"Miadı dolan PKK'yı da tasfiye sürecine gidiyorlar"
AK Parti Genel Başkanvekili Numan Kurtulmuş, ABD'nin PKK'nın bazı sözde liderlerinin başına ödül koyup, şimdiye kadar zaten içli dışlı oldukları PYD ve YPG terör örgütünü meşru bir siyasal aktör haline getirme çabalarını ibretle izlediklerini belirterek, "Dünyada terör örgütleri üzerinden iş yapan ülkelerin bir müddet sonra bu terör örgütlerini nasıl kullanılmış bir paçavra gibi bir kenara attıklarını biliyoruz. ASALA'nın ismini kim hatırlıyor? ASALA'yı kullanan eller nasıl çöpe attıysa, PKK'yı kullanan eller de çöpe atacak. Öyle görünüyor ki nasıl miadı dolan örgütleri tasfiye ettilerse, miadı dolan PKK'yı da tasfiye sürecine gidiyorlar." dedi.
Kurtulmuş, Milli İrade Platformu İstişare Toplantısı'ndaki konuşmasında, milli iradenin Türkiye'nin tam da kendi çizgisinin medeniyet değerleri üzerinde yeniden yükselebileceği iddiasına, fikriyatına sahip bir çalışma, öze dönüş hareketi olduğunu söyledi.
Milli iradenin, milletin kendi değerlerinin siyasete, ülke yönetimine, Türkiye'nin sosyal hayatına yansımasının adı olduğuna işaret eden Kurtulmuş, Türkiye'nin yakın geçmişte karşı karşıya kaldığı bütün tehditlerde milli iradenin, milletin siyasetteki iradesini desteklediğini söyledi.
Kurtulmuş, Türkiye'de milli iradenin tahkim edilmesinin, "Türkiye'nin kendi ekseninin tahkim edilmesi" anlamına geldiğini aktararak, Türkiye'nin kendi eksenini tahkim etmesi için gerekli 4 temel unsur olduğuna işaret etti.
Bu unsurlardan ilkini "Türkiye'nin ekonomik olarak güçlü, kendi kendine yetebilen ve dünya ekonomisinde rekabet edebilir bir ülke olması", ikincisini "Türkiye'nin dış politikada güçlü olması" şeklinde açıklayan Kurtulmuş, "Dış politikada güçlü olmak, özellikle son 7-8 yıldır Suriye ve Irak'ta yaşadığımız tecrübeyle de görülmüştür ki sadece masada söz sahibi olmak değil, aynı zamanda sahada, alanda güçlü olmayı da gerektiriyor. Alanda güçlü değilseniz, sahada yoksanız, masada hükmünüz okunmuyor. Türkiye'nin sahada güçlü olduğunu Fırat Kalkanı Harekatı'ya, Zeytin Dalı Operasyonu'yla gösterdik ve güneyimizde oluşturulacak bir terör devletinin bir şekilde asla kabul edilemeyeceğini, Türkiye'nin bunu önleme gücüne muktedir olduğunu ortaya koymayı başardık." diye konuştu.
"Türkiye, Fırat'ın doğusunda bir oldubittiye ses çıkarmayacak ülke değil"
AK Parti Genel Başkanvekili Numan Kurtulmuş, Orta Doğu'daki terör örgütlerine bazı ülkelerin lojistik, siyasi, istihbarat destekleri olduğunu belirterek, şöyle devam etti:
"Türkiye hem sahada hem diplomasi alanında var oluyor. Bu çerçevede Türkiye'nin çok taraflı diplomatik çabalarının, Astana ile başlayan sürecin, İdlib'te bir şekilde sonuçlanmaya başladığını görüyoruz. Fırat'ın doğusunda oynanan oyunu da bütün teferruatıyla biliyor, en ince detayına kadar takip ediyoruz. Türkiye, Fırat'ın doğusunda bir oldubittiye ses çıkarmayacak bir ülke değil. Oradaki oluşuma asla rıza göstermeyeceğiz. ABD'nin PKK'nın bazı sözde liderlerinin başına ödül koyup, şimdiye kadar zaten içli dışlı oldukları PYD ve YPG terör örgütünü meşru bir siyasal aktör haline getirme çabalarını ibretle izliyoruz. Vekalet savaşlarının ismi her ne kadar yeni bir isimse de dünyada terör örgütleri üzerinden iş yapan ülkelerin bir müddet sonra bu terör örgütlerini nasıl kullanılmış bir paçavra gibi bir kenara attıklarını biliyoruz. ASALA'nın ismini kim hatırlıyor? ASALA'yı kullanan eller nasıl çöpe attıysa, PKK'yı kullanan eller de çöpe atacak. Öyle görünüyor ki miadı dolan örgütleri nasıl tasfiye ettilerse, miadı dolan PKK'yı da tasfiye sürecine gidiyorlar."
Türkiye'de milli iradenin tahkim edilmesi için üçüncü unsurun "millet-devlet bütünleşmesinin sağlanması" olduğunu dile getiren Kurtulmuş, dördüncü unsuru ise "millet varlığına sahip çıkmak" şeklinde açıkladı.