Kömür karası tablo!
Türkiye cari açığı düşürmek için elektrik üretiminde doğalgaza bağımlılığı azaltmak istiyor. Bunun için yerli kömürle çalışan termik santrallere ağırlık verme stratejisi devreye sokuldu. Yeni bulunan kömür rezervleri de devreye sokulacak. Ancak maliyetler işin içine girince maden güvenliği maalesef unutuluyor.
Türkiye iş kazalarında dünya rekortmeni. İstihdam edilen her 100 kişiden ortalama 2.3’ü son 12 ay içinde bir iş kazası geçirdi. Madencilikte ise bu sayı rekorda. Her 100 madenciden 10.4’ü iş kazasında ya hayatını kaybediyor ya da yaralanıyor.
Madencilik sektöründe yeterli denetimler olmadığı, işveren de maliyet artırıcı unsur olarak gördüğü iş güvenliği tedbirlerini azami ölçüde almadığı için bu tablo yıllar içinde onca acı tecrübeye rağmen değişmiyor. İşte bu yüzden de ak ekmeğin kara yazgısını taşıyan madenciler, sabah evinden sevdikleri ile helalleşerek bir daha dönmeyecekmiş gibi çıkıyor, öyle uğurlanıyor...
Faturası çok ağır
Madenleri kapamak bir çözüm. Ancak ekonomik faturası çok ağır. Türkiye’nin cari açık problemi var. Cari açığın temelinde de enerji ithalatına ödediğimiz para yatıyor. Doğalgaza bağımlı elektrik üretiminin önüne geçmek için son dönemde termik santrallere yönelen bir politika izlenmesine karar verildi.
Türkiye’de yerli kömüre dayalı enerji üretiminin toplam enerji üretimindeki payı yüzde 12’ler seviyesinde. Bu oran Çin’de yüzde 78’i buluyor. Türkiye yeni yatırımlarla bu oranı yüzde 20’lere çıkarmanın hesaplarını yapıyor. Daha çok yerli kömüre dayalı üretim demek daha çok iş kazası ve madenci ölümü olmamalı.
Maliyet düşürülebilir
Türkiye’de yerli kömüre dayalı termik santrallerin kurulu gücü 8 bin 516 MW. Bunu ilk etapta 7 bin 500 MW artırmak için plan yapıldı. 4 bin 500 MW’lik kısmı mevcut taş kömürü ile 3 bin MW’lik kısmı ise yeni rezervlerin çıkarılması ile sağlanacak. Bu rezervler çıkarılırken en yüksek güvenlik koşulları yerine getirilmeli.
Soma Holding’in sahibi Alp Gürkan, 2012 yılında Hürriyet Gazetesi’ne verdiği bir röportajda, TKİ’nin 130-140 dolara mal ettiği kömürün tonunu 23.8 dolar maliyetle çıkarıyoruz” demişti.
Maliyetleri düşürmek tabii ki önemli ancak bu maliyetleri düşürürken güvenlik ve eğitim gibi konularda çok hassas olunması gerekiyor.
Cari açığın ilacı yerli kömür ama...
Türkiye’de yerli kömüre dayalı termik santrallerin kurulu gücü 8 bin 516 MW. Bunu ilk etapta 7 bin 500 MW artırmak için gerekli planlama yapıldı. Söz konusu plana göre 4 bin 500 MW’lik kısmı mevcut taş kömürü ile 3 bin MW’lik kısmı ise yeni rezervlerin çıkarılması ile sağlanacak. Bu rezervler çıkarılırken en yüksek güvenlik koşullarının yerine getirilmesi gerekiyor. Öte yandan 2003-2013 yılları arasında her yıl ortalama 1 milyon 800 bin aileye kömür yardımı yapıldı. 2013 yılı Eylül sonu itibariyle teslimatı gerçekleştirilen 783.892 ton kömür ile toplam dağıtılan kömür 16 milyon tona ulaştı.
Ton başına ölüm rekoru Türkiye’de
Soma’da tüm Türkiye’yi yasa boğan kaza oldu, derhal istatistikler yayınlanmaya başlandı. Dünyadaki diğer madencilik kazalarından örnekler veriliyor ve ölümlü maden kazalarında Fransa’da, Çin’de, ABD’de daha çok ölüme neden olan faciaların meydana geldiği belirtiliyor.
Bu bizi yanıltmasın. Türkiye kömür madeni kazalarında açık ara birinci sırada. Zira uluslararası kabul görmüş standartlara göre ölüm oranı milyon ton kömür üretimi başına düşen ölümlerle ölçülüyor.
Ve bu standartlara göre Türkiye maalesef açık ara en önde. En son istatistiklere göre Türkiye’de 1 milyon ton kömür üretimine göre ölüm oranı 7.22. Oysa bu oran Çin’de 1.27, ABD’de ise 0.02. Yani Türkiye eğer cari açık problemini çözmek için yerli kömüre ve termik santrallere yüklenecekse, işyeri çalışma koşulları ve güvenlik konusunda yeni standartlar belirlemek ve bunu titizlikle uygulamak zorunda.
