Köşk tarifi: Ülkeyi hükümet ile beraber yönetecek
Erdoğan, başkanlık sistemini çok istediğini ama Anayasayı değiştirecek çoğunluğu bulamadıklarıiçin mümkün olmadığını söyleyip ekledi: Artık hem hükümeti hem de cumhurbaşkanını halk seçecek. Yeni sistemde güçlü cumhurbaşkanı olacak.
Başbakan Erdoğan Köşk adayını 1 Temmuz’da açıklayacağını söyledi ve “Artık milli iradenin karşısında devlet iradesini temsil eden bir Cumhurbaşkanlığı makamı olmayacak” dedi.
AK Parti, Köşk adayını 1 Temmuz’da özel bir toplantıyla açıklayacak. Başabkan?Tayyip Erdoğan, Köşk süreci ile ilgili dünkü grup toplantısında özetle şunları söyledi:
Cumharbaşkanı tarifi
“Açıklayıp hemen ardından daha yoğun şekilde yollara revan olacak, milletimizden adayımız için yetki isteyeceğiz. Artık seçilmiş hükümetin, yani milli iradenin karşısında devlet iradesini temsil eden bir Cumhurbaşkanlığı makamı olmayacak. Bir protokol makamı olmayacak. Anayasa’nın verdiği yetkiler neyse, bu yetkileri milletin verdiği yetkiyle bütünleştiren bir Cumhurbaşkanı olacak.”
‘Mesafeyi kaldırıyoruz’
“Bugüne kadar hükümet milleti, Cumhurbaşkanı devleti temsil ediyor gibi bir konumlama yapılmıştı. Devlet ile millet arasındaki bu mesafeyi de kaldırıyoruz. Seçilmiş hükümet ile seçilmiş Cumhurbaşkanı, birlikte ülkeyi idare edecek. Bir nevi devlet ile millet artık tam manasıyla kucaklaşmış olacak. CHP ve MHP statüko partileri olarak milleti değil, devleti temsil edecek aday arayışında. Siyasetçi oldukları halde siyasetin güç kazanmasını hiçbir zaman istemediler, bugün de istemiyorlar.”
‘Apoletli mi olsun’
“Yani siz, Cumhurbaşkanlığı makamında siyasetçi olmasını istemeyeceksiniz de apoletli olmasını mı isteyeceksiniz? Biz halkın seçtiği ve halkı temsil edecek, yani insani yaşat ki devlet yaşasın diyecek, devlet ile birlikte milleti temsil edecek bir Cumhurbaşkanlığı makamını özlüyor ve adım adım yaklaşıyoruz.”
Partiye uyarılar
“Adayımız kim olursa olsun AK Parti’nin istikametinde, heyecanında, gücünde ve iradesinde hiçbir değişiklik olmayacak. Bu konuda yapılan tartışmaları açıkçası hem gereksiz hem de son derece artniyetli tartışmalar olarak görüyorum. Önemli olan AK Parti’yi kimin yönettiği değil, AK Parti’nin ne olduğudur. Önemli olan şahıslar değil, isimler değil muhtevadır. AK Parti şahıslara göre istikameti değişen değil, şahıslara istikamet belirleyen partidir. Bu süreçte birbirimize karşı kırıcı olmayacağız, rakiplerimizi sevindirmeyeceğiz. AK Parti; başta parlamento grubu, tüm teşkilatımız olmak üzere kulislerin bir partisi olmamalıdır, olamaz. Umutla ganimet paylaşımı peşinde olmayı arzu etmek asla bizim şiarımız değildir, olamaz. Şu anda hedefimizde sadece Cumhurbaşkanlığı seçimi vardır.”
Bahçeli’ye yanıt: Salyalar akıyor
Başbakan Erdoğan, MHP lideri Bahçeli’nin dünkü grup toplantısındaki sözlerine şu sözlerle yanıt verdi: “Baştan aşağı, tamamıyla ağzından salyalar akıyor. Ey Bahçeli, bunları ispat edemezsen sen alçaksın, adisin. Davalarımı açacağım. Türkiye Cumhuriyeti’nin Başbakanı’na, ‘köksüz’ diyecek kadar köktenliği binasip olan bir kişi bunun hesabını verecektir. Aynaya baksınlar. Ayakkabı kutularının içine milyarlarca ne avro ne dolar sığmaz, o ancak sizin kasalarınıza sığar. Bakıyorsunuz bazıları (Engin Alan) cezaevinden çıkınca, intikam ifadeleriyle bağırıp çağırıyorlar. Sen bir defa intikam ifadelerini kullanmayı bırak da kendine gel. Daha hâlâ kendine gelememişsin.”
