Kuzey Kore nasıl yönetiliyor? Kuzey Kore nüfusu kaç? İşte nüfusu ve Kuzey Kore yönetim şekli…
Çin'de yayın yapan HKSTV Hong Kong Televizyonu'nun müdür yardımcısı, Kuzey Kore lideri Kim Jong Un'un geçirdiği kalp ameliyatı sonrası öldüğünü iddia etti. Pyongyang'dan iddialara ilişkin herhangi bir yanıt verilemezken, sağlık durumunun kötü olduğuna yönelik iddialar ise birkaç gün önce reddedilmişti. Kuzey Kore lideri Kim Jong Un hakkındaki ölüm iddiaları büyük yankı uyandırırken, Kuzey Kore hakkında yapılan araştırmalar da arttı. Peki, Kuzey Kore nasıl yönetiliyor? Kuzey Kore nüfusu kaç? İşte nüfusu ve Kuzey Kore yönetim şekli…
Kuzey Kore nasıl yönetiliyor? Kuzey Kore nüfusu kaç? Soruları, Kuzey Kore lideri Kim Jong Un'un geçirdiği kalp ameliyatı sonrası öldüğünü iddialarından sonra araştırılan konuların başını çekti., Doğu Asya'da Kore Yarımadası'nda olan Kore Demokratik Halk Cumhuriyeti hakkında merak edilenler…
KUZEY KORE NASIL YÖNETİLİYOR?
Kuzeyinde Rusya ve Çin, güneyinde Kore Cumhuriyeti, doğusunda Japon Denizi ve batısında Sarı Deniz ile çevrilidir. Başkenti Pyongyang'dır. Kore İşçi Partisi tarafından yönetilen devletin resmi ideolojisi Marksist-Leninist ve Juche temellerine dayalı sosyalizmdir.
Kore Demokratik Halk Cumhuriyeti adıyla 9 Eylül 1948'de kuruldu. 1910-1945 yılları arasında yaşanan Japon işgalinin (Kore Kurtuluş Günü) ve II.Dünya Savaşı'nın sona ermesinin ardından Kore Yarımadası'nın kuzeyi Sovyetler Birliği'nin güneyi ise Amerika Birleşik Devletleri'nin denetimine girdi ve 38.Kuzey Paraleli'nde ayrılan iki toprak parçasının birleşmesi konusunda anlaşma sağlanamadı.
1948'de Sovyetlerin denetimindeki bölgede sosyalist bir rejim kuruldu. Ancak bu gelişmeler üzerine ABD'nin Güney Kore'ye çıkarma yapması savaş tehlikesi yarattı. 1950 yılında Kore Savaşı başladı. Kuzey Kore Sovyetler Birliği ve Çin'den destek alırken, Güney Kore Amerika Birleşik Devletleri, Birleşik Krallık ve diğer bazı NATO devletlerinden silah ve para desteği aldı. 1 milyon 300 bin kişinin ölümüne sebep olan savaş 1953 yılında sona erdi.
1994 yılında Kuzey Kore'nin ilk lideri olan Kim İl-sung'un ölümünden sonra, ülkeyi oğlu Kim Jong-il yönetmeye başladı. 17 Aralık 2011 tarihinde ülkenin 70 yaşındaki lideri Kim Jong-il de öldüğünde Kore İşçi Partisi halka ölen liderin oğlu ve varisi Kim Jong-un etrafında toplanma çağrısı yaptı.
Planlı ekonomik sisteme sahip olan ülkede topraklar kolektif olarak işlenmekte, sanayi işletmeleri ile iç ve dış ticaret de devlet kontrolünde bulunmaktadır.
KUZEY KORA TARİHİ
Japonya'nın 1894-1895 savaşı sonunda Çin'i ve 1905 Rus-Japon Savaşı sonunda da Rusya'yı yenilgiye uğratması, 1910 yılında Kore'yi ele geçirerek sömürgesi haline getirmesini sağladı. Sömürge yönetimi, Korelilere Japonca isimler alma ve Korece'nin yasaklanması gibi konularda baskılar yapmaya başlayarak Kore dilini, isimlerini ve ulusal kimliğini de yok etmeye çalışmaktaydı. Bu arada 1919 yılında 1 Mart Eylemleri olarak bilinen geniş çaplı gösteriler gerçekleşti. 2 milyon Korelinin katıldığı eylemde Japon askerleri tarafından binlerce insan öldürüldü. Koreliler bir kez daha II. Dünya savaşı sıralarında Japonlar tarafından askeri amaçlı çalışmakta kullanılarak yeniden suistimal edilmişlerdi. Savaşın bitiminde ülke 38. Paralelde ikiye bölünmüş, Amerika Birleşik Devletleri güneyi ve Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği de kuzeyi işgal etmişti. Soğuk Savaşın birleşmeyi önlediği sıralarda güneyde kapitalist bir cumhuriyet ve kuzeyde de Komünist bir cumhuriyet yerleşmişti.
