Kalbi Silivri’de kaldı
‘Suçsuz hapis yatmak ölümden beter’
Önceki gün tahliye olan gazeteciler Barış Pehlivan ve Barış Terkoğlu’nun kalbi Silivri’de kaldı: “Yüreğimizin biri Özkan’da, diğeri Balbay’da”
Odatv davasının iki ‘Barış’ı, gazeteci Barış Terkoğlu ve Barış Pehlivan, 20 aylık esaretin ardından tahliye sevinci yaşadılar.
İki genç gazeteci sevdikleriyle hasret giderdikten sonra soluğu tutuklu gazetecilerden Tuncay Özkan için düzenlenen bir etkinlikte aldılar.
Caddebostan Kültür Merkezi’nde düzenlenen Tuncay Özkan’ın tutukluğunu protesto gününe Odatv’nin tahliye edilen iki gazetecisiyle birlikte Tarık Akan, Rutkay Aziz gibi sanatçılar ile çok sayıda gazeteci ve Özkan’ın kızı Nazlıcan ile eşi Duygu Dikmenoğlu da katıldı.
Tuncay Özkan’a Özgürlük Girişimi Platformu tarafından düzenlenen konferansta duygulu anlar da yaşandı. Özkan’ın Silivri Cezaevi’nde cam kavanoz içinde yetiştirdiği nane çiçeği koğuş arkadaşı Barış Terkoğlu tarafından Nazlıcan Özkan’a verildi. Etkinlikte gazeteci Özkan’ın cezaevinden gönderdiği mektup ise koğuş arkadaşı olan Barış Terkoğlu tarafından okundu.
Silivri’de 20 ay tutuklu kalan Terkoğlu ve Pehlivan, ise yaşadıkları zor günleri VATAN’la paylaştılar. Barış Terkoğlu yaşadıklarını şöyle anlattı:
İÇİMİZ BURUK: En acı olanı suçsuz olduğunuzu bile bile cezaevinde boş yere yatmaktı.. Tutuklu olarak yargılandık. Ancak Silivri zindanları bir tutukevi değildi. Zor şartlara rağmen, dimdik ayakta durduk. Tuncay Ağabey’in sağlığı ve psikolojisi çok iyi. Soner Yalçın, hergün spor yapıyor. Çok zayıfladı. Kendisine iyi bakıyor. Tahliye olmamıza çok fazla sevinemiyoruz. Gülümseyemiyoruz... Cezaevlerinde Tuncay Özkan, Mustafa Balbay gibi suçsuz yere yatan tutuklu gazeteciler olduğu sürece içimizdeki burukluk geçmeyecek.
ODATV’YE DEVAM: Cezaevinde her şey yasaktır. Müzik dinlemek, hayvan yetiştirmek, hatta çiçek yetiştirmek de. Tuncay Ağabey’in Nazlıcan’a gönderdiği çiçek bile tahkikattan geçti. Gazetecilik yapmayı çok özledim Odatv’de çalışmaya devam edeceğim. Silivri zindanlarında bir avuç gökyüzüdür gördüğünüz.
ANNEMLE BİLE KALMADIM: Ben annemle, eşimle veya bir arkadaşımla 6 ay boyunca aynı odada kalmadım. Ancak Tuncay Ağabe’yle tecritte her günümüz beraber geçti. Dünyada hiçbir paylaşım, koğuş arkadaşlarını paylaşımına benzemez. Mücadeleye devam edeceğiz.
HELALLEŞTİK: Tahliyemi koğuşta Tuncay ağabeyden öğrendim. Televizyondan görüp, tahliye oldun dedi. Sarıldık, helalleştik. Yüreğimin bir yarısı orada Tuncay Ağabey’le kaldı. Bizim ülkemizin kaderi böyle! Aydınlar, gazeteciler her zaman sürgün edilmiş, öldürülmüş, cezaevlerine atılmıştır. Suçsuz yere cezeevinde yatmak ölümden bile kötü bir ceza.
Barış Pehlivan ise cezaevi günlerini ve özgürlüğü şöyle anlattı:
UFUK: En çok ufka bakmayı özledim. Ve delicesine yürümeyi...Cezaevi duvarlarına baka baka gözlerim bozuldu. Silivri’ye gönderilmeden önce gözlerimde problem yoktu. Karamsarlığa düştüğümüz anlar da oldu. Sanki Silivri’de doğmuş, Silivri’de ölecekmiş gibi hissettiğim zamanlar...
BALBAY: Mustafa Balbay’la koğuş arkadaşlığı yaptım. Benden önce tek başına tecritte yaşıyordu. Gördüğüm en pozitif insanlardan biri. Çok açık söylüyorum: Silivri, adaletsizliğin başladığı yerdir. Bize güç veren suçsuzluğumuz ve haklılığımız oldu. Barış’la birlikte hiç konuşmadan birbirimizi hiç görmeden kitap yazdık. Tecritte de olsak gazetecilik yapmaya devam ettik. Barış’ı sadece duruşmalarda görebiliyordum.
GERÇEK DOSTLUK: Balbay, spor yapmayı seviyordu. Ben ise sürekli kitap okuyordum. Havaladırma avlusuna çıkıp dakikalarca gökyüzünü izleyip, volta atıyorduk. Çok acı günlerimiz de oldu. Biz orada, o beton duvarların arkasında gerçek dostluğu paylaşmayı öğrendik.
NEDEN: Bu genç yaşımızda neden 20 ayımız çalındı. Neden zindana tıkıldık. Neden eşimizden, dostumuzdan ayrı bırakıldık. Nerede olursak olalım, dik durmaya, mücadelemizi sürdürmeye devam edeceğiz. Tahliye oldum diye, yapılan haksızlıkları unutmayacağım. Yüreğimizin biri Özkan’la, diğeri Balbay’la..
Kılıçdaroğlu aradı
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Odatv davası kapsamında tutuklu yargılanırken tahliye edilen Barış Terkoğlu ve Barış Pehlivan’a geçmiş olsun dileklerini iletti.
CHP Basın Birimi’nden yapılan yazılı açıklamada, Kılıçdaroğlu’nun Terkoğlu ile Pehlivan’ı telefonla arayarak, geçmiş olsun dediği ve kutladığı belirtildi.
Açıklamada, ”Kılıçdaroğlu bu vesileyle başta Silivri toplama kampı olmak üzere cezaevlerinde bulunan gazetecilere de özgürlük dilekleriyle selamlarını, sevgilerini gönderdi” ifadelerine yer verildi.