Meşru müdafaa değil, öfke krizi
Ethem Sarısülük'ün vurulmasına Almanya’dan çarpıcı rapor...
Gezi eylemlerinde polis kurşunuyla yaşamını kaybeden Ethem Sarısülük’le ilgili davanın başlamasına günler kala, Almanya’dan çarpıcı bir bilirkişi raporu geldi. Raporda, “Polisin öfke krizi geçirmesi mümkün olabilir” dendi.
Gezi eylemlerinin ikinci gününde Ankara Kızılay’da Ahmet Şahbaz isimli polisin tabancasından çıkan kurşunla yaşamını kaybeden Ethem Sarısülük’ün ailesinin avukatlarının talebiyle “Konrad Wolf” Televizyon ve Film Yüksekokulu Belgesel Yönetmenliği Profesörü Klaus Stanjek tarafından bilirkişi raporu hazırlandı. Sarısülük’ün vurulma anına ilişkin 5 değişik kamera kaydının incelendiği raporda, polisin yerde yatan göstericiye saldırması, silahını ateşlemesi ve diğer polislerin yanına varmasının toplam 10 saniyeden fazla sürmediği belirtilerek şu değerlendirmeler yapıldı: “Polisin neden yerde yuvarlanan göstericinin üzerine koştuğu, kafasına tekme attığı ve aynı anda, tek başına çatışmaya hazır büyük bir gösterici grubuna doğru koştuğu, özellikle de bunu yaparken kendisini açıkça ve gereksiz yere tehlikeye attığı düşünülürse, öyle kolaylıkla anlaşılır bir durum değil.”
‘3 el ateş ediyor’
“Burada bir meşru müdafaa durumu söz konusu olamaz. Polis bunun ardından silahını düzenli aralıklarla üç el ateşliyor. Polisin silahını ateşlemesi yalnızca kendisinin eyleme geçmeye meyilli olmasından kaynaklanıyor gibi gözüküyor. Polisin birbirini takip eden bu hareketlerine, görünüşe göre, göstericiler neden olmamış, aksine bu durum büyük ölçüde polisin kendi başına eyleme geçmesi olarak yorumlanmalıdır. Polisin bir öfke krizi geçirmiş olması veya duygusal açıdan buna benzer bir olağanüstü durumda olması mümkündür.
Atılmış olabilecek bir taş nedeniyle kurşunun yönünün değiştiği veya kurşunun bir nesneye çarparak yönünü değiştirmesi varsayımı konusunda hiçbir emareye rastlanmıyor. Video kayıtlarının analizi, üçüncü atışın doğruca göstericiye isabet ettiğini ve ölümünden sorumlu olduğunu gösteriyor.”
PSİKİYATRİ RAPORU DA ALINDI
Saldırganlığın etkisiyle...
Avukatların görüntü kayıtları üzerinde inceleme yaparak polisin olay sırasındaki hareket tarzının nasıl bir ruh halinin yansıttığı ve hangi amaca yönelik olduğunun tespiti için Eskişehir Osman Gazi Üniversitesi Psikiyatri Bölüm Başkanı Prof. Dr. Cem Kaptanoğlu’nun raporunda da şöyle denildi:
“Sanığın, taş atan göstericilere karşı kalkanlarıyla kendilerini savunan polis arkadaşlarıyla birlikte olduğu, ancak onlardan kendi inisiyatifiyle ayrılarak, göstericilere doğru öfkeyle yöneldiği ve ateş açıp başka yöne doğru uzaklaşırken de, en fazla on adımda yine polis arkadaşlarının arasına, kendisini görece güvenli hissedebileceği bir yere ulaştığı görülmektedir. Sanık, kontrol edemediği öfke ve saldırganlığı nedeniyle uymamış ve aynı kontrolsüz öfke ve saldırganlığın etkisiyle silahını ateşleyerek bir gencin ölümüne neden olmuştur.”