Melda Onur: CHP'liler inanmadı, AK Partililer 'Bizi de çekin' dedi

Mesleği gazetecilik olan Onur, Meclis TV saat 19.00’dan sonra yayını kesince tablet bilgisayarından, ustream internet platformu aracılığıyla canlı yayına geçti. Sosyal medyada büyük ilgi gören canlı yayını Halk TV, Çapul TV gibi televizyonlar izleyicilerine ulaştırdı. Reuters, BCC gibi uluslararası kuruluşlar Onur’un canlı yayınını haber olarak duyurdu.

Biz de ‘gecenin yıldızından’ o anı anlatmasını istedik:

‘HAKAN FİDAN OLAYI’NDA DA CANLI YAYIN YAPMIŞTIM

* Aslında dünkü ilk değildi. 2013’te MİT Müsteşarı Hakan Fidan’ın ifadesinin alınıp alınamayacağıyla ilgili görüşmede de (‘Hakan Fidan olayı’: Cemaat – AK Parti savaşını başlatan olay. Savcılar, Oslo görüşmeleri nedeniyle Hakan Fidan’ı ifade vermeye davet etmişler ve bu olay büyük gerilimin başlamasına neden olmuştu) Meclis TV yayını kesilince ustream aracılığıyla canlı yayın yapmıştım. O zaman da izleyenler olmuştu ama bu kadar ilgi görmemişti.

BU KADAR İLGİ GÖRECEĞİNİ TAHMİN ETMİYORDUM

* Dün de sosyal medyada birkaç soru aldım. “Meclis TV yayını keserse ne yapacaksınız?” gibi sorular. “Ustream var, oradan yayın yapabiliriz” dedim ama büyük beklenti oluşacağını sanmıyordum. Bu yayılıp beklenti oluşunca bize de yayını yapmak düştü. Yoksa önceden çok düşündüğüm bir şey değildi. Canlı yayını da 75 bin kişi izlemiş. İyi bir sayı gibi görünüyor. Twitter'daki takipçi sayım 10 bin arttı.

CHP’LİLER CANLI YAYINA ÖNCE İNANMADILAR

* Yayına başlayınca bizim bazı arkadaşlar (CHP milletvekilleri) ne yaptığımı baya merak ettiler. Canlı yayın yaptığımı söylediğimde de inanmadılar doğrusu. Yayının duyurusu sosyal medyada yayılınca ancak durumu anladılar.

AK PARTİLİLER “BİZİ DE ÇEKİN” DEDİLER

* Meclis TV’nin yayınını kesmesine bir tür protesto olarak da bakabilirsiniz o yayına. Keşke Meclis TV yayınlasaydı da benim yaptığım yayına gerek kalmasaydı. Ama aktüel, içeride gezen bir tabletle yayın yapmanın avantajları da var; küçük röportajlar yapma imkânı buluyorsunuz. BDP’li ve MHP’li milletvekilleriyle röportajlar yaptım. AK Partililerin hoşuna gitmiş olacak ki kendileriyle de röportaj yapmamı istedi.

MİLLETVEKİLLİĞİNE GAZETECİLİK GİBİ BAKIYORUM

* Eğlenceli ve heyecanlıydı benim için. Gazetecilikle milletvekilliğini birbirine yakın işler olarak görüyorum. İkisinde de halkın içine gidip soru soruyorsun, problemleri öğrenip gazeteye, televizyona ya da meclise taşıyorsun. Böyle baktığım için o yayını yapmak herkesten önce benim aklıma gelmiş olabilir.

YAYINDAN DOLAYI ENDİŞE ETMEYİ GEREKTİRECEK BİR ŞEY YOK

* Bazı sorular aldım sosyal medyada; “İyi de bu yaptığınızın cezası ne olacak?” gibi sorular… Dün yapılan görüşme kapalı bir oturum değildi. Herhangi bir yayın yasağı yoktu yani. Zaten ben yayın yaparken gazeteciler içerideydi, AK Partili milletvekilleri de beni çekiyorlardı kameralarıyla.

* Ayrıca memlekette hukuk diye bir şey kalmamış, her şey anormal zaten, neyin cezasından bahsediliyor. Mecliste benim hakkımda KESK eylemlerine destek verdiğim için soruşturma açılmış soruşturma var hali hazırda. Soruşturma açılan milletvekilleri az değil. Yani bu yayından da endişe etmemi gerektirecek bir şey yok.

BUNDAN SONRA GEREKİRSE 5-6 AYRI TABLETLE YAYIN YAPARIZ

* Umarım Meclis TV’nin 19.00’da yayını kesmesi uygulaması kaldırılır. Hiç gerek yok böyle bir şeye, neden kaldırıyorsun ki? Ama gerekirse bundan sonra tek tabletle değil, 5-6 ayrı tabletle de yayın yaparız.