İsrail’den şok ‘Mavi Marmara’ iddiası

İSRAİL’in en çok satan gazetesi Yedioth Ahronot, ABD’nin İsrail ile Türkiye arasındaki gerilimi azaltma çabaları kapsamında Türkiye’nin Mavi Marmara baskını nedeniyle İsrailli askerler ve siyasiler için yürüttüğü soruşturma ve davalardan vazgeçmeyi kabul ettiğini ileri sürdü. Daha önce ABD’nin Türkiye’den davalardan vazgeçmesini talep ettiği, karşılığında da İsrail’in özür ve tazminatı kabul edeceği iddia edilmişti. ABD Dışişleri Bakanlığı kaynaklarına dayandırılarak verilen habere göre savcılık, İsrail deniz komandolarının Mavi Marmara’ya düzenlediği baskınla bağlantısı olan kişilere açılan davaları durdurdu. Kaynaklar, savcıların verdiği davaların geri çekilmesi direktifinin, hem emir-komuta kademesindeki isimleri hem de gemiye baskın düzenleyen askerleri kapsadığını belirtti. Dışişleri Bakanlığı kaynakları, açıklamalarında, bu kararın ABD ’nin İsrail ile Türkiye arasındaki tansiyonu düşürme girişimleriyle bağlantılı olduğunu savundu. İsrail ’in, Gilad Şalit takasında da önemli rol oynayan eski Mossad yetkilisi David Meidan’ı da aynı girişimler doğrultusunda Türkiye ’ye gönderdiği de haberde yer aldı.

Özür ve tazminat şartı

Ankara, daha önce Tel Aviv ’le ilişkilerin düzelebilmesi için İsrail ’in özür dilemesi ve tazminat ödemesi gerektiği şartını ortaya koymuştu. Türkiye ’nin, İsrail ’den baskına katılan askerlerin isimlerini talep ettiği de bildirilmiş, daha sonra Türkiye’deki bazı gazetelerde askerlerin isim ve fotoğraflarından oluşan listeler yayımlanmıştı. Mavi Marmara baskınında ölen dokuz Türk’ten biri olan Furkan Doğan’ın babası da ABD’de dava açmıştı. Baba Ahmet Doğan, Anayasal Haklar Merkezi (Center for Constitutional Rights-CCR) adlı kuruluşla birlikte, Furkan ’ın öldürülmesi ve filodaki diğer Amerikan vatandaşlarına yapılan muamele konusunda dava açmıştı.

Savcılıktan yalanlama

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı yaptığı açıklamada, İsrail’deki Yedioth Ahronot gazetesinin iddialarını yalanladı. Olayda 9 kişinin hayatını kaybettiği belirtilerek TCK 66/1-a maddesine göre zamanaşımı süresinin 30 yıl olduğu, bu süre dolmadan hiçbir şekilde dosyanın kapanamayacağı kaydedildi. Dosyayı askıya almanın mümkün olmadığı ve taraflar aralarında anlaşsa dahi dosyanın kapanamayacağı, dosyanın kapanabilmesi için tek şartın yeni bir yasa çıkarılması olduğunu ifade edildi. Ayrıca İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 1,5 ay kadar önce MİT’e yazı yazarak olayı gerçekleştirenlerin kimler olduğunun tespit edilerek kimlik bilgilerinin gönderilmesinin istendiği öğrenildi. Savcılık daha önce de İsrail’e bu kişilerin kimlik bilgilerini yollaması talebinde bulunmuştu ancak savcılığın bu talebine İsrail’den yanıt gelmemişti. (Elif ALTIN İstihbarat)