İşte yeni sistem!
Avcı, okullara alternatif kurumlara artık ihtiyaç duyulmayacağını söyledi.
Yeni sistemde SBS kalkarken, öğrencilerin müfredatta zaten girdikleri sınavlardan birer tanesi, merkezi olarak yapılacak. Yeni sistemde, öğrencinin 6., 7. ve 8. sınıf ortalamasının yüzde 30 ile, 8. merkezi sınav puanının yüzde 70'inin toplamı, yerleştirmeye esas puanı oluşturacak.
Bakan Nabi Avcı, yeni sistemin tanıtım toplantısında konuştu. 2013-2014 eğitim-öğretim yılından itibaren geçerli olacak sistemi anlatan Bakan Avcı; "Toplantının amacı 2013-2014 eğitim-öğretim yılından itibaren ortaöğretime yerleştirme sisteminde yapılan güncellemeyi tanıtmak. Altını çizerek güncelleme diyorum. Kısa vadede merkezi sistemi kaldırıyoruz. Okulu, sınıfı ön plana çıkarıyoruz. Orta vadede test sınavlar yerine açık uçlu klasik sınavlar yapmayı, özellikle FATİH projesi kapsamında öğrencilere dağıtacağımız tabletlerden yararlanmayı ve klasik, açık uçlu, yazılı sınavlarla yerleştirmeyi planlıyoruz. Uzun vadede ise öğrencilerimizin ortaöğretim kurumlarına yerleştirilmesinde sadece eğitim-öğretim sürecinin değil, onların sosyal, sanatsal, sportif etkinliklerinin değerlendirildiği, bu etkinliklerin yerleştirme sürecine katkı sağladığı, bu yeteneklerinin güçlendirilmesinin hedeflendiği bir yaklaşımı hayata geçirmeyi çalışıyoruz. Dolayısıyla temel mantığı ve kurgusu sabit ama eklentilerinin sürekli zenginleştirildiği, özellikle eğitim teknolojilerindeki gelişmeler doğrultusunda sistemin sürekli kendisini yeni koşullara uyarladığı bir süreç söz konusu" diye konuştu.
"BU UYGULAMA BÜTÜN PAYDAŞLARIN KATKISIYLA ŞEKİLLENDİ"
Öğrencilere 'Sevgili çocuklar' diye seslenen Bakan Avcı, "2013-2014 eğitim-öğretim yılından itibaren uygulanacak yerleştirme mantığı sayesinde okullara alternatif olarak ortaya çıkan kurumlara artık ihtiyaç duymayacaksınız" diyerek "sosyal, sanatsal, sportif etkinliklere inşallah daha fazla vakit ayıracaksınız. Ailelerinizle, arkadaşlarınızla daha çok vakit geçireceksiniz. 'Ya sınava giremezsem, ya hasta olursam, ya başıma bir iş gelirse' endişelerini ve streslerini yaşamayacağınız bir yerleştirme süreci oluşturuyoruz. Bu uygulama, ilgili bütün tarafların katılımıyla birlikte oluşturuldu. 16 ilde çalıştaylar düzenlendi. Bu uygulama bütün paydaşların katkısıyla şekillendi" ifadelerini kullandı.
YENİ SİSTEMİN AYRINTILARI
Model, öğrenci başarısını anlık bir performansa dayalı olarak değil, geniş bir zaman dilimine yayarak belirlemektir.
Modelin amaçları;
-Öğrenci-öğretmen ve okul ilişkisini güncellemek, güçlendirmek
-Eğitim sürecinde öğretmenlerin ve okulun rolünü daha etkin kılmak
-Ülke çapında müfredatın eşzamanlı uygulanmasını sağlamak
-Sınav kaygısını sürece yayarak azaltmak
-Öğretmenin mesleki performansını artırmak
-Okul dışı eğitim kurumlarına yönelik ihtiyacı azaltmak
-Telefi imkanı sağlayarak tek sınavdan kaynaklanan olumsuzlukları azaltmak
-Öğrencilerin okula devamsızlığını en aza indirmek
-Öğrencilerin ders dışı, sportif, sanatsal, sosyal, kültürel etkinliklerini değerlendirmek
SİSTEM NASIL UYGULANACAK?
2013-2014 Eğitim-Öğretim yılından itibaren uygulanmak üzere
6 temel ders için 8. sınıfta öğretmen tarafından dönemsel olarak yapılan sınavlardan 1 tanesi merkezi olarak gerçekleşecek.
Merkezi değerlendirme kapsamındaki 6 temel ders şunlar; Fen ve Teknoloji, matematik, Türkçe, yabancı dil, din kültürü ve ahlak bilgisi, İnkılap tarihi ve Atatürkçülük
-Merkezi değerlendirmeler, her dönem 2 yazılısı olan derslerden birincisi, 3 yazılısı olan derslerden ise ikincisi olmak üzere, akademik takvime göre işlenen müfredatı kapsayacak şekilde olacak
-Merkezi değerlendirmeler her dönem 2 okul gününe yayılarak yapılacak ve o günlerde okullar tatil olacak
-Sorular çoktan seçmeli (4 seçenekli) olacak
-yanlış cevaplar doğru cevapları etkilemeyecek
-merkezi değerlendirmeler orta ve uzun vadede açık uçlu soruları da içerecek hale dönüştürülecek
-Öğrenciler merkezi sınavlara olağanüstü haller dışında kendi okullarında girecekler
-Sınavda görevlendirilecek öğretmenler de kendi okullarından farklı bir okulda görev yapacaklar
-Geçerli bir mazereti sebebiyle merkezi sınava giremeyen öğrenciler içinde önceden belirlenen bir hafta sonunda mazeret sınavı düzenlenecek ve bu sınav belirlenen sınav merkezlerinde gerçekleşecek
ORTAÖĞRETİME GEÇİŞTE ESAS ALINACAK PUANIN HESAPLANMASI
-Öğrencinin 6., 7. ve 8. sınıf ortalamasının yüzde 30 ile, 8. merkezi sınav puanının yüzde 70'inin toplamı, yerleştirmeye esas puanı oluşturacak
-Yıl sonu başarı puanı şu şekilde hesaplanacak; Notla değerlendirilen tüm derslerin ağırlıklı yıl sonu puanlarının, o dersin haftalık ders saati sayısıyla çarpımının, o sınıfa ait haftalık ders saatleri toplamına bölümünden elde edilen puan, yıl sonu başarı puanını oluşturuyor
-Ağırlıklandırılmış merkezi sınav puanı; öğrencinin 6 temel dersten girdiği merkezi sınavların, ağırlık katsayılarına göre hesaplanan puan
-Puan için yeni bir sınav yapılmayacak, mevcut sınavlardan sadece birisi merkezden yapılacak. Öğrenci, kendi okulunda, kendi sınıfında bu şekilde sınava giriyor
YERLEŞTİRME NASIL YAPILACAK?
-Yerleştirme esas alınan puan, öğrencinin bir sonraki eğitim kademesinde okulun belirlenmesinde kullanılacak
-Öğrencilerin yaptıkları okul tercihleri, puan esasına göre değerlendirilecek ve yerleştirmeler merkezi olarak, elektronik ortamda gerçekleştirilecek
-Puan eşitliği halinde; tercih önceliği değerlendirilecek. İkinci olarak 8.,7., ve 6. sınıflardaki yıl sonu başarı puanının yüksekliği önem kazanacak. Üçüncü olarak okula özürsüz devamsızlık oranının azlığı önemli olacak.
"SİSTEMİN ÖZÜ, ÇOCUKLARIMIZI RAHATLATMAK"
Sistemin tanıtımından sonra söz alan Bakan Avcı, bazı vatandaşların yeni uygulamanın çok karmaşık bir sistem olduğunu düşünebileceklerini ifade ederek; "Bu tablolarda anlatılanlar, bugüne kadar SBS'ler uygulanırken uygulanan hesaplama yöntemlerinin güncellenmiş hali. Yani bunlar zaten uygulanıyordu, dolayısıyla ilgili taraflar bunların ne anlama geldiğini çok iyi biliyorlar. Bu yapılan iyileştirmelerin ne anlama geldiğini onlar çok iyi biliyorlar. Sistemi birkaç cümleyle özetlemek gerekirse; çocuklarımızın ortaöğretim kurumlarına geçişlerinde tek bir sınava ve o sınav sonucuna bağlı olmasını ortadan kaldırıyoruz. SBS senede bir kere yapılıyor, mazereti yok, çocuklar ortaokula başladıkları günden itibaren bir koşturmacanın içine giriyorlar. Oysa bizim şimdi yaptığımız düzenlemede, senede bir kere yapılan SBS yerine, yeni bir sınav getirmiyoruz. Sene içerisinde zaten yapılmakta olan yazılı sınavları, her dönemde birer tanesini, daha kontrollü bir biçimde yapmak. Sistemin özü, çocuklarımızı rahatlatmak" dedi.
'BOŞ KONTENJAN KONUSUNDA ENDİŞE EDİLECEK BİR ŞEY YOK'
Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı, liselerde boş kontenjan konusunda endişe edilmemesi gerektiğini belirterek, “Yerinden memnun olmayanlar da dâhil olmak üzere, boş kontenjanların doldurulması için kayıtlar sürekli açık tutulacak. Kontenjanlar dolana kadar biz bu sistemi işleteceğiz” dedi.
Bakan Avcı, JW Marriott Otel’de düzenlenen “Temel Eğitimden Ortaöğretime Geçiş Modeli Hakkında Kamuoyunu Bilgilendirme Toplantısı”na katıldı. Toplantının ardından gazetecilerin sorularını yanıtlayan Avcı, “Asıl okullar doldu, diğerleri boşta kaldı” şeklinde bir kampanya yürütüldüğünü söyledi. Sınavsız alan okullara giden öğrencilerin bir kısmının sınavı kazanamadığı için gittiğini; ancak büyük bir kısmının asıl tercihinin zaten bu okullar olduğunu vurgulayan Avcı, şöyle konuştu:
“Bu özellikle meslek liselerini rencide eden bir söylem. Meslek liselerimiz birinci sınıf liseler haline geliyor. Meslek liseleri, özellikle organize sanayi bölgelerinde açtığımız meslek liseleri şu anda en çok rağbet gören okullar. Onun için meslek liselerinin sırtından bu tür polemikler yapılmasını çok yanlış buluyorum.
Yerinden memnun olmayanlar da dâhil olmak üzere, boş kontenjanların doldurulması için kayıtlar sürekli açık tutulacak. Kontenjanlar dolana kadar biz bu sistemi işleteceğiz. Dolayısıyla boş kontenjan konusunda endişe edilecek bir şey yok. Aşağıdan yedekler geldikçe kontenjanlar dolacak ve kontenjan açığı kalmayacak.”
-“AMACIMIZ, OKULLARDA YAPILAN BU SINAVLARI GÜVENLİ HALE GETİRMEK”-
Merkezi Sınav Sistemi denilince bir SBS gitti yerine 36 yeni sınav geldi gibi yanlış spekülasyonlar oluştuğuna dikkat çeken Avcı şunları ifade etti:
“Yapılan şey zaten yapılmakta olan yazılılarla 6 dersten 1’er tanesini denetimli olarak uygulamak. Zaten soruları biz merkezden gönderiyoruz. Ama çocuklar sadece bu sınava kendi sınıflarında girecekler. Güvenilir olsun öğretmenlerimiz baskı altında kalmasın diye her öğretmenimizi kendi sınıfı değil de bir başka sınıfta yapmasını öngörüyoruz. Dolayısıyla yeni bir sınav icat etmiyoruz. Sınav bu yıl 8. sınıflarda uygulanacak. Önümüzdeki yıldan itibaren 6. 7 sınıflara da uygulanacak. Amacımız, okullarda yapılan bu sınavları güvenli hale getirmek. FATİH projesiyle birlikte çocuklarımızın hepsine ve öğretmenlerimize tabletlerimizi dağıttığımızda biz tabletten sorularımızı göndereceğiz. Çocuklarımız açık uçlu olarak sorulara cevap verebilecekler. Yine o aldığımız cevapları tabletler üzerinden öğretmenlerimize ulaştıracağız. Bu uygulama en az 3 yıllık bir süreci öngörüyor. Bir kere de yapıp bitirilecek bir süreç değil. Eğitim çok dinamik bir süreç. Bu gelişmelere paralel olarak bizde düzenlemelerimizi sürekli güncelliyoruz. Ece Ayhan’ın dediği gibi çocuklar hiç gülmeyecekler mi? Çocuklarımızı sınav stresine sokmadan çocukluklarını da yaşayabilecekleri bir eğitim düzeninin adımları bunlar. Dediğim gibi her şey bununla bitmiyor. Önümüzdeki yıllarda bunu besleyecek yeni güncellemelerimiz olacak. İnşallah derece derece en kısa zamanda daha iyiye hep birlikte ulaşacağız.”
-“SENE DE BİR KERE VE TELAFİSİ OLMAYAN SBS KALDIRILIYOR”-
Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi dersinin almayan öğrenciler için Sosyal Bilgiler dersinden alternatif sorular hazırlanacağını söyleyen Avcı şunları kaydetti:
“Her dersin sene içerisinde ders saatleri var bunlarla hesaplanacak. Ders saatlerine paralel olacak. Hesaplama yönteminde daha önce yapılanlardan farklı olarak bir hesaplama yok. Burada değişen sene de bir kere ve telafisi olmayan SBS kaldırılıyor. Onu yerine sınıflarda yapılan yazılılardan bazıları denetimli hale getiriliyor. Bununla biz müfredatında bütün okullarda olabildiğince disiplin altına alınmasını ve eş zamanlı bir şekilde yürütülmesi amaçlanıyor. Şunu da vurgulayayım. Biz sadece soruları merkezden gönderilen ve cevapları merkezde değerlendirilen cevapları değil, diğer yazılıları da öğretmenlerimizin sınıflarda yapacağı sınavları da denetim altına almayı amaçlıyoruz. Orada yapılacak değerlendirmeleri de tesadüfü örnekleme yöntemleriyle kontrol edeceğiz. Diyelim o sınıfın ortalaması 65 ama öğretmenin kendisin yaptığı sınavda herkes 95 -100 alıyor. Bu arada çok büyük bir uçurum ve sorun var. Bizim merkezden soruları gönderip denetimli biçimli yaptığımız sınavla aynı zamanda diğer yazılılarında kontrollü için bir ölçü olarak değerlendireceğiz. Biz sistemimizle hangi okulda hangi sınavlarda not ortalaması kaç ve bunun bizim yaptığımız sınavlara oranı ne? Bunu takip edebilme şansımız var. Dolayısıyla inşallah önümüzdeki yıllarda öğretmenlerimiz, öğrencilerimiz, velilerimiz, yöneticilerimiz kendi yaptıkları tüm sınavların güvenilir olmasını sağlamanın kriterlerini öğrenmiş olacak."
-“TÜM OKULLARDA AYNI KALİTEYİ OLUŞTURMAK MÜMKÜN DEĞİL”-
Avcı,“Liseler arasındaki kalite farkı için nasıl bir çözüm düşünüyorsunuz?” sorusuna ise şu yanıtı verdi:
"Tüm bu soruların temelinde okullarımız arasındaki nitelik farkı var. Bu nitelik farkı ister gerçek olsun ister algısal olsun öyle durumlar var ki A okuluyla B okulunun eğitim nitelikleri alt yapısı, donanımları öğretmenleri birikimi fark edebiliyor. Tüm okullarda aynı kaliteyi oluşturmak mümkün değil. Bu mümkün değil diye bazı okullarımızı 1. sınıf diğer okullarımız ancak zorunlu kalınırsa gidilecek 2. 3. sınıf okullar gibi takdir etmek çok yanlış. Bu özellikle mesleki eğitim veren okullarımız yönelik çok tahrip edici bir yanlış algıdır. Biz meslek okullarımızda aynı şekilde en kendi içlerinde en üste taşımaya çalışıyoruz. Esas olan şudur: Asıl olan işini seven özveriyle çalışan öğretmenlerimizdir. Dolayısıyla bir öğretmen çok şeyi değiştirir. Onun için okulların doğru yanlış şöhretleri sizi yanıltmasın.”