MHP lideri Devlet Bahçeli'den yangın açıklaması! 'İblisin çocukları...'
MHP lideri Devlet Bahçeli, partisinin Grup Toplantısı'nda Hatay'daki orman yangınını PKK'nın üstlenmesiyle ilgili konuşarak, "Bunlar iblisin çocukları, ihanetin çakallarıdır." dedi.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun erken seçim çağrısına cevap vererek, "Seçime gidip ne yapacaksın, nereye ulaşacaksın, sana kimler ne söyledi? MHP, 28'inci dönem milletvekili genel seçimlerinin zamanında yapılmasından, sandığın 2023 yılının haziran ayında kurulmasından yanadır. 2023'te Cumhurbaşkanı adayımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan'dır" dedi.
MHP lideri Bahçeli, TBMM'de partisinin grup toplantısında konuştu. Bahçeli, Hatay'daki orman yangınıyla ilgili, "Ağacımıza, doğamıza, insanımıza kim ya da kimler sabotaj yapmışsa bulunup en ağır şekilde cezalandırılmaları ertelenemez bir hedeftir. Özellikle 'Ateşin Çocukları' isimli PKK aparatı bir oluşum tüm dikkati üzerine çekmiştir. Bilindiği üzere, bölücü terör örgütü 2019 yılında, 'Ateşin Çocukları İnisiyatifi'nin kurulduğunu, bu hain grubun çakmak ve kibritle mücadele edeceğini duyurmuştu. Bu canilerin ilk eylemi 11 Temmuz 2019'da Fethiye'de ortaya çıkan orman yangınıyla görülmüştü. Bu teröristler Hatay'daki sözde kutsal ateşi de selamlamışlar ve yangınların sorumluluğunu üstlenmişlerdir. Ateşin böyle nesebi gayri sahih çocukları var mı bilemeyiz. Fakat bildiğimiz bir şey varsa o da şudur; Bunlar iblisin çocukları, ifridin çaşıtları, ihanetin çakallarıdır. Kimin çocukları oldukları esasen meçhul olan bu şerefsizlerin kısa sürede yakalanıp yaktıkları kadar yakılmaları, dahası yaptıkları her türlü kötülük ve menfur eylemlerden dolayı hesaba çekilmeleri en acil hukuk ihtiyacıdır" dedi.
'GÜÇ KULLANARAK VATAN TOPRAKLARI ALINACAKTIR'
Bahçeli, geçen haftaki grup konuşmasında, "Azerbaycan-Ermenistan çatışmasının ateşkes, diyalog, müzakere, diplomasi gibi kandırmacalar yoluyla çözüm teklifleri şu aşamada tuzaktır, tertiptir, yenilgiye onaydır" dediğini anımsatarak, "Geçen hafta ne demişsem aynı noktadayım. İki ülke arasında ateşkes çağrıları, diyalog arayışları, masa kurma önerileri, yanlı ve tarafgir arabulucuların baskıları Dağlık Karabağ davasını karalamaktan ve kilitlemekten başka manaya gelmemektedir. Neyin ateşkesi, neyin görüşmesi, konu vatan konusudur, konu bağımsızlık onurudur. Terörist devlet Ermenistan, Dağlık Karabağ'dan çekilmeden, işgal ettiği toprakları hak sahibi Azerbaycan'a teslim etmeden silahları indirmek, ateşi dindirmek, masalarda çözüm aramak cinayetlerin, rezaletlerin ve zulmetin meşrulaşması demektir. Maksat bellidir, ortadadır. Azerbaycan'ın edilgen ve pasif bir şekilde tutularak çözümsüzlüğe boyun eğmesi zorlanmakta, bununla ilgili kulis ve lobi faaliyeti yürütülmektedir. Ermenilerin diplomasiyle, diyalogla, görüşme ve temas trafiğiyle Dağlık Karabağ'ın bütününden çekilmeleri sadece boş bir hayaldir. O halde, zor oyunu bozacak, güç kullanarak vatan toprakları alınacaktır" diye konuştu.
