'Kendisini seçimde rakip olarak görmek istiyorum'

Ağar, "Biz seçimlerde rakip olarak kendisini görmek istiyoruz, başkasını değil" dedi. Hükümetin Papa ziyaretini krize dönüştürdüğünü savunan Ağar, "Ziyaretten herkes memnun olmuştur. Ama burada bu ziyareti ölçüsünden çıkaran, büyüten davranışları bizim anlayabilmemiz mümkün değil. Bu hükümet, Türkiye'nin büyüklüğünü kavramakta biraz zorluk çekiyor" diye konuştu.

DYP lideri Mehmet Ağar, dünkü Denizli mitinginin ardından geceyi Afyonkarahisar'daki Oruçoğlu Termal Otel'de geçirdi. Ağar'a, otelden ayrılırken bir vatandaş, "Turgut Özal cumhurbaşkanı seçildiğinde partisi dağıldı. Başbakan Erdoğan da cumhurbaşkanı seçilirse partisi dağılır mı?" diye seslendi. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın cumhurbaşkanı seçilmesi durumunda seçimlerde kendisine rakip olamayacağını hatırlatan Mehmet Ağar, "Biz seçimlerde rakip olarak kendisini görmek istiyoruz, başkasını değil" dedi.

Basın mensuplarının sorularını da yanıtlayan Ağar, Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'in sağlık sorunları nedeniyle affettiği PKK hükümlüsü engelli Mürşit Aslan'ın Mardin'de terör örgütüne para toplarken yakalanmasıyla ilgili görüşlerini de dile getirdi. Ağar, "Af meselesi sağlık raporuyla ilgili mecburi bir durumdur. Devletin atıfetinin ne anlama geldiğini bir insan anlamıyorsa, bunda yapılacak birşey yok. Sağlık sebebiyle cumhurbaşkanına Anayasa böyle bir hak tanımıştır. Böyle bir rapor olursa cumhurbaşkanı affeder. Ama bir insan devletin bu atıfetinin ne anlama geldiğinin farkında değilse buna söylenecek birşey yok. Cezaya devam" diye konuştu.

`SEÇİMLER ÖNE ÇEKİLMELİ'

Genel seçimlerin cumhurbaşkanlığı seçimlerinden önce yapılması gerektiğini yineleyen Mehmet Ağar, şöyle devam etti:

"Türkiye'de seçim öne alınmak zorunda. Türkiye'nin karşı karşıya kaldığı meseleleri aşabilme konusunda, mevcut hükümetin bir irade koyabilmesinin mümkün olmadığı görülmüştür. Türkiye önümüzdeki yılın ilk aylarında seçime gitmek suretiyle bu zorluğu aşmalı. Bu hükümet yola devam edemez. Bu hükümet temel ve önemli kararları alamaz. Bu hükümet Türkiye'yi dirayetle yönetme takatinden yoksundur. Bu bakımdan bir altyapı hazırlığı varsa, bunun hızlandırılması şahsen benim için memnuniyet uyandırır. Meclisin görev süresi 4 yılı aşmıştır. Türkiye'de 4 yılı aşkın bir sürede seçim hiç gecikmedi. Doğru iş demokrasi açısından Türkiye'de seçimi yapıp, cumhurbaşkanını yeni meclisin seçmesini sağlamaktır."

`PAPA ZİYARETİ KRİZE DÖNÜŞTÜRÜLDÜ'

Ağar, Papa ziyaretini değerlendirirken de, hükümete yönelik eleştirilerini sürdürdü. Ağar şunları söyledi:

"Bu hükümet her normal olayı kriz haline getirmekte başarılı. Türkiye büyük bir devlettir. Bu Türkiye'ye 3'ncü Papa ziyareti. Türkiye büyük devlet oluşuna göre işi değerlendirir. Papanın oradaki daha önceki beyanatlarının milleti rencide ettiği açıktır. Bu konuyla ilgili Türkiye'nin söyleyecekleri vardıysa da, bunlar diplomatik bir üslupla, misafirperverlik ölçüleri içinde söylenir. Nitekim de böyle olmuştur. Diyanet İşleri Başkanımızın açıklamaları fevkalade kabul gören, beğeni sağlayan bir üslup içinde gerçekleşmiştir. Papa da burada verdiği mesajlar ve jestlerle bu dostluk ve yumuşama sürecine katkıda bulunmuştur. Herkes memnun olmuştur, ama burada bu ziyareti ölçüsünden çıkaran, büyüten davranışları bizim anlayabilmemiz mümkün değil. Bu hükümet Türkiye'nin büyüklüğünü kavramakta biraz zorluk çekmektedir. İşte 4 yıl bitti. Bir türlü kavrayamadılar."

VİTAMİN TAKVİYESİ

Denizli mitingdeki konuşmaları nedeniyle sesi kısılan Mehmet Ağar'ın yardımına otelde eşi Emel Ağar yetişti. Eşine Supradinli portakal suyu hazırlayan Emel Ağar, içmesi konunusunda ısrar etti. Ekşi olduğu anlaşılan portakal suyunu içen Ağar, yüzünü buruşturdu.