'Karakolda dayak'ta hakaret davası görüldü!
İZMİR’de, gözaltına alınıp götürüldüğü Karabağlar Polis Merkezi Amirliği’nde polislerden dayak yediği görüntüleriyle gündeme gelen Fevziye Cengiz’in, ’polislere hakaret ettiği ve basit şekilde yaralanmalarına neden olduğu’ iddiasıyla yargılandığı davanın ikinci duruşması yapıldı.
İzmir 15’inci Sulh Ceza Mahkemesi’nde bugün ikinci kez görülen duruşmaya, ’hakaret ve basit yaralama’ suçundan hakkında 6.5 yıla kadar hapis cezası istenen tutuksuz sanık Fevziye Cengiz ile tarafların avukatları katıldı. Şikayetçi polisler B.S., H.Y. ve T.D.’nin katılmadığı duruşmada, Cengiz’i üçü erkek 14 avukat savundu. İzmir’de polisin açtığı ateş sonucu ölen Baran Tursun’un babası Mehmet Tursun da duruşmayı izledi.
Kimlik tespitinin ardından ilk olarak kamu tanığı, aynı müzikholde çalışan S.Y. dinlendi. S.Y. şunları anlattı:
"Sanık Cengiz, iş arkadaşım olur. Aynı müzikholde garson olarak çalışmaktayız. Polisler geldiğinde masalarda oturuyorduk. Genel baskın yapıldı, polisler kimliklerimizi istedi. Cengiz, o sırada ’Pala Dayı’ adında kişiyle oturuyordu, kocası yanında yoktu. Kocasını sonradan televizyondan görünce tanıdım. Fevziye kimliğini vermedi, TC numarasını istediler. Birkaç kez cep telefonundan birilerini aradılar. Düzgün yanıt alamadı. Karakola gitmek için polisler bizleri davet etti. Fevziye gitmek istemedi, polislerle tartıştı. Patronumuz Fevziye’yi susması için uyardı. Fakat kendisi susmayıp polislere laf söylemeye devam etti. Masalarda oturan kadın sayısı çoktu. Fevziye polislere, ’Siz kim oluyorsunuz? Beni nasıl karakola götürürsünüz? Ne biçim itsiniz. S.. gidin buradan. Ne kadar terbiyesizsiniz, şerefsizsiniz’ dedi. Polisler kendisine hiçbir şey yapmadı. Fevziye ile tartışan polis memuru sayısı 4-5 kişiydi. Aşırı derecede hepimiz alkollüydük. O da alkollüydü. Kendisini tanımıyorum. Karakola götürülmemiz, çalışma kartımız olmamasına rağmen masalarda oturmamızdandır. Daha önce de böyle oldu, ifade verip geri geliyorduk. Son dört gündür Fevziye, ’Pala Dayı’ lakaplı kişinin yanında oturuyordu. Şu an ben başka bir işyerinde aynı işi yapıyorum. Fevziye sadece müzikholün önünde ’beni dövüyor’ diye bağırıyordu. Polisler kendisine hakaret içeren söz söylemedi. Polis otosuna saçından tutarak götürdüler. Kelepçe takmadılar."
EŞİ: POLİSLERE HAKARET ETMEDİ
Diğer tanık Cengiz’in eşi Mehmet Murat Cengiz ise olay günü eşi, damadı, gelini ve kardeşiyle müzikholde masada oturduklarını belirterek şunları anlattı:
"Ben eşimle masada otururken, onlar sigara içmek için dışarı çıktılar. Polisler geldi, kimlik sordu. Eşimin kimliği yanında olmadığı için arabaya gidip alacağımı söyledim ve ayrıldım. Gelene kadar ona masadan kalkmamasını söyledim. Döndüğümde polisler saçından tutmuştu. ’Murat kurtar’ diye bağırıyordu. Kimliği verdim ancak B.S. beni itekledi. Eşime de tokat atıp ’kahpe’ dedi. Sonra arabanın içine aldılar. Karakola kadar ekip otosunun arkasından aracımla takip ettim. Bana karakol dışında bir tutanak imzalattılar. Eşimin kurtulması ve susman için bunu imzalattıklarını söylediler. Polislere yönelik eşimin bir hakareti olmadı. Sadece ’beni dövüyorlar’ dedi. Bu olaydan 2- 3 yıl önce eşimin garson olarak çalışması için başvuruda bulunduk. Fakat korktuğundan çalışmadı."
ADALETE GÜVENİYORUM
Hakim Ayşegül Durmaz, tanıkların ifadelerindeki çelişkiler nedeniyle Fevziye Cengiz’in savunmasını sordu. Cengiz, "Ben eşimin dediklerine katılıyorum. Diğer tanığı tanımam, kendisini gazeteci sanmıştım. Çok rahatsızlandım. Belim ağrıyor. Ancak güçlü olacağım ve adalete güveniyorum" dedi.
Bu arada yaklaşık bir saat süren duruşmada, salonun dar olması ve geç gelenlerden dolayı tartışma çıktı. Bir süre izleyicileri içeri almak istemeyen hakim Ayşegül Durmaz, daha sonra kilitlettiği kapıyı açtırarak tüm izleyicileri içeri aldı. Sanık avukatları da bu durumun zapta geçirilmesini istedi.
GELMEYEN TANIKLAR ZORLA GETİRİLECEK
Duruşma gelmeyen tanıklar Leyla Durmaz, Hakan Durmaz ve Salih Cengiz’in polis nezaretinde getirilip ifadesinin alınması, tüm delillerin toplanması, tarafların savunmalarının alınması ve Asliye Ceza Mahkemesi’ne gönderilen dosyanın incelenmesi için tebligat yapılmasına karar verilerek 12 Nisan’a ertelendi.
Bu arada, Fevziye Cengiz ile olay günü aynı masada oturduğu ileri sürülen ’Pala Dayı’ lakabıyla tanınan kişinin tanık olarak ifade vermeyi reddettiği belirtildi.
OLAYIN GEÇMİŞİ
Geçen yıl temmuz ayında, eşiyle gittiğini belirttiği Karabağlar İlçesi’ndeki bir müzikholde gözaltına alınan Fevziye Cengiz, götürüldüğü karakolda polis memurlarından dayak yediğini, hakarete uğradığını, tehdit edildiğini belirterek şikayetçi oldu. Fevziye Cengiz’in polis merkezinde yediği dayağın güvenlik kamerası görüntüleri herkesin tepkisini çekti. Cengiz ile polis memurları arasındaki karşılıklı davalar halen sürüyor. Polisler de 8 yıl 10 aya kadar hapis cezası istemiyle yargılanıyor.