Kendisini böyle savundu: Firar etmedim, amacım erişilmez olmaktı
FETÖ'nün 15 Temmuz'daki darbe girişimine ilişkin İstanbul'daki "ana darbe soruşturması" kapsamında 9'u firari 15'i tutuklu 24 sanığın yargılandığı davanın beşinci duruşmasında, tutuklu sanık eski Hava Harp Okulu Dekanı Ahmet Gümüş’ün savunması tamamlandı
Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz'daki darbe girişimine ilişkin İstanbul'daki "ana darbe soruşturması" kapsamında aralarında FETÖ elebaşı Fetullah Gülen, 6 general ve 17 subayın bulunduğu, 9'u firari 15'i tutuklu 24 sanığın yargılandığı davada sanık Ahmet Gümüş’ün savunması tamamlandı.
Silivri Ceza ve İnfaz Kurumları Yerleşkesi karşındaki binada bulunan büyük salonda İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi'nce yapılan duruşmada, olay tarihinde Kurmay Albay rütbesiyle Hava Harp Okulu Dekanı olarak görev yapan ve darbeci askeri kanat tarafından hazırlanan sözde atama listesine göre, mevcut görevinin devamının yanında "I?s? Bankası Genel Müdürü" olarak atanan Ahmet Gümüş savunma yaptı.
Sanığın darbe girişiminde şehit olanların yakınlarına başsağlığı, gazilere de "geçmiş olsun" dileğinde bulunarak savunmasına başlamasına, salondaki izleyici ve müştekiler tepki gösterdi.
Mahkeme başkanının uyarısı üzerine sükunetin sağlanmasının ardından savunmasına devam eden Gümüş, ne 15 Temmuz’da ne de öncesinde darbeyle alakalı herhangi bir toplantıya katılmadığını öne sürdü.
Sözde atama listesinde "İş Bankası Genel Müdürü" olarak isminin yer almasının kendisine yönelik bir kumpas olduğunu iddia eden Gümüş, atama listesinde başka görev verildiği halde tutuklu olmayan isimlerin de bulunduğunu savundu.
Gümüş, alıkonulan generallerin ifadelerine göre de kendisinin darbe girişimi ile bir ilgisinin olmadığının ortaya çıktığını ileri sürerek, darbe girişimini saat 22.00 civarında televizyonlardan öğrendiği iddiasında bulundu.
Sanık Gümüş, bazı personelin hakkındaki ifadelerinden dolayı suçlandığını ifade ederek, darbe girişimi öncesi yapılan toplantıya katılmadığını, katıldığına dair herhangi bir açık tespitin olmadığını öne sürdü.
"33 telefon görüşmesi normal"
Gümüş, darbe girişimi öncesi ve sırasında hiç kimseyle darbe ile alakalı görüşme yapmadığını, tutuklu sanıklardan eski Hava Harp Okulu Komutanı Fethi Alpay’ı okul komutanı olduğu için 33 kere arayıp konuşmasının normal olduğunu iddia etti.
Gümüş, "Yurtta Sulh Konseyi" isimli WhatsApp grubuna bilgisi dışında eklendiğini, grubu kuran firari sanıklardan Mehmet Murat Çelebioğlu’nu da tanımadığını öne sürerek, "O gece internetim de kapalıydı, kimseyle irtibatım olmadı. Darbe toplantısına katılan bir insan o gece interneti kapalı tutar mı? Darbe girişimiyle alakalı kimseyle konuşmadım. O grupta olan kimseyi aramadım." diye konuştu.
Tutuklu sanıklardan Fethi Alpay ile darbe faaliyetlerinin hava unsurlarını komuta, takip ve kontrol ettiği iddialarını reddeden Gümüş, böyle bir yetkisinin olmadığını ifade etti.
Gümüş, Fethi Alpay’la makam odasındayken içeri kar maskeli MAK ekibinin geldiğini belirterek, "Beni odadan dışarı çıkardıktan bir süre sonra Fethi Alpay’la dışarı çıkmışlar." dedi.