Kore'nin bölünmesi (1945-1950)
Kore Yarımadası, 1945'te II. Dünya Savaşı'nın Müttefikler tarafından kazanılmasıyla Kore'de Japonya'nın 35 yıllık yönetiminin 1 Numaralı Genel Karar sonucunda sona ermesinin ardından ikiye bölündü. Amerika Birleşik Devletleri ve Sovyetler Birliği 38. paralel boyunca bir kontrol bölgesi ile ülkeyi geçici olarak işgal etmeye karar verdiler.
Soğuk Savaş'ın başlangıcı ile Amerika Birleşik Devletleri ve Sovyetler Birliği arasındaki bağımsız ve birleşik bir Kore'nin kurulması konusundaki müzakereler başarısızlıkla sonuçlandı. 1948 yılında BM gözetiminde seçimler yalnızca ABD işgali altındaki güneyde yapıldı. Bunun sonucunda güneyde Güney Kore kurulmuş olup bunu kuzeyde Kuzey Kore'nin kurulması izlemiştir. ABD Güney Kore'yi desteklerken Sovyetler Birliği ise Kuzey Kore'yi desteklemiştir ve iki hükûmet tüm Kore Yarımadası üzerinde egemenlik iddia etti.
Kore Savaşı (1950-1953)
Zaten 1948 yılında tüm Kore Yarımadasını kapsayan ülkenin kuruluş ilanından sonra 1950'li yılların başında ABD ve NATO'nun müdahalesiyle ülke kuzeye ve güneye ayrılmıştır. Ardından başarısız bir birleşme ajitasyonundan sonra, 25 Haziran 1950 yılında Kore Savaşının patlak vermesine neden olan sürpriz Güney Kore saldırısını düzenledi. Saldırıyı geri püskürtmeleri için Birleşmiş Milletler; Birleşik Krallık, ABD, Kanada, Avustralya, Filipinler ve Türkiye gibi ülkeler aracılığıyla Güney Kore'ye destek sağladı ve Kuzey Kore'yi Çin Halk Cumhuriyeti sınırına kadar sürükledi. Kuzey Kore'nin destekçisi ise Çinliler idi. Öyle ki, Seul üç yıl içerisinde dört kez el değiştirmek mecburiyetinde bırakıldı. Temmuz 1953'te yaklaşık üç milyon insanın ölümünün ardından savaş sona erdi. Böylelikle dünyanın en sıkı denetlenen sınırı ile Kore ikiye ayrıldı.
Savaş sonrası gelişmeler
Eski gerilla lideri ve SSCB askeri olan Kuzey Kore'nin efsanevi lideri Kim Il Sung, Koreli rakiplerini saf dışı bıraktıktan sonra, katı bir yönetime sahip, askeri ve sıkı bir rejimle korunan Kuzey Kore toplumunu yarattı. Kendine bağımlılığı ile iddiada bulunan Kuzey Kore diğer taraftan Ekonomik ve Askeri yardımlar için SSCB ve Çin Halk Cumhuriyeti'ne bel bağladı. GNP'nin yüzde 25'lik bir oranını Askeri Kuvvetlerine harcayan Kuzey Kore, dünyanın en büyük ordularından biri haline geldi.
1983 yılında, Myanmar'da aralarında dört kabine bakanının da bulunduğu 17 kişilik delegasyonu yerleştirmiş oldukları bombanın patlaması sonucunda öldürdüler. Dört yıl sonra Kore Hava Yollarında patlayan bombanın ve 115 kişinin öldüğü olayın suçlularının da Kuzey Koreliler olduğu bildirildi. 1991 yılında Sovyetler Birliği'nin dağılmasıyla ve komünist bloğun çözülmesiyle birlikte, Kuzey Kore en büyük ticaret ve yardım kaynaklarından birini yitirmiş oldu. Buna rağmen komşularını alarma sürükleyen ve kaynaklarını askeri programa yönelik yatırımlar yapmaya devam etti. İzole edilmiş ve hızla küçülen ekonomisi ile Kuzey Kore ekonomik bataklığın içine girdi.