'DAĞLIK KARABAĞ, SİLAH ZORUYLA AZERBAYCAN'A GEÇMELİDİR'
Bahçeli, çatışmaların 12'nci gününde, Azerbaycan ve Ermenistan Dışişleri Bakanlarının Moskova'da bir araya geldiğini hatırlatarak, şöyle konuştu: "Türkiye'nin müdahil olması engellenmiştir. Ermenistan sevdalısı Fransa, ABD, krizin sürmesini planlayan Rusya arabulucu olarak öne çıkmışlardır. Kuzu canavara teslim edilmiştir. Elbette Azerbaycan'ın 'evet' diyeceği siyasi ve stratejik adımlar desteklenmelidir. Buna diyeceğim bir şey yoktur. Ancak Moskova'da kurulan masada çözümsüzlük hali somutlaşmıştır. Bize göre bu bir tavizdir. Nitekim pamuk ipliğine bağlı ateşkesi ihlal eden beklendiği gibi Ermenistan olmuştur. Çare yoktur, çözüm kalmamıştır, Dağlık Karabağ masada değil, sahada terör devleti Ermenistan'ın kafasına vura vura alınmalıdır. Kaldı ki masada işgalden vazgeçmeye hazır bir Ermenistan'dan bahsetmek de imkânsızdır. Uzun lafın kısası diyeceğim şudur; Dağlık Karabağ kahramanlık ve silah zoruyla Azerbaycan'a geçmelidir. Ateşkes ve diplomatik görüşmeler bundan sonra ele alınmalıdır. Bugün Bakü'yü, Gence'yi bile tehdit noktasına getiren Ermenistan, bu çatışma sürecinden güçlenerek çıkarsa gelecek Azerbaycan Türklüğü için çok ağır sonuçlara yol açacaktır. Ve elbette Türkiye de bunun sarsıcı gelişmelerine katlanmak durumunda kalacaktır. Ermenistan işgal ettiği her yerden önşartsız çekilmelidir. Bakü'yü hedef yapanlar, Erivan'ın da bir gece ansızın bedel ödeyeceğini ne akıllarından ne de kâbus dolu anılarından çıkarmamaları hayatları ve güvenlikleri açısından en makul davranıştır. Bizden söylemesi; Türk milleti bilendir, beklenendir, özlenendir, sevilendir, adaletin nişanesidir, dahası zulmün yuvasını dağıtacak devasa kuvvettir."
'SEN GİT KOBANİCİ YOLDAŞLARINLA KUCAKLAŞ'
"Uygur Türklüğü'nün sorunu kuşkusuz sorunumuzdur" diyen Bahçeli, CHP'nin kendilerine Uygur Türklüğü konusunda tavsiye ve tembihte bulunamayacağını vurguladı. Bahçeli, şunları kaydetti: "CHP kim, Doğu Türkistan'ı savunmak kimdir? Hele bir de Serok Ahmet var ki, gürültü patırdı çıkarmakta üstüne yoktur. Kalkmış bize soru sormuş: Doğu Türkistan'da yapılan zulme niye sessiz kalıyormuşuz? Hızını alamamış olacak ki, Doğu Türkistan'ı kaça sattığımızı da sorularının arasına iliştirmiş. Be hey Serok, söylesem anlamazsın, göstersem algılayamazsın, sussam gönül razı değil, yine de şunu bilmelisin ki, satmak senin işindir, pazarlamak seninle anılan bir meslektir. Sen Doğu Türkistan'ın haritada yerini bilmiyorken Milliyetçi-Ülkücü Hareket'in kalbi bu sevdayla çarpıyordu. Sen git Kobanici yoldaşlarınla kucaklaş, ecdadımızın geride kalan türbelerini boşaltmak için sözler ver, gücün yeterse kamyonlara yükleyip kaçabildiğin kadar kaç, belki kurtulur, belki yakayı kurtarırsın. Aklının ermediği konularda yorum yapma, masken düşer; çamurlu yollarda yürüme, üstün başın batar. Ne tuhaf bir haldir ki, zilletin ortakları hiç bilmedikleri, uğruna hiç mücadele etmedikleri Doğu Türkistan meselesini gündeme taşıyorlar, istismarla oyalanıyorlar. Çünkü bunların kulaklarına fısıldayan, önlerine talimatname koyan dış mihraklar görev başındadır."
