Kılıçdaroğlu'na Antep'te büyük şok!

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na, Demokrasi Meydanı’nda konuşması sırasında spor ayakkabısı atınca gözaltına alınan şüpheli Mehmet Y’nin sorgusu sürüyor. Olayın ardından alandan Güvenlik Şube Müdürlüğü polisleri tarafından gözaltına alınan ve yakındaki Emniyet Müdürlüğü’ne götürülen Mehmet Y., buradaki işlemlerinin ardından Şehitkamil İlçe Emniyet Müdürlüğü’ne götürüldü. Akşam saatlerinde sorgulanmasına başlanan şüphelinin, yarın sabah adliyeye sevk edileceği bildirildi.


CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, "Eğer bir ülkede vatandaş soyuluyorsa, soyan iktidarsa, köşeyi dönüyorlarsa, size din iman edebiyatı yapıp telefonlarda başka şeyler yapıyorlarsa oturacağız bunun hesabını soracağız" dedi.

Kılıçdaroğlu, Demokrasi Meydanı'nda partisince düzenlenen mitingde yaptığı konuşmada, temiz bir siyaset ve kul hakkı yenmesini istemeyenlerin adresinin Cumhuriyet Halk Partisi olduğunu söyledi.

Hiç kimseyi ötekileştirmediklerini vurgulayan Kılıçdaroğlu, "Eğer bir ülkede vatandaş soyuluyorsa, soyan iktidarsa, köşeyi dönüyorlarsa, size din iman edebiyatı yapıp telefonlarda başka şeyler yapıyorlarsa oturacağız bunun hesabını soracağız. Sadece ben değil, hep beraber soracağız" diye konuştu.

AK Parti'ye oy verenlere de seslenen Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu:

"Dünyada hiç kimse, Allah'ın kelamıyla dalga geçmemiştir. Ama bunların bir Bakanı çıkıp bunu yapmıştır. Bunların bir Bakanı çıkıp 'her cuma bir ayet sallıyorum' demiştir. Şimdi Antep'in vicdanına sesleniyorum; Allah'ın kelamıyla dalga geçen bu kişilere oy verecek misiniz? Oy verirseniz harama ortak olursunuz. Bu kadar açık, bu kadar net söylüyorum."

30 Mart yerel seçimlerinde 2,5 milyon gencin ilk kez sandığa giderek oy kullanacağını aktaran Kılıçdaroğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"2,5 milyon gencimize sesleniyorum; internet yasak, yasak getirdiler. Gösteri yapıyorsunuz, barışçı gösteri, o yasak. HES'lere karşı çıkıyor bazı yerlerde vatandaşlarımız, o yasak. Sendikalaşmak yasak. Ne serbest; hırsızlık serbest. Eğer bir ülkede demokrasi yasaklanıyorsa, özgürlükler yasaklanıyorsa, hırsızlardan hesap sorulmuyorsa, 2,5 milyon gencimize sesleniyorum, o çocuklarımıza sesleniyorum, bu ülkenin geleceği için, bu ülkenin gençlerine sesleniyorum; Çanakkale'de dedelerimiz kucak kucağa yatıyor. Onlar bize güzel bir Türkiye bırakmak için canlarını feda ettiler, kanlarını akıttılar ama biz çocuklarımıza daha güzel bir Türkiye bırakmak zorundayız. Bunun için mücadele etmek zorundayız."

"Ya helale ya harama ortak olacaksınız"

Bakanlarla ilgili fezlekelerin Meclis'e geldiğini dile getiren Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:

"Görüşmeleri izlediniz, tam bir komedi. Ama ben o fezlekelerden bazı rakamları sizlere sunmak istiyorum. Bu rakamlar benim rakamım değil. Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, rüşvet konusunda çağlamış. Felaket, 28 defada 52 milyon dolar götürmüş. Antep'in vicdanına sesleniyorum, bütün temiz insanların vicdanına sesleniyorum. Görüşü ne olursa olsun, inancı ne olursa olsun, rengi ne olursa olsun, bütün yurttaşlarımın vicdanına sesleniyorum. Bir Bakan, altında kırmızı plakalı araç, 28 defada 52 milyon dolar rüşvet alırsa, halen gidip o partiye oy verecek misiniz? Onun için diyorum ya helale ortak olacaksınız, ya harama ortak olacaksınız."

Konuşmasında eski İçişleri Bakanı Muammer Güler'e de değinen Kılıçdaroğlu, "Antep'te valilik yaptığını biliyorum. Benim üzüldüğüm devlete bu kadar hizmet etmiş birisinin nasıl bu hale düştüğüdür. Antep'in vicdanına sesleniyorum, Türkiye'nin vicdanına sesleniyorum. Hangi bakanın oğlunun evinde, yatak odasında boy boy kasalar olur ve içinde 1 trilyon nakit para olur. Kimin paraları bunlar. Sizin paralarınız. Hepimizin paraları, alın teri çalındı çünkü burada. Egemen Bağış'ı, "Hani diyor ya 'Bakara makara', hani Allah'ın kelamıyla dalga geçiyor, 'her cuma bir ayet sallıyorum, milleti uyutuyorum' diyor. Bu da 3 defada 1,5 milyon dolar götürmüş" dedi.

Partililere, "Temiz bir Türkiye istiyor muyuz, beraber yaşamak istiyor muyuz. Huzurlu bir Türkiye istiyor muyuz, çocuklarımıza daha güzel bir Türkiye bırakmak istiyor muyuz, kadın erkek eşitliği istiyor muyuz, çocuklarımıza güzel bir Türkiye bırakmak için çalışmak istiyor muyuz? Al bayrağımız gönderde onurla dalgalansın istiyor muyuz?" diye soran Kılıçdaroğlu, AK Parti'nin Türk bayrağını da siyasete alet ettiğini savundu.