AK Parti grubunda birçok partili, “Adayımız sensin” diye bağırdı. Balkondaki bir grup, Köşk forsuyla Erdoğan fotoğrafının çiziminin yer aldığı bir tabloyu gösterdiler.
‘Masum insanları hapse attılar’
“Yaklaşık 40 yıl boyunca cemaat maskesi altında, ince ince, son derece sinsi bir şekilde bir ihanet şebekesinin inşa edildiğini gördük. Öyle bir azgınlık seviyesine ulaştılar ki Türkiye’yi topyekün kontrol altında tutmak gibi bir şehvete kapıldılar. İşte böcek soruşturmaları... Sırf kendileri gibi düşünmüyor diye masum insanları dahi nasıl zindana attıkları bugünlerde tek tek ortaya çıkıyor. ‘Darbeyle, darbe girişimleri ile mücadele ediliyor’ görüntüsü altında, gerçek zanlıların yanında masum insanların da nasıl mahkum edildiği ortaya çıkıyor.”
Pensilvanya gafı
“Bu ülkede polis üniforması içinde birileri çıkıp da Başbakan’ın ofisine dinleme cihazı koyuyorsa yarın gidip hâkimin, savcının yatak odasına kamera koymaktan da çekinmez. Pensilvanya şebekesi hakkında, ‘kitap yazma hazırlığı yaptı’ diye, bakın ‘kitap yazdı’ diye değil, ‘hazırlığını yaptı’ (Ahmet Şık göndermesi) diye insanlar mahkum ediliyor. MHP Genel Başkanı, ‘Pınarhisar’da yattığın günleri arayacaksın’ diyor. Ey Bahçeli, o Pensilvanya’daki (Pınarhisar yerine kullandı) yatışımın nedeni benim asilliğimin ifadesidir. Son kullanma tarihleri geçince onları (CHP ve MHP’yi) da sırtlarından hançerleyecekler.”
AB’ye ‘haşhaşileri’ anlattı
Başbakan Erdoğan, AB üyesi ülkelerin Ankara’daki büyükelçilerine verdiği yemekte, Fethullah Gülen cemaatine karşı başlatılan operasyon konusunda önemli sinyaller verdi. Büyük Selçuklu Devleti’ne karşı Hasan Sabbah tarafından kurulan ve haşhaş kullandıkları için ‘haşhaşiler’ olarak bilinen örgütü anlatan Erdoğan, “Örgütün mensupları son derece gizli ve sinsi bir şekilde devletlerin her kademesinde kendilerine yer bulabiliyorlardı. İşte o dönemde haşhaşi denilen bu örgüt, sonradan İngilizce assassin yani suikastçı olarak geçti” dedi. Erdoğan, şöyle devam etti: “Bu yapı, yoğunlukla polis teşkilatı ve yargı içinde örgütlenmiştir. İşte bu örgüt, Türkiye’deki umutsuz muhalefet partilerini de kullanarak, demokrasiye yönelik bir saldırı başlattı. 17 ve 25 Aralık’ta bu saldırıya karşı dik durduk. Şu anda bu örgüte karşı hukuk içinde yoğun bir mücadelenin hazırlıkları yapılıyor. Örgütün finansal kaynakları tükeniyor, tükenecek. Siz değerli büyükelçilere bu örgütün bir eğitim ve yardımlaşma cemaati olmadığını, uluslararası siyasetten uluslararası istihbarata kadar son derece kirli işlerde kullanılan bir taşeron olduğunu özellikle hatırlatmak isterim.”
El Kaide izahı
Başbakan Erdoğan, hükümetin El Kaideci olduğuna dair propagandalar olduğunu da belirterek, elçilere “Bu örgütün uluslararası bağlantılarını kullanarak, şu anda hükümetimize karşı son derece seviyesiz bir düşmanlık sergilendiğinin de burada altını çiziyorum” diye seslendi. Hem El Kaideci hem İranıc suçlamasının da çelişki olduğunu ifade eden Erdoğan, “Şu anda El Kaide terör örgütüne mensup nice kişiler bizim cezaevlerimizdedir ve bunların bazıları da bu ülkeden tamamen default edilmişlerdir” dedi.