'SEÇİM 2023 YILININ HAZİRAN AYINDA'
Bahçeli, CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu'nun televizyon programına çıkıp 'Bu ülkenin kurtuluşu bir an önce seçime gitmektir. Bunu Sayın Bahçeli'ye söylüyorum. Eğer sen bu ülkeyi seviyorsan, bu ülkenin bekasını düşünüyorsan Türkiye'yi seçime götür' dediğini hatırlatarak, şöyle konuştu: "Sayın Kılıçdaroğlu; ülkemi ve milletimi canımdan aziz biliyor, her şeyden çok seviyorum. Bunu senin teyit ve tayin etmen ne haddindir, ne hakkındır. Ancak senden ve zihniyetinden hiç mi hiç hazmetmiyorum. Seçime gidip ne yapacaksın, nereye ulaşacaksın, sana kimler ne söyledi? Neyi vaat ettiler? Kılıçdaroğlu'na diyorum ki, seçimi falan boşver, altının para ettiği bir dönemdeyiz, söz gümüşse sukut altındır, sükût et de biraz kazan. Terazi var tartı var, her şeyin bir vakti var, beklemesini bil. Sakın ha tedbiri elden bırakma, davetsiz gelen döşeksiz oturur. Kulağına küpe olsun, elden gelen öğün olmaz, o da vaktinde gelmez. Hele biraz sabret; gurkun cücüğü güzün sayılır. Bu işlere kafa yorma, seçim meçim derdine düşme; işin yoksa şahit ol, paran çoksa kefil ol. Göz var izan vardır, bizim görüşümüz açıktır, değişmemiştir. Milliyetçi Hareket Partisi, 28'inci Dönem Milletvekili Genel Seçimlerinin zamanında yapılmasından, sandığın 2023 yılının Haziran ayında kurulmasından yanadır. Bu tutarlılığımızı ve kararlılığımızı muhafaza edeceğiz. Erken seçim tartışması boşuna emek ve nefes israfıdır. Türkiye 2023 hedeflerine, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nin bütün kurum ve kurallarını inşa ederek, yapısal reformları hayata geçirerek ulaşacaktır."
'ADAYIMIZ ERDOĞAN'DIR'
Anket aldatmalarını milletin iradesinin yıkıp geçeceğini vurgulayan Bahçeli, "Cumhur İttifakı; inanmış gönüllerin mecmuuyla, yüksek ülkülerin muazzam heyecanıyla, millete adanmış milli ve yerli duruşun manevi hikmetiyle yoluna ve yolculuğuna sonuna kadar devam edecektir. Kim aday olursa olsun, hangi partiler zilletin çatısı altına sığınırsa sığınsın, parlamenter sisteme dönmenin hesabını hangi siyasi defolar yaparsa yapsın, nafiledir, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi yaşayacak, geleceğin rotası Cumhur İttifakı’nın fedakârlıklarıyla çizilecektir. Milliyetçi Hareket Partisi sözünün eridir. 2023’te Cumhurbaşkanı adayımız Sayın Sayın Recep Tayyip Erdoğan’dır, Türk milleti Cumhur İttifakı’yla kutlu yarınlara yürüyecektir. Hiç kimse ülkemizin hızını kesemeyecek, ekonomide yıkım ve kriz çığırtkanlığı yapanlara, yalan ve umutsuzluk aşılayanlara aziz millet varlığı icazet vermeyecektir. Türkiye salgını da bertaraf edecek, etrafındaki çemberi de yaracaktır" ifadesini kullandı.
'KIBRIS MİLLİ BİR DAVADIR'
KKTC'de yapılan Cumhurbaşkanı Seçimi'nin ikinci tura kaldığını anımsatan Bahçeli, "Kıbrıs milli bir davadır. Kıbrıs Türklüğünün kararlarına bağlıyız ve saygılıyız. Düşüncemiz ve inancımız odur ki, toprak vererek çözüm arayanların KKTC'nin geleceğinde olmaması, Kıbrıs Türklüğünü temsil makamına oturmaması tarihi bir görev ve sorumluluktur" dedi.