Soğuk Savaş sonrası
1994 yılında Kim Il Sung'un ölümünden sonra hiçbir kuvvet sarf etmeden iktidara oğlu Kim Jong Il geldi. Kuzey Kore'de toplumsal durum hızlı bir biçimde çöküş yaşamakta idi ve buna da toprağın verimsizliği ve kötü hava şartları da eklenince ekin yetersizliği ve dolayısıyla kıtlık meydana geldi. Diğer taraftan askeriyeye yapılan harcamalar ve balistik füzelere harcanan paralar da ülke kaynaklarını tüketmeye devam etti. Ardından, 1994 Ekim ayında Kuzey Kore; ABD'den gelecek olan yakıt ve gıda yardımı karşılığında nükleer programını dondurma kararı aldı
Eski muhalif Kim Dae-Jung 1998 yılında ekonomik reformlar, daha geniş demokrasi ve Kuzey Kore ile gönül alıcı siyaset izleyeceği sözlerinden sonra Güney Kore'nin Başkanı olarak seçildi. İzlediği "Güneş ışığı" politikası, Kuzey Kore'nin Japonya adası Honshu üzerine fırlattığı füze ve Haziran 1999 yılında Kuzey ile Güney Kore savaş gemileri arasındaki çatışmaya rağmen yaşamını sürdürdü. Kuzey Kore lideri Kim Jong İl ile Güney Kore lideri Kim Dae-Jung arasında 2000 yılında düzenlenen zirvede yeni Kore siyaset ilişkilerinin sinyallerini verdi. Ağustos ayında, savaş zamanlarında dağılan yüz binlerce ailelerin birbirlerini yeniden görebilmeleri için geçici birleşme meydana gerçekleştirildi. Eylül ayında ise iki ülke lideri, Seul ve Pyongyang arası yeni trenyolu bağlantısını kurulması için anlaşmaya vardılar. Savunma bakanlarının da katıldığı, Bakanlar- arası görüşmeler de gerçekleştirildi.
21. yüzyıl
Amerikalı bir ziyaret delegesinin açıklamalarına göre Kuzey Koreli yetkililere, ülkelerinin iki adet örtülü nükleer silah programının var olduğunu ortaya çıkararak 1994 yılı zenginleştirilmiş uranyum antlaşmasının çiğnendiğini açıkladılar. Bu açıklamalardan sonra Kuzey Kore yetkilileri bu suçlamaları reddettiler. Kuzey Kore nükleer santrallerinin bulunduğu bölgelerde konuşlandırılmış bulunan gözlemci kameraları ve mühürleri çıkararak, bir aydan da kısa bir zaman zarfından sonra da Nükleer Silahların Yayılmasını Önleme Antlaşması'ndan çekildi.
Washington'un bildirisine göre Altı Ulus Görüşmeleri'nin nükleer krizin sona erdirilmesi için Pekin'de düzenleneceğini duyurdu. Görüşmelere ABD, Kuzey Kore, Çin HC, Japonya ve Rusya katılmaktadır. Kuzey Kore yetkilisi ise verdiği demeçte Washington'un Karşılıklı Saldırmazlık Antlaşması'nı imzaladığını hatırlatarak, Kuzey Kore'nin nükleer programını, ABD'nin Pyongyang'a yönelik "düşmanca politikalarının" sona ermemesi takdirinde parçalamayacağını da sözlerine ekledi.
2008 yılında ABD ile anlaşması sonucu nükleer reaktörünü kapatan Kore Demokratik Halk Cumhuriyeti, ABD'nin yaptırımları kaldırmaması ve verdiği sözleri gerçekleştirmemesi sebebiyle nükleer çalışmalarına tekrar başladı ve 2009 Mayıs ayında yer altında başarılı bir nükleer deneme yaptığını açıkladı. Nükleer deneyi doğrulayan Rus Savunma Bakanlığı, denemenin 10 ila 20 kilotonluk bir güçte olduğunu ifade etti. Nükleer silah sahibi ülkeler başta ABD, AB, Rusya, Fransa, Birleşik Krallık ve Kore Demokratik Halk Cumhuriyeti'nin komşuları Japonya ve Güney Kore olayın ardından ayağa kalktı.
Kasım 2010'da Wikileaks tarafından kamuoyuna açıklanan belgelerde, Kore Demokratik Halk Cumhuriyeti'nin en büyük destekçisi konumunda olan Çin yönetiminin Kuzey Kore rejiminin dağılmasını ve Kore Yarımadasının Güney Kore hükûmetinin yönetiminde birleşmesinden yana olduğu açıklanmıştır.