Edirne'de Kırkpınar güreşlerinde bayrak geçerken bazı AK Parti'li milletvekili ve Bakanların ayağa kalkmadığını ileri süren Kılıçdaroğlu, AK Parti'nin bu milletvekilleri ve bakanlar için bir şey yapmadığını söyledi.

"Hükümet istifa" sloganları üzerine Kılıçdaroğlu, "Hükumetin istifa etmeyeceğini ben de biliyorum, siz de biliyorsunuz. Çünkü bir insanın başbakanlık koltuğunda şaibesiz oturması lazım. Temiz olması lazım, ahlaklı olması lazım. İnanca saygı göstermesi lazım. Cebini düşünmemesi lazım. Vatandaşın cebini düşünmesi lazım. Önce vatandaşın kazanmasını düşünmesi lazım" diye konuştu.

Türkiye'de başörtüsü üzerinden siyaset yapıldığına işaret eden Kılıçdaroğlu, "Ama Antep'ten bütün kadın kardeşlerime sesleniyorum; başınız ister açık, ister kapalı olsun, benim başımın üstünde hepinizin yeri var" ifadesinde bulundu.

"Hiç kimsenin ekmeğiyle hiç kimsenin uğraşmasını istemem"

Hiç kimsenin ekmeğiyle oynamadıklarını, kendilerine oy versin vermesin, herkese saygı gösterdiklerini vurgulayan Kılıçdaroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Ama bu, gazeteye telefon ediyor. Eskiden 'alo Fatih' vardı, şimdi 'alo Mustafa' var. Mustafa'ya telefon ediyor. Başı kapalı bir kardeşimiz, köşe yazarı, yazı yazıyor. Onun hoşuna gitmediği için onu işten attırıyor. Bir vatandaşın ekmeğiyle oynamak ve bunu yapan kişiyle bir araya gelmek benim istemediğim bir şey. Hiçbir zaman da istemem. Hiç kimsenin ekmeğiyle hiç kimsenin uğraşmasını istemem. İsterim ki herkes aş, iş sahibi olsun. İsterim ki her evde huzur olsun. İsterim ki her anne çocuğunu güler yüzle okula göndersin. İsterim ki hiç bir anne ve babanın gelecek kaygısı olmasın. Huzurlu bir toplum olsun, mahallede, evlerde barış olsun, huzur olsun. Bunu isterim."

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın kendisi hakkındaki sözlerine de değinen Kılıçdaroğlu, Erdoğan'ı Allah'a havale ettiklerini belirtti.

Kılıçdaroğlu, "Bana her türlü lafı eder, hiç önemli değil. Adam yerine koymadığım için zaten konuşmasını da dikkate almıyorum" diye konuştu.

Rize'de kendisine yumurta atan bir vatandaştan dahi şikayetçi olmadığını dile getiren Kılıçdaroğlu, "Benim için yandaş yok, benim için vatandaş var" şeklinde konuştu.

"Yeniden sizden ruhsat istiyoruz"

Gaziantep'e en büyük yatırımları sosyal demokrat belediye başkanlarının yaptığını savunan Kılıçdaroğlu, "Yeniden sizden ruhsat istiyoruz. İzin istiyoruz" diyerek CHP'nin Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkan adayı Akif Ekici'ye destek istedi.

Kılıçdaroğlu, 30 Mart'ta sandığa bir bayram havasında giderek, "Haramilerin iktidarını yıkıp halkın iktidarını kuracaklarını" öne sürdü.

Aydınlık bir Türkiye için il il gezdiğini belirten Kılıçdaroğlu, bu konuda partililere de görev düştüğünü kaydetti.

"Çocuklarınıza güzel bir Türkiye bırakacaksınız, onun için siz de çalışacaksınız" diyen Kılıçdaroğlu, her partilinin geçen seçimde CHP'ye oy vermeyen bir kişiyi ikna etmesini istedi.

Türkiye'nin demokrasisini güçlendireceklerini ifade eden Kılıçdaroğlu, şöyle devam eti:

"Türkiye'nin gerçeklerini ben de biliyorum, siz de biliyorsunuz. Helali, haramı siz de biliyorsunuz ben de biliyorum. Allah'ın kelamını ben de biliyorum siz de biliyorsunuz. Sandığa giderken bir şey istiyorum; kim olursa olsun, hangi partiden olursa olsun, elini vicdanına koyup oyunu öyle kullansın. Tek istediğim bu. Çocuğunu düşünsün, ülkesini düşünsün."

Bazı vatandaşların yolsuzlukları "benim cebimden çıkmadı" şeklinde düşünebileceğini belirten Kılıçdaroğlu, konuşmasını, "Dükkanınızı hırsıza teslim eder misiniz? Evinizi hırsıza teslim eder misiniz? Dükkanını hırsıza teslim etmiyorsun, evini hırsıza teslim etmiyorsun, ülkeyi de hırsıza teslim etmeyeceksin" diyerek tamamladı.

Bu arada, konuşması sırasında Kılıçdaroğlu'na kutusuyla birlikte ayakkabı fırlattığı iddia edilen Mehmet Y. gözaltına alındı. Emniyette sorgusu devam eden Mehmet Y'nin hırsızlık suçundan sabıkalı olduğu öğrenildi.