Müvevver'in annesinden Cem'in annesine
Benim kızım öldü sen ne diye ağlıyorsun!
Cinayetten sonra önce Rusya, ardından da ABD’ye giden anne Tülay Makbule Garipoğlu, 13 ay aradan sonra ilk kez hakim karşısına çıktı.
Münevver cinayetinde Cem Garipoğlu’nun babası dahil 4 tutuklu sanık tahliye oldu. Genç kızı canice öldüren Cem’in annesi Tülay Makbule Garipoğlu ise 13 ay sonra ilk kez hakim karşısına çıktı. Cem mahkemede “Karnım ağrıyor” deyince, annesi gözyaşlarını tutamadı. Bunu gören Münevver’in annesi Nagihan Karabulut tepki gösterdi
YAZIKLAR OLSUN!
Baba Garipoğlu’nun serbest kalması Karabulut Ailesi’ni yıktı. Kararı değerlendiren baba Süreyya Karabulut, “Tahliye kararı talihsiz bir karardır. Savcı müebbet istemiyle dava açıyor mahkeme ise serbest bırakıyor. Bunu hazmedemiyorum. Bize göre adalet yerini bulmadı inşallah ilahi adalet yerini bulur. Babanın serbest bırakılması sürpriz bir karar çok şaşırdık. Bu ülkede adalet yok mu bu ülkede devlet yok mu? Devlet bu mudur? Suç tek başına Cem’in üzerine kaldı. Yazıklar olsun” dedi.
İstanbul Bahçeşehir’de kafası kesilip cesedi Etiler’deki bir çöp konteynerine atılan Münevver Karabulut cinayetinin davasında mahkeme 4 sanığa tahliye verdi. Cinayeti birlikte işledikleri iddia edilen baba Mehmet Nida Garipoğlu’nun da tahliye olması şok etkisi yarattı. Dün Bakırköy 4. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmaya cinayetten 40 gün sonra kızlarıyla önce Rusya’ya, ardından da ABD’ye giden tutuksuz sanık Tülay Makbule Garipoğlu ile Münevver Karabulut’un annesi Nagihan ve babası Süreyya Karabulut da gelince ilginç diyaloglar yaşandı.
Cem duruşmaya geç geldi
Anne Garipoğlu savunmasını yaparken Cem Garipoğlu mahkeme salonuna alındı. Duruşmaya bir saatlik gecikmeyle katılan Cem Garipoğlu, mahkeme başkanı Mevlüt Bayraktar’ın “Neden geç kaldınız?” sorusuna “Karnım ağrıyor, rahatsızım” cevabını verince, annesi gözyaşlarını tutamadı.
Lekeleri ben silmedim
Anne Garipoğlu, mahkeme başkanının “Kan lekelerini gördün mü?” sorusuyla başlayan ifadesinde şunları söyledi: “Benim gördüğüm leke duvarla süpürgelik arasındaydı. Oraya ne sıçrayabilir dedim. Kesinlikle silmedim, zaten silinmişti her yer kan, her yer kan. Ben bilsem telaşlanmaz mıydım? Eve girerken Cem’e hiç bakmadım, Cem de hiç ses vermedi. Daha sonra Cem’i oturma odasının kapısının önünde gördüm. Lekeleri gördükten sonra babası Nida’ya, Cem’in içki içmiş olabileceğini söyledim. Daha sonra oğlum Cem ve eşim Nida birlikte dışarıya çıktılar, 10 dakika sonra polisler geldi. ‘Neden geldiniz?’ diye sordum. ‘Önemli bir şey olmasa’gelmezdik dediler. ‘Biri mi öldü?’ dedim söylemediler. Polisler testereyi bulduklarını söyledi.”
Cem çok durgundu
Anne Garipoğlu, Karabulut Ailesi’nin avukatı Epözdemir’in “Cem’in içkili olduğunu nereden biliyordunuz” sorusuna ise şu cevabı verdi: “Cem’in ağzında koku yoktu ama çok durgundu. Ağzından koku gelmedi. Mutfakta votka bardağının olduğuna dikkat etmedim. Evde daha önce de kurusıkı tabanca ve testere olduğunu bilmiyordum.”
Hıçkırarak ağlayınca...
Anne Garipoğlu, celse bitiminde izleyiciler salondan çıkarılırken önündeki sıraya kapanıp hıçkıra hıçkıra ağlamaya başladı. O sırada Münevver’in annesi Nagihan Karabulut, “Sen niye ağlıyorsun benim ağlamam gerek” diye bağırdı. Gazetecilere de, “Duygu sömürüsü yapıyor. Benim çocuğum öldü. Onun çocuğu yaşıyor. Asıl ağlaması gereken benim” dedi. Cem Garipoğlu ifade verirken arka çaprazında oturan annesi sık sık onu izledi. Cem ifadesi sırasında rahatsız olduğunu belirterek karnının ağrıdığını ve revire gitmek istediğini söyledi.
Olay yeri CD’si olay oldu
Karabulut Ailesi’nin avukatı Rezzan Epözdemir , dosyanın delil klasörlerin içinde bulunan polis olay yeri inceleme CD’si ile savunma yapmak isteyince Garipoğlu Ailesi itiraz etti. Mahkeme de izlenme talebini reddetti.
KARABULUT AİLESİNİN AVUKATI:
İnsan vücudunda 6 litre kan var, anne leke bile görmemiş!
Karabulut Ailesi’nin avukatı Rezzan Epözdemir, anne Tülay Makbule Garipoğlu’nun çelişkili ifadeler verdiğini iddia etti:
BAŞI 5 SAAT SONRA KANIYOR: İnsan vücudunda 6 litre kan var. Anne Garipoğlu hiç kan görmediğini ifade ediyor. Kusmuğa benzer şeyler görüldüğünü ifade ediyor. 6 litre kan 3 saatte temizlenilmiş. Vereceğimiz CD’de maktulenin kafası olaydan 5 saat sonra kanıyor. Olay böyleyken 6 litre kanın 3 saatte temizlenmesi hayatın olağan akışına uygun değil.
KIYAFETİNDE BIÇAK İZİ YOK: Dahası maktulenin cesedi kıvrılarak valize konmuş. Elbiselerinde hiç kan yok. 48 kilogram olan bir hanımefendinin tek başına taşınması mümkün değil. Elbiseler de vuruldu diyor. Elbiselerde bıçak izi yok.
ÖNCE SOYULDU, SONRA BIÇAKLANDI: Kuvvetle muhtemel soyuldu ve vuruldu. Akabinde elbiseler giydirildi. Biz bu CD’de bunları ortaya koymak istedik. Bu CD elimizde, hiç kimseyle paylaşmadık. 8 ay sonra bugün iddialarımızı CD eşliğinde incelemek istedik. Çünkü ancak öyle anılabilir. Fakat mahkeme de incelememiş CD’yi zannediyorum. Dolayısıyla bir sonraki celse onu değerlendirmeye karar verdi.