İnternette geçmişe sünger çekme hakkı
Anayasa Mahkemesi dünyada son yıllarda ortaya çıkan ‘Unutulma hakkı’ ile emsal niteliğinde bir karar verdi. Yüksek Mahkeme, 14 yıl önce hakkında yapılan ‘uyuşturucu’ haberlerini internetten kaldırmak için yapılan başvuruyu haklı buldu. Karar emsal olacak
Bir internet sitesinde, N.B.B. hakkında uyuşturucu kullandığı gerekçesiyle adli para cezası aldığına ilişkin olarak 1998 yılında iki, 1999 yılında bir olmak üzere toplam üç haber yayımlandı. İnternet arşivinde yer alan haberlerin kaldırılması için ihtarname gönderen N.B.B. haberlerin şeref ve haysiyetini zedelediğini, özel hayatına ilişkin mahremiyetini ortadan kaldırdığı, topluma mal olmuş ünlü bir kişi olmamasına rağmen başta aile yaşamı olmak üzere iş ve sosyal hayatının olumsuz etkilediğini ileri sürdü. Olumsuz cevap alan N.B.B. bu kez İstanbul Sulh Ceza Mahkemesi’ne avukatı Volkan Akalp aracılığıyla başvurdu. Mahkeme haberlerin N.B.B’nin kişilik haklarına saldırı niteliğinde olmadığını belirterek yayınların kaldırılmasına gerek olmadığına karar verdi.
Devlet önlemekle yükümlü
Bunun üzerine N.B.B., Anayasa Mahkemesi’ne başvurarak, internetten kaldırılması istenen haberlerin çok uzun süredir yayınlandığı ve internet sitesindeki haber arşivi üzerinden kolayca ulaşılabildiğini, bu şekilde şeref ve itibarını koruma bakımından müdahalenin çok uzun süredir devam ettiğini belirtti. Başvuruyu kabul eden Anayasa Mahkemesi, “Bireyin kişisel şeref ve itibarı, Anayasa’nın 17. maddesinde yer alan “manevi varlık” kapsamında yer almaktadır. Devlet, bireyin manevi varlığının bir parçası olan kişisel şeref ve itibara keyfi olarak müdahale etmemek ve üçüncü kişilerin saldırılarını önlemekle yükümlüdür” dedi.
Anayasa Mahkemesi, N.B.B. hakkında internet ortamındaki arşivde muhafaza edilen ve kolaylıkla ulaşılabilir kılınan haberlerin uyuşturucu kullanırken yakalanması ve daha sonrasında yargılanması hakkında gerçeğe aykırı olmayan haberler olduğunu belirtti. Yükskek Mahkeme, internet ortamının sağladığı kolaylıklar gözetildiğinde başvurucunun şeref ve itibarının korunması için anılan habere erişimin engellenmesinin gerektiğini vurguladı.
Emsal karara göre; işlediği uyuşturucu kullanımı, trafik kazası, dolandırıcılık, darp, basit yaralama gibi suçlardan birey cezasını çektikten sonra sabıka kaydını suç unsurlarına göre geçerli sürede sildirecek. Daha sonra ilgili mahkemeye emsal kararla başvurarak, internet ortamında geçmişte yaptığı suçlarla ilgili haberleri ortadan kaldırılması için dava açarak mahkeme kararıyla internette çıkan haberleri kaldırabilecek.
Gerekçe: Kolaylıkla ulaşılır hale geldi...
Mahkemesi emsal olan kararında ‘unutulma hakkı için’ kararında şunlara değindi: “Günümüzