İsrail'e Maliye Bakanlığı'ndan tokat gibi cevap
Türk inşaat şirketine yüklü miktarda ceza kesmeye hazırlanan İsrail’e, Maliye Bakanlığından tokat gibi cevap geldi. İsrail devletine verilen yazılı cevapta, verilen bilginin yeterli olmadığı ve bu durumun dolaylı bir ayrımcılık olduğu ifade edildi.
Türk şirketine yüklü miktarda ceza kesmeye hazırlanan İsrail’e Maliye Bakanlığından yazılı cevap geldi. Maliye Bakanlığı tarafından verilen cevapta, İsrail devleti tarafından verilen bilginin uygun ve yeterli olmadığı vurgulandı. Cevapta, İsrail Savunma Bakanlığı IMI ve Türkiye Savunma Sanayi Müsteşarlığı arasında imzalanan 2003 tarihli anlaşmaya ve 1999 tarihli Türkiye-İsrail arasında imzalanan Çifte Vergi Önleme anlaşmasına değinilerek, Türk şirketi Yılmazlar International Ltd'ye uygulanmak istenen cezanın dolaylı bir ayrımcılık teşkil ettiği ifade edildi. Maliye Bakanlığı tarafından İsrail tarafına yazılı olarak verilen cevabın tam metni ise şöyle:
“Üzülerek belirtmek isteriz ki vermiş olduğunuz bilgi ve cevap bizim için uygun ve yeterli değildir. İşin niteliğine uygun olarak (İsrail Savunma Bakanlığı IMI ve TC Savunma Sanayi Müsteşarlığı arasında imzalanan 2003) Offset ilişkisi içeren kontratın doğasından dolayı Türk şirketi Yılmazlar International Ltd.'nin Türk işçisinden başka işçi çalıştırmayacağı ve aynı zamanda tahakkuk eden vergiye dayanarak bu durumun (1999 tarihli Türkiye-İsrail arasında imzalanan Çifte Vergi Önleme anlaşmasına bağlı olarak) dolaylı bir ayrımcılık teşkil ettiği düşüncesindeyiz.”
“İsrail bu ülkenin kurumlarını yok sayıyor”
Şirket sahibi Ahmet Reyiz Yılmaz ise, yaşanan bu durumla ilgili, “İsrail hükümeti kendi kararlarını yok sayarak İsrail'de faaliyeti olan tek Türk şirketini hedef almaktadır. Anlamsız bir şekilde ödediği 20 milyon tazminatı Türk milletinin kursağına elini sokarak çıkarmak istemektedir. Hedefe koyduğu Türk şirketi ve bin 500 Türk çalışanına karşı tamamen hukuk dışı bir uygulama yapmak için Türk tarafının hiçbir uyarısına kulak asmamaktadır. Ben sadece uyarıyorum. Bu kafa ile kimse bir yere varamaz” şeklinde konuştu.
“İsrail hükümetinin tavrını anlamakta zorlanıyoruz” diyen Yılmaz, “Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin Maliye Bakanlığı ve Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin Savunma Bakanlığı İsrail tarafında muhataplarına yazdıkları yazılarla yapılan işlemin hukuksuzluğunu, Türk şirkete karşı başlatılan gayri kanuni sürecin durdurulmasını belirtmelerine rağmen İsrail hükümeti bir tek adım atmamıştır. İsrail’in bu tutumu iyi niyet dışında ilerlemektedir. İlişkileri, İsrail'de 23 yıldır İnşaat sektörünün zirvesine oturmuş tek Türk şirketini hedef alarak mı düzeltecekler. Bu konu İsrail hükümeti tarafından değerlendirilmelidir” diye konuştu.
“İsrail hükümeti kendi beyanına sadakat göstermek zorunda”
İsrail hükümetinin kendi beyanına uymadığını söyleyen Yılmaz, “Şimdi siz İsrail hükümeti olarak 23 yıldır İsrail'de hukuk dairesinde işini yapan en büyük yabancı Türk şirketi kendinize hedef yapacaksınız, diğer taraftan gelin ilişkileri düzeltelim, yeni ticari faaliyetlere girelim diyeceksiniz. Bu tavır ciddiyetten uzak bir tavırdır. İsrail hükümeti 2005 yılında İsrail Yüksek Anayasa Mahkemesi huzurunda yazılı beyanda bulunmuştur. Bizim talebimiz açık ve nettir. İsrail hükümeti kendi kararına uygun hareket etsin. Türk şirketi ve Türk işçiler üzerinden bugün talep ettiği vergi adı altında bir vergi talep edilmeyeceğini ve Türk şirket ve çalışanların bugün sözde cezaya tabi tutulan bu uyduruk hukuk dışı vergiden muafiyetini resmi kayıt altına aldı. Aradan geçen 12 yıl sonunda İsrail hükümetinin kendi Bakanlar Kurulu Kararını, kendi mahkeme kayıtlarını yok sayarak Türk şirketini hedefe koyması bu kapsamda bana 40 milyon dolar öde demesi sadece abesle iştigaldir” ifadelerini kullandı.
“15 Kasım mahkemeden çıkacak olası bir olumsuz karar İsrail hükümetinin elinde patlar”
Bu durumun İsrail-Türkiye ilişkilerini zora sokacağını iddia eden Yılmaz, “Ben bütün iyi niyetimle İsrail hükümetini ve tüm bu konuda ilgili yetkili olanları en üst seviye de uyarmaktayım. Konuya kör ve sağır kalmak kendi hükümet kararlarına ve mahkeme kararlarına aykırı hareket etmek, İsrail hükümetini sadece Türk ilişkilerinde zora sokar. Bu konu yaptım oldu, ben devletim gerekirse senden zorla haraç mantığı ile vergi de alırım yaklaşımı ile çözülecek bir mesele değildir” dedi.