahtan, küfre girmekten, erzeli ömürden, ölürken gelecek fitnelerden, dinimize, dünyamıza zarar verecek şeylerden bizleri koru.
Ya Rabbi, hakiki iman, güzel bir ahlak, şükredici bir kalb, zikredici bir dil, kaza ve kadere rıza gösteren hayırlı bir ömür, az yemek, az uyumak, az konuşmak, az gülmek ve çok hizmet etmeyi, kabir azabından ve ahiret dehşetinden kurtulmayı, ömür boyu rızana uygun iş yapmayı, şehit olarak ölmeyi ve son nefeste ehl-i sünnet itikadına uygun bir iman ve tevbe nasip eyle.
NAMAZDAN SONRA DUA ETMEK FARZ MI, FAZİLETİ NEDİR?
Hanefi mezhebine göre, diğer mezheplere göre de farz ile sünnet, sünnet ile farz arasında dünya kelamı konuşmak mekruhtur. Ancak dua yapmak, Allah’ı zikretmek, Peygamberimize (sav) salâvat getirmek mekruh değildir. Farz namazdan sonra yapılan dua, Peygamber Efendimiz (asm) tarafından müstecâp (makbûle şâyân) duâlar arasında sayılmıştır. Bir gün Resûl-i Ekrem Efendimiz’e (asm) soruldu ki: “Ya Resûlallah! Hangi dua makbuldür?” Peygamber Efendimiz (asm):
“Gecenin son kısmında ve beş vakit namazların arkalarında yapılan dualar makbuldür.” Buyurdu.1
Peygamber Efendimiz (asm) bir diğer hadislerinde: “Bir farz namazı kılan kimsenin bir makbul dua hakkı vardır. Kur’ân’ı hatmeden kimsenin de bir makbul dua hakkı vardır.”2 Buyurmuştur.
2-Bediüzzaman’ın ümmete öğrettiği tesbihat, Hz. Muhammed Aleyhissalatü vesselamın cadde-i kübrasının tesbihatıdır. Her mezhep salikine göre sünnet-i seniyyedir. Bediüzzaman aynen diyor ki: “Namazdan sonraki tesbihatlar tarikat-ı Muhammediyedir (a.s.m.) ve Velayet-i Ahmediyenin (a.s.m.) bir evradıdır. O noktadan ehemmiyeti büyüktür.”3
3-Salâten Tüncînâ duası Müslüman âlimler, sâlihler ve kutuplarca okunmuş, tecrübe edilmiş ve tavsiye edilmiş kuvvetli bir dua metnidir. Hazret-i Muhammed’e (asm) salât ü selâmla başlanan ve Peygamber Efendimizin (asm), Peygamber Efendimizin (asm) âlinin ve Onun sünnetine uyan her kimsenin her halde ve her sıkıntıda rahmet içinde olmalarını, bütün istek ve ihtiyaçlarının verilmesini, bütün kötülüklerden, günahlardan ve seyyiâttan arındırılmalarını, en yüksek derecelere yükseltilmelerini, hayatta ve öldükten sonra bütün hayırlara ve gâyelerin en yükseğine ulaştırılmalarını niyaz ettiğimiz ve muhakkak hadis ve âyetlerden iktibas edilmiş olan bu duâyı, Üstad Bedîüzzaman Hazretleri farz namazların hemen ardından, sünnette gösterilen makbul duâ yerinde okumuş ve burada okunmasını tavsiye etmiştir. Bu dua hakkında Bedîüzzaman Hazretleri şöyle demiştir: “Meşhur-u âlem ve gayet mücerreb ve umum aktabların mergûbu bir salavat-ı şerîfedir.”