Mahkeme talebinde ısrarlı!
Ethem Sarısülük davasına bakan Ankara 6. Ağır Ceza Mahkemesi heyetinin "davadan çekinme" talebinin reddedilmesi mahkeme heyetini durdurmadı. Mahkeme Başkanı Afak İlleez, Adalet Bakanlığı'na başvurarak çekinme kararını yerinde bulmayan üst mahkeme kararının bozulması için Yargıtay'a başvurulmasını talep etti. Dilekçede, duruşma sırasında savcının ve üye hakimin uyuduğunu gösteren fotoğrafların "mizansen yaratılmak için" çekildiği, davanın Sarısülük ailesi ve avukatları tarafından "amacından saptırıldığı" iddia edildi. Dilekçede Sarısülük ailesinin avukatlarının "Gezi eylemlerini meşru göstermeye çalıştıkları" ileri sürülerek bu durumun da çekinme sebepleri arasında sayılması dikkat çekti.
Gezi eylemleri sırasında Kızılay Güvenpark’ta Ethem Sarısülük’ün çevik kuvvet polisi Ahmet Şahbaz'ın silahından çıkan kurşunla hayatını kaybetmesiyle ilgili davada skandallar bitmiyor. 6. Ağır Ceza Mahkemesi heyeti "Sarısülük ailesinin avukatlarının mahkemenin bağımsızlığı konusunda şüphelerini dile getirdiklerini, siyasetin yargı üzerinde baskı oluşturduğunu ileri sürerek mahkemenin tarafsızlığı ve adil yargılama hakkı konusunda şüpheler ortaya çıktığı" gerekçesiyle ve davadan çekinme kararı almıştı. Ancak bu kararı değerlendiren Ankara 7. Ağır Ceza Mahkemesi çekinme kararını reddetmişti.
ÇEKİNMEKTE ISRARLI
Mahkeme Başkanı Afak İlleez'in 20 Aralık'ta Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü'ne 15 sayfalık bir dilekçe yazdığı ortaya çıktı. Yargılama süreci boyunca yaşananların, Sarısülük ailesinin avukatlarının beyanlarının ve gazetelerde çıkan haberlerin ayrıntılı şekilde yazıldığı dilekçede, Ankara 7. Ağır Ceza Mahkemesi'nin kararının "kanun yararına bozulması için Yargıtay'a başvurulmasını" talep etti.
"MİZANSEN YAPILDI"
2 Aralık'ta yapılan 3. duruşmada duruşma savcısı ve heyet üyesi hakimin uyuduğunu gösteren fotoğraflara da değinilen dilekçede şöyle denildi:
"Duruşmada anlık fotoğraflar çekilerek mahkeme heyeti üzerinde yanlış anlamalara sebebiyet verecek şekilde savcı ve hakimin uyuduğu şeklinde bir mizansen meydana getirilerek, çekilen fotoğrafların duruşma sırasında ve sonrasında internet üzerinde çeşitli sitelerde yayımlandığı, bu şekliyle hakim ve savcının, kamuoyu önünde olumsuz bir duruma düşürülerek, esasen uyumadıkları halde uyuyormuş gibi gösterildikleri anlaşılmıştır."
"DİKKATLİCE DİNLİYORDU"
"Aslında duruşma sırasında, sanık vekillerinin ve katılanlar vekillerinin kürsüye son derece yakın bulundukları bir ortamda, savcı ve üye hakimin, uyudukları izlenimi veren fotoğraflarının çekilmiş olmasının mantığa aykırı olduğu, üye hakimin dikkatli bir şekilde duruşmayı SEGBİS sisteminden takip etmesi sebebiyle duruşma salonunda bulunan televizyondan, bulunduğu yerden televizyona doğru yan dönmüş vaziyette duruşmayı takip ettiği, savcının ise bulunduğu yer itibarıyla heyetin önündeki televizyonla olan açısının görüntüyü izlemesine elverişli olmaması sebebiyle, heyetin arkasında bulunan ve aynı görüntüyü veren diğer televizyon ekranından görüntüyü takip ettiği, duruşmaya ilişkin mahkememizce yapılan video görüntü kayıtlarında da açık şekilde anlaşılmaktadır. Gazetelerde ve sosyal medyada yayımlanan fotoğraflarda üye hakim ve savcı uyur gibi gösterilirken, savcının önünde bulunan bazı avukatların da aynı fotoğrafta ayakta durdukları ve uyumadıkları halde, fotoğraf çekildiği esnada gözlerinin kapalı çıktığı ve fotoğrafta uyuyormuş gibi görünüyor iseler de esasen uyumadıkları son derece açıktır."
TWİTTER DELİL GÖSTERİLDİ
Dilekçede, fotoğrafların Twitter'da yayıldığı ve "muhtelif kullanıcılar" tarafından mahkeme heyetine, üyelerine, savcıya ve mahkemenin tüzel kişiliğine yönelik "sinkaflı küfürler, hakaretler, aşağılamalar" içeren çok sayıda mesaj yazıldığı, yazılan mesajların, site üzerindeki diğer kullanıcılar tarafından serbestçe görüntülenebilecek şekilde sitede yer aldığı, birçok kullanıcı tarafından da bu mesajların kendi sayfalarında paylaşılarak yaygınlaştırıldığı belirtildi. Atılan bazı twitler de örnek olarak gösterildi.
"GEZİ'Yİ MEŞRU GÖSTERİYORLAR"
Dilekçede, Sarısülük ailesinin ve avukatlarının sanık hakkında "yargılamanın gidişatına bakmaksızın mahkemenin beraat kararı vereceğine dair bir takım kurgularla dava farklı boyutlara ulaştırılmaya" çeliştikleri belirtilerek, "Gezi Parkı eylemlerini eylemleri yapanların meşru sınırlar içerisinde hareket ettikleri, bu eylemlere karsı gelenlere karşı isyan edilmesi gerektiği gibi konular gündeme getirilerek dava bu yönde amacından saptırılmaya çalışılmıstır" denildi. Mahkemenin amacının "duruşmanın mümkün olan en kısa zamanda bitirilmesi olduğu" belirtilen dilekçede, "Katılanların duruşmada zaman zaman mahkeme heyetine hakaret etmeleri karşısında dahi mahkeme heyeti yargılamayı sürdürme gayreti içerisinde hareket etmiştir. Katılanlar vekilleri, sanığın savunmasının bir an evvel alınarak davanın bir an evvel sonuçlandırılması yerine yargılamayı uzatmaya yönelik beyanda bulunmuşlardır" denildi.