Kurbanlıklarla ilgili '6 aylık sınır' uyarısı: Kesilecek hayvanların...
Balıkesir Üniversitesi Veteriner Fakültesi Hayvancılık Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Mehmet Ali Azman, küçükbaşların kesilmesinde 6 aylık sınır bulunduğunu hatırlatarak, "Sürülerin devamı için mümkün olduğunca dişi kesilmemesi gerekiyor. Kesilecek hayvanların çok genç olmamaları tercih edilmeli" dedi.
Veteriner Fakültesi Hayvancılık Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Mehmet Ali Azman, Kurban Bayramı'nda kesilecek hayvanların seçimiyle ilgili uyarılarda bulundu. Küçükbaşların kurbanlık olarak kesilmesinde 6 aylık sınır olduğunu kaydeden Azman, "Sürülerin devamı için mümkün olduğunca dişi kesilmemesi gerekiyor. Kesilecek hayvanların çok genç olmamaları tercih edilmeli. Tarım Bakanlığı'nın yıllardır yaptığı bir proje erken yaşta kuzu kesimlerinin önüne geçmekti. Benim üniversite yıllarımda 25 kiloya gelen kuzular kesiliyordu. Bu son derece yanlıştı ama şu anda Balıkesir'de 45 kiloya gelen kuzular kesiliyor. 45 canlı ağırlığındaki kuzular ortalama 20-25 kilo et kemikli et, karkas elde ediliyor. Bu et gevrek, lezzetli oluyor. Daha kaliteli bir et elde etmiş olunuyor" diye konuştu.
'KENTTE YILDA 1 MİLYON KUZU KESİLİYOR'
Hayvanların besisinin iyi olmasının önemini vurgulayan Prof. Dr. Azman, "Balıkesir'de yılda ortalama 1 milyon kuzu kesiliyor. Kesilen her kuzudan sadece 1 kilo az et alsak, Balıkesir'de 1 milyon kilogram daha az et almış olacağız. Örneğin, Türkiye'de kurbanda 1 milyon kurban kesiliyorsa, her birinden 1 kilo az et alınması demek, 1 milyon kilogram etin azalması demek. Bu ülke ekonomisi açısından, üreticisi açısından, tüketici açısından son derece kötü bir durumdur. Ekonomik açıdan bunu önlemek için kesilecek hayvanların semirtilmesi gerekir. Et bütün dünyada kıymetli bir gıda ürünü. İnekler hayatları boyunca ortalama 6 kez doğum yapıyor. Doğum yapmadan kesilen düveler de ekonomiye zarar verecek" dedi.
'YERİNİZ VARSA ERKEN ALIP BESLEYİN'
Hayvanların yemlerinin organik olmasının, rastgele ilaç kullanılmamasının da önemli olduğunu belirten Prof. Dr. Azman, "Hayvanların sağlıklı gıdalarla beslenmesi ve özellikle merada beslenmesi, et kalitesinde fark ortaya çıkarıyor. Mera bulunmadığı zamanlarda da küflenmemiş yonca, sağlıklı yonca, yaprak oranı yüksek olan bir yoncayla ve silajla beslenmesi gerekiyor. Kaliteli yemlerle beslersek etimiz de kaliteli olur. Hayvan sağlığı da iyi olur çünkü özellikle yemlerin küflenmesi ile ortaya çıkan toksinler, karaciğer kanseri yapabiliyor. Süt ineklerine verirsek bu aflatoksinler süte geçiyor. Süt ürünleri olarak yoğurtla peynirle biz de alabiliyoruz. Ortam hayvan refahına uygun olmalı. Biz mümkün olduğunca üzmeden, sıkıştırmadan, stresten uzak beslemeye çalışıyoruz. Hayvan pazarına gidildiğinde bu işten anlayanlar az çok bilebilir ama nasıl beslendiğini biz bile çok bilemeyiz. Emin olmak istiyorsa vatandaş, hayvanı önceden alıp, bir süre bildiği yemle kendisi beslesin. Hayvanın ne yediğini bilsin. Ona göre gönül rahatlığıyla tüketebilir" diye konuştu.