İrlandalı turist konuştu: Türkiye’yi çok seviyorum
İSTANBUL Aksaray’da, esnafla ettiği kavganın bir TV kanalında yayınlanmasının ardından özellikle sosyal medyada büyük ilgi gören Kuveyt asıllı İrlanda vatandaşı Mohammed Fadel Dobbous, "Türkiye’yi çok seviyorum. Ben Müslümanım, benim hiç kimseye karşı bir şeyim yok. Bana olanların hepsi talihsizlikten öte bir şey değil dedi.
1 Ağustos günü, Aksaray’daki bir büfeden su almak isteyen Mohammed Fadel Dobbous, buzdolabındaki pet şişeleri devirince, büfe sahibi başta olmak üzere çok sayıda kişinin saldırısına uğradı. Tek başına saldırganlara karşılık verdiği kavganın bir TV kanalında yayınlanmasının ardından özellikle sosyal medyada fenomen olan Dobbous, tek amacının kendini korumak olduğunu savundu.
Doğan Haber Ajansı’na konuşan Mohammed Fadel Dobbous, kavgayla ilgili şunları söyledi
"Acil bir işim vardı, aciliyet içerisinde dolabı açmam gerekiyordu. Dolap soğuktan dolayı kilitlendiği için, açılamadığı için daha sertçe çekmem gerekti. Şişeler düşmeye başladığında ben onları toparlamak istedim. Sonra baktım ki çok geç, hepsi düşmeye başladı. Sonra adam üzerime doğru gelmeye başladı. Ben bir şey yapmadım, niye üzerime geldiğini tam olarak anlayamadım. Şok oldum. Birinin bana saldırdığını gördüm.
"ÖZÜR DİLEMEK İSTEDİM"
Saldırganların kalabalık olmasına rağmen bir an bile kaçmayı düşünmediğini belirten Dobbous, "Ne kadar zarar verdiğimi görmek istedim. İçeri girip, en azından bir özür dilemek istedim. Ben kaçmam. Kesinlikle Sarhoş değildim. Çok sıcaktı, susamıştım ve su almak istedim. Olay bundan ibaret dedi.
"TÜRKİYE’Yİ ÇOK SEVİYORUM"
Yaşadığı olumsuzluğa rağmen kimseyle bir problemi olmadığının altını çizen Mohammed Fadel Dobbous, "Türkiye’yi çok seviyorum. Ben Müslümanım, benim hiç kimseye karşı bir şeyim yok. Bana olanların hepsi talihsizlikten öte bir şey değil diye konuştu.
Görüntülerin yayınlanmasının ardından başta Türkiye olmak üzere dünyanın bir çok yerinde tanınan Kuveyt asıllı İrlanda vatandaşı Dobbous, bu duruma alışamadığını belirterek, şunları söyledi
"Her yerde yolumu çevirip fotoğraf çektiriyorlar. Türkler gelip özür diliyor. ’Çok üzgünüz orada yaşananlardan dolayı’ diyorlar. Çoğu da utanmışlar bu durumdan. Tabii ki insanlar Türkiye’nin şiddetle gündeme gelmesinden hoşnut olmuyor. Gerçekten benim boksör olduğumu sanıyorlar. Ben spor salonuna gidiyorum. Herkes gibi spor salonuna gidiyorum. Olanlar sadece meşru müdafaadan öte bir şey değil. Kendimi savunmak istedim ve olaylar böyle gelişti. Çünkü ben haklıydım o durumda, korkmadım, kimseye de bir şey yapmadım. 1 liralık su için bu olabilir mi Parasını vereyim, nedir ki yani Bu yüzden bana şiddet uygulamanız gerekmiyor. Başkasına karşı da kullanmamanız lazım.
SUÇ DUYURUSUNDA BULUNMUŞ
Gittiği başka ülkelerde asla böyle bir olay yaşamadığını ifade eden Dobbous, "Belki çok küçük kavgalar oldu geçmişte, ama en azından hepimiz eşittik ve diğerleri de silah kullanmıyordu. Herhangi bir sandalyeyle bana saldırılmamıştı. Elektrik ocağıyla bana saldırılmamıştı veya demir sopayla kimse saldırmamıştı. Orada da kimseye zarar vermek istemedim, hatta bana sopayla vuran adama ’Niye böyle yapıyorsun’ diye sordum şeklinde konuştu.
Mohammed Fadel Dobbous, kavga esnasında ya da daha sonra kimsenin kendisine yardım etmediğini belirterek, tedavi için gittiği hastanede de dil konusunda sıkıntı yaşadığını söyledi. Dobbous, "Orası turistik bir bölge, dil bilen birilerinin olması lazım dedi.
Dobbous’un avukatı Gökhan Cindemir ise müvekkili adına suç duyurusunda bulunduğunu açıklayarak, şöyle konuştu
"Dosya soruşturma aşamasında. İncelediğimiz bir takım şeyler var. Kasten yaralama olduğu söyleniyor ama, olaya baktığınızda gerçekten öldürmeye teşebbüse varan şeyler var. Özellikle müvekkilim diyor ki, ’Ben orada yere düştüğüm anda, kontrolümü kaybettiğim anda ölümle yüz yüze kalabilirdim.’ Dolayısıyla, bunu sadece sıradan bir yaralama gibi görmemek lazım. Bunun içinde linç de var. Şu an savcı atanmış gibi bir durum yok. Savcılık da inceleme yapacaktır. Şu an polis raporları elimize geçti. Saldıran 15 kişiyi araştıracağız. Tazminat gibi bir şey varsa, ki mutlaka var, en azından sağlık giderleri ve yaşamış olduğu trajik, manevi bir durum var. Bunun tazmin edilmesi lazım. Biz inanıyoruz ki Türk Adaleti bu konuda bizi yalnız bırakmayacaktır. Müvekkilimin mağdur olduğu çok belli. Hakkında farklı yerlerde, farklı şekilde, alkol kullandığına dair şeyler söylenmesine rağmen, hayat tarzına uygun bir şey olmadığını da biz mahkemeye bildireceğiz.
"SALDIRGANLARIN İFADELERİ ÇELİŞKİLİ"
Avukat Cindemir, saldırganların ifadelerinde de çelişkiler olduğunu iddia ederek, "Müvekkilime saldıranların polis ifadeleriyle basına verdikleri ifadeler arasında çelişkiler var. Görüntüler internete sızdıktan sonra, basına dedikleri gibi alkolü ifadelerinde hiç söylememişler. Bunlar sonradan üretilmiş bir şey. Çünkü biliyorsunuz alkol dedikten sonra, bazı şeyler meşru hale gelebildiği için bu ülkede maalesef bunlar kullanılabiliyor. Ama kendi ifadelerinde böyle hiç bir şey yok. Durum herkesin gördüğü gibi; buzdolabından su almaya çalışan bir turist ve üzerine saldıran 15 kişi. Bundan fazla hiç bir şey yok diye konuştu.