Kürt kartı tutmayan PYD/PKK Suriye'de tüm oyunları oynuyor
Güvenlik ve terör uzmanı Dr. İmbat Muğlu, terör örgütü PYD/PKK'nın, Zeytin Dalı Harekatı'na karşı Afrin'e girmeye çalışan terörist gruplarla İran, Suriye ve Türkiye'yi karşı karşıya getirmeyi amaçladığını belirterek, "PYD/PKK sanal ortamda tüm oyunları oynamakta, bunu net şekilde görüyoruz ama biz bu oyunların hiçbirine gelmiyoruz, gelmeyeceğiz." dedi.
İmbat Muğlu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Zeytin Dalı Harekatı'nın başarıyla devam ettiğini ifade ederek, bazı terörist grupların YPG/PKK-DEAŞ'a destek vermek amacıyla Afrin merkezine girmeye çalıştığını anımsattı.
PYD/PKK'nın istediği desteği bulamayınca Esad rejimiyle yakınlaştığını anlatan Muğlu, şu değerlendirmede bulundu:
"Suriye rejim ordusunun Afrin şehir merkezine doğru hareket ettiği iddia ediliyor. Tabii Suriye rejim ordusu diye nitelendirmek biraz yanlış olur. PYD/PKK köşeye sıkıştığı için Esad ile uzun süredir görüşme yapıyor, bu görüşmelerin sebebi kendisinin artık bitiş noktası. Örgüt, batı ve sözde müttefikimiz olan Amerika ile Rusya'dan istediği desteği bulamadığı için kendine artık en yakın Esad rejimini gördü. Oysa Esad, düne kadar sözde PYD/PKK'nın temsil ettiği öne sürülen halkı inkar etmiş, onlara kimlik vermemiş bir lider, bugün kalkıp PYD/PKK ile nasıl anlaşır bu tartışma konusu."
Muğlu, Afrin'e doğru gelen unsurlara Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) ile Özgür Suriye Ordusunun (ÖSO) cevap verdiğini ifade ederek, "F-16'larımız da yola çıkan 20-25 araçlık konvoyun bir kısmını bertaraf etti, bir kısmı imha oldu, bir kısmı geri kaçmak zorunda kaldı. Buradaki amaç PYD/PKK'nın Afrin şehir merkezini koruması ya da kollaması değil, özellikle rejimden istemiş olduğu, en büyük sebep İran'ı, Suriye'yi, Türkiye'yi karşı karşıya getirmek." diye konuştu.
"PYD/PKK'nin Kürt oyunu tutmadı"
PYD/PKK'nın bölgede mezhepsel savaş çıkarmaya çalıştığına işaret eden Muğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Baktılar etnik yapı üzerinde bir yere ulaşamıyorlar çünkü Kürt kimliğini kullandılar. Kürt kimliğinde başarılı olamayan PYD/PKK şimdi mezhepsel olaya dönüştü. Mezhepsel savaşa dönüştürmeye çalıştı, özellikle Şii ismini kullanarak İran ile Türkiye'yi karşı karşıya getirmek ya da o coğrafyada bulunan Şii mezhebine ait yapıları Türklere karşı kullanmak istiyor. Ordu, devlet olarak uyanık olmamız lazım. Bu zamana kadar oyunlara gelmedik, PYD/PKK sanal ortamda tüm oyunları oynamakta, bunu net şekilde görüyoruz ama biz bu oyunların hiçbirine gelmiyoruz, gelmeyeceğiz."
Güvenlik ve strateji uzmanı Abdullah Ağar, Afrin'e girmeye çalışan grubun kim olduğuna dair dedikodular çıktığını ifade ederek, "Başlangıçta Esad güçleri dendi, sonra tevil edildi, İran'ın yetiştirmiş olduğu ulusal muhafızlar dendi, sonra tevil edildi Hizbullah dendi, Fatimiyyun tugayları dendi yani Afganistan ve Pakistan'dan gelen Şii milisler dendi, sonra Şebbiha'lar dendi sürekli değiştirildi. Açıkça kim olursa olsun bizim açımızdan önemli olan bunun arkasında kim olduğudur ve temel orijin olarak YPG/PKK'nın menfaatlerine hizmet ediyor olmasıdır." diye konuştu.
Suriye ve Irak'ta 160'ın üzerinde Şii kökenli örgüt olduğunu dile getiren Ağar, "Afrin'e gelmek isteyen bu örgütlerden bir tanesi olabilir. Burada şuna çok dikkat etmemiz gerekiyor, mezhebi veya meşrebi anlamda bir düşmanlık peşine düşmüş PKK ve ardılı fotoğrafı var, bu bir tuzak. Burada Şiiliğe dair sembolleri ve figürleri kullanan yapı var, burada Şiiliğe dair temsiliyet söz konusu değil." dedi.
"PYD/PKK mezhep çatışması çıkartıp terör devleti kurmak istiyor"
Ağar, PYD/PKK'nın geçmişte Sünni Araplarla Nusayri Arapları arasındaki iç savaşı kullanarak bugünkü etki alanına ulaştığını vurgulayarak, "PYD/PKK, bugün daha büyük bir fotoğrafı ortaya koymuş durumda. Mezhebi ve meşrebi eksenler üreterek devletleri birbirine kapıştırıp burada parçalanmış Suriye, parçalanmış Irak ile İran ve Türkiye üzerinden bir terör devleti kurmanın peşine düştü. Bu tuzağı buradaki fotoğrafa bakarak iyi görmemiz ve tuzağa düşmememiz gerekiyor." ifadesini kullandı.
Cumhurbaşkanının ağzından olmak üzere devletin en üst kademesinden dile getirildiğini, burada bir kararlılık ve caydırıcılık olduğunu dile getiren Ağar, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Türkiye, 'benim burada PKK/YPG ile bir hesabım var, bu hesaba kimse karışmasın, benim buradaki temel niyet ve maksadım buradaki topraklarda kalıcı falan olmak değil, ben Suriye'nin üniter yapısından yanayım, toprak bütünlüğünden yanayım. Bu cümleyi kurarken de sadece Suriye için kurmuyorum Irak için de kuruyorum.' Türkiye'nin kendi üniter yapısını ve bu coğrafyadaki ülkelerin üniter yapısını tehdit eden terör örgütlerine karşı vermiş olduğu bir mücadele var."
Ağar, "Türkiye adil bir paylaşım üzerinden Suriye'de istikrarın ortaya çıkmasını istiyor ve bu istikrar ortamında terör ya da radikal örgütlerinin yeri yok. Buna dair Türkiye'nin bir uğraşı var, bunun çok iyi anlaşılması gerekiyor." diye konuştu.