"Firar etmedim, amacım erişilmez olmaktı"
Firar ettiği iddiasını kabul etmeyen sanık Ahmet Gümüş, "16 Temmuz’da gece yaşananlar, Akıncı Üssü’nde olanları öğrenmeye başladım. Genelkurmay Başkanı alıkonulmuştu, TSK emir komutası işlemez hale gelmişti, okul komutanın görevinde olmadığı bir durumda şahsımın ve personelin böyle bir olayın içine çekilme ve sürüklenme ihtimalini yok etmek için bana ulaşılmasını engellemek için dışarıda olmayı tercih ettim." ifadelerini kullandı.
Gümüş, mekan değişikliği yaparak zaman kazanmak istediğini öne sürerek, şunları söyledi:
"Firar etmedim, amacım erişilmez olmaktı. İstem dışı okulun bir şeyin içine sürüklenmek istemenin önüne geçmek istedim. Niyetim, hem dinlenmek hem de sağlıklı düşünme ortamı üretmekti. Balıkesir’e Murat Karakuş, ailesini yanlarına bırakmak akşam da benim otobüsle geri dönmemi önerdi. Başka da bir seçeneğim yoktu. Yol boyunca birkaç kontrol noktasından askeri kimliğimizi gösterip geçtikten sonra Ayvalık’a ulaştık, burada gözaltına alındık. Gözaltına alındığımızda bize firari muamelesi yapılmadı, atama listesi gerekçe gösterildi."
"Eşimi öldürdünüz"
Bu sırada müşteki tarafında oturan şehit Mustafa Cambaz’ın eşi, "Eşimi öldürdünüz, 'ben yapmadım, orada yoktum' diyorsunuz, kimliksiz, kişiliksiz, karaktersiz insanlar" diyerek, sanığa tepki gösterdi.
Savunmasının ardından çapraz sorgusuna geçilen sanık Ahmet Gümüş, Mahkeme Heyeti Başkanı Cem Karaca’nın dava sanıklarından Murat Yanık, Mehmet Murat Çelebioğlu ve Uzay Şahin’i tanıyıp tanımadığı sorusuna, "tanımıyorum" şeklinde cevap verdi.
Kendisinin bu kişileri aramadığını, söz konusu sanıklarca aranmış olabileceğini söyleyen Gümüş, HTS kayıtları incelendiğinde bunun ortaya çıkacağını belirtti.
Mahkeme Başkanı Karaca'nın "Atama listesinde adınız İş Bankası Genel Müdürü olarak geçiyor. Size olan bu güven neyden kaynaklanıyor. Yapılacak faaliyete sizin de katılacağınıza olan güven neyden kaynaklanıyor?" sorusuna, sanık Gümüş, "Ben uluslararası havacılık üzerine uzmanlaştım. Beni bilen biri, atama listesinde ekonomi ile ilgili bir bölüme yazmaz." yanıtını verdi.
"Beni, Akın Öztürk atadı"
Gümüş, bazı müşteki avukatlarının "Okulda dekan olarak görev yapıyorsunuz, çok önemli bir konumdasınız, FETÖ yöneticisi olsaydınız sizin bulunduğunuz Hava Harp Okulu dekanlığı konumuna kimi atardınız?" sorusuna, "sorunun yorum içerdiği" iddiasıyla cevap vermedi.
Bunun üzerine araya giren Mahkeme Başkanı Cem Karaca’nın "Sizi oraya kim atadı?" sorusu üzerine, Gümüş, "O dönem Hava Harp Okulu Komutanı olan Akın Öztürk atadı." yanıtını verdi.
"Fetullah Gülen’i tanıyor musun?" sorusuna cevap vermedi
Sanık Gümüş, "Fetullah Gülen’i tanıyor musunuz?" şeklindeki bir soruya, "Sizin kadar tanıyorum, buna cevap vermeyeceğim." demesi üzerine, müşteki avukatları sanığa tepki gösterdi.
Aynı avukatın, "Savunmanızda 13 yaşından beri TSK içinde olduğunuzu söylüyorsunuz. Görevde bulunduğunuz sürede, cemaatten hiç baskı aldınız mı?" sorusu üzerine Gümüş, "TSK’yı bu kadar küçük görüyorsunuz." ifadesini kullandı.
Buna tepki gösteren Mahkeme Başkanı Karaca, "Sorulara soruyla cevap vererek tahrik etmeyin, karşı taraf da bu durumda sesini yükseltiyor. Siz tahrik ediyorsunuz." diye konuştu.
Başka bir sanık avukatının ABD’ye kaç kez ve ne zaman gittiğini sorduğu sanık Gümüş, buna cevap vermek istemediğini söyledi.
Mahkeme başkanından sanığa, "İşi başka mecraya çekmeyin"
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın avukatlarından Ahmet Özel'in, sanıklardan Murat Yanık’ın aleyhte verdiği ifadelerini hatırlatarak Yanık’ı tanıyıp tanımadığını sorması üzerine, Gümüş, bu sorunun Yanık’a sorulmasını istedi.
Özel’in buna tepki göstermesi üzerine sanık Gümüş, "Bana bağırmaya kimsenin hakkı yok. İlaçla burada savunma yapıyorum. Bu şartlar altında savunma yapamıyorum." dedi.
Mahkeme Başkanı Karaca da sanığı tekrar uyararak, "Kimsenin bağırdığı yok, sorulara cevap verip vermeme hakkınız var. Hakaret yok, işi başka mecraya çekmeyin. Murat Yanık, savunması alındığı sırada gerekirse ona sorulur." diye konuştu.
"Yalan söylemeyi adet haline getirmişler"
Daha sonra konuşmasını sürdüren avukat Ahmet Özel, "İki hain, Balıkesir’de yakalanıyor. Birçok darbe davası izliyorum. FETÖ sanıklarının tamamı, külliyen inkar eden bir pozisyonda yalan söylemeyi adet haline getirmiş, tekrar sanığın kulağına sokmak için bir daha dosya kapsamındaki delilerle sabit olduğu üzere darbe girişimine yönelik hazırlık kapsamında olay tarihine Hava Harp Okulunda yapan toplantıya katılan ve burada yargılanan sanıkların isimlerini sayarak tekrar söylüyorum, bu toplantıya katılırken kendin bağlı olduğun sıralı amirlerin, ordu komutanı veya kuvvet komutanına bilgi verdin mi vermedin mi?" diye sordu.
Sanık Gümüş soruya, "Bağlı bulunduğum komutan Fethi Alpay’dır. Kendisi savunmasında benim de bu toplantıda olmadığını söylemiştir." yanıtını verdi.
"Baskı yok, sorular soruluyor"
Özel’in bir sorusuna sanığın tekrar, "Baskı yapılıyor, bu psikolojiyle savunma yapamıyorum" demesi üzerine araya giren Mahkeme Başkanı Karaca, sanığa tepki göstererek, şunları kaydetti:
"Burası darbe faaliyetinin yargılandığı bir salon, burada her zaman darbe girişimi yargılanmıyor. Bu tarihi bir yargılama, soruları istediğiniz şekilde ambalajlamayın, 3 kez ağırlaştırılmış müebbetle yargılanıyorsunuz, aynı zamanda örgüt yöneticisi olmakla suçlanıyorsunuz. Her suçlamaya 'kendimi baskı altında hissediyorum' demeyin. Baskı yok, sorular soruluyor. Sorular peşin kabul, önyargılı olabilir, heyetin önyargılı olmaması önemli. 'Ben baskı altındayım, şöyleyim, böyleyim' demeyin, böyle bir baskı yok."
Gümüş’ün savunmasını tamamlamasının ardından, mahkeme heyeti duruşmayı yarına erteledi.