Kömür rezervi 13.9 milyar ton
- Dünya Enerji Konseyi tarafından 75 civarında ülkede bulunduğu raporlanan dünya kömür rezervlerinin 237.3 milyar tonu ABD’de. ABD’yi 157 milyar ton ile Rusya Federasyonu ve 114.5 milyar ton ile Çin izliyor.
- Türkiye’nin kömür rezervi, birkaç yıl öncesine kadar yaklaşık 9.6 milyar ton olarak hesaplanmaktaydı. Bu miktarın 1.3 milyar tonu Zonguldak Kömür Havzası’ndaki taşkömürlerinden ve 8.3 milyar tonu daha düşük ısıl değere sahip linyitlerden oluşmaktaydı.
- Yapılan sondajlar sonucunda linyit rezervleri 2013 yılı itibariyle toplam 13.9 milyar tona ulaştı.
- Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) verilerine göre, Ocak ayında konutlarda kullanılan kömür miktarı, geçen yılın aynı ayındaki 812 bin ton düzeyinden, yüzde 11.5 artışla 905 bin tona yükseldi.
- Aynı dönemler itibarıyla termik enerji santrallerinde kullanılan kömür miktarı da yüzde 13.5 yükselerek, 5 milyon 257 bin ton düzeyinden, 5 milyon 965 bin tona çıktı. Demir çelik sanayiinin kullandığı kömür miktarı da 1 yıllık dönemde yüzde 2.6 artışla, 2013 yılı Ocak ayındaki 417 bin tondan bu yıl 428 bin tona yükseldi.
- Bu yıl üretilen ve ithal edilen kömürlerden yapılan taşkömürü teslimatının yüzde 41.6’sı termik santrallere, yüzde 22.8’i kok tesislerine, yüzde 6.2’si demir-çelik haricindeki sanayiye, linyit teslimatının da yüzde 88.8’i termik santrallere, yüzde 5.4’ü demir-çelik haricindeki sanayiye yapıldı. Taşkömürü kokunun ise yüzde 98.8’i demir-çelik sanayine sevk edildi.
49 bin madenci var
SOSYAL Güvenlik Kurumu verilerine göre, Türkiye’de kömür ve linyit çıkartılan kayıtlı 740 işletme bulunuyor. Kömür ve linyit madenlerinde 48 bin 706 kayıtlı işçi çalışıyor. Kamuda bir işyerinde ortalama 257, özel sektörde 53 madenci istihdam ediliyor. Son 3 yılda kömür ve linyit çıkartılan işletme sayında artış gerçekleşti. Bu tür madenlerde 2010 yılında 697 işletme faaliyet gösterirken, bu sayı geçen yılın sonunda 740’a yükseldi. Söz konusu dönemde 43 kömür ve linyit çıkartılan işletme faaliyete başladı.
İşletme sayısındaki artışta özel sektör belirleyici oldu. 2010’da özel sektördeki işletme sayısı 649 iken geçen yıl bu sayı 694’e çıktı. Kamuya ait işletme sayısı ise 48’den 46’ya geriledi. Sektörde çalışan sayısına bakıldığında 3 yıllık dönemdeki gerileme dikkati çekiyor. Kömür ve linyit çıkartılan işletmelerde 2010 yılında 50 bin 143 kişi çalışırken, bu sayı geçen yıl itibariyle 48 bin 706’ya geriledi. Çalışanların 48 bin 277’sini erkekler, 429’unu kadınlar oluşturdu. İşçi sayısındaki gerilemede kamu işletmelerindeki gelişmeler etkili oldu. Kamuda 2010 yılında 13 bin 757 kişi kömür ve linyit çıkartılmasında çalışırken, geçen yıl bu sayı 11 bin 826’ya düştü. Söz konusu dönemde kamudaki işçi sayısı 1931 kişi azaldı.
TOMA’larla korunan Soma Holding kim?
- Dün TOMA’larla Genel Merkezi korunmak zorunda kalan Soma Holding, 2005’te Türkiye Kömür İşletmeleri’nden (TKİ) devralma suretiyle yaklaşık 18 milyon ton kömür rezervinin rödovans (kömür payı) karşılığında işletilmesini üstlendi.
- Soma’da yılda 6 milyon ton kömür üretiyor. Üretilen kömürün tamamı TKİ tarafından satın alınıp sanayi ve ısınma amaçlı olarak piyasaya sürülüyor.
-2009’da Ciner Grubu’ndan yine Soma’daki 15 milyon tonluk kömür rezervini de devraldı. Bu maden de yıllık 2 milyon 500 bin ton kapasiteli.
- 5 bini yeraltında olmak üzere 5 bin 550 kişilik bir personeli var. Personel içindeki 130 civarında mühendisten oluşan teknik ekip de iş güvenliğinden sorumlu.
- Soma Holding’in sahibi Alp Gürkan, 2012’de Hürriyet’e verdiği bir röportajda, TKİ’nin 130-140 dolara mal ettiği kömürün tonunu 23.8 dolar maliyetle çıkardıklarını söyledi. “Bu model size para kazandırıyor mu?” sorusuna Gürkan, “Gerek biz, gerek diğer özel şirketler, kâr etmesek bu işe girmezdik” cevabını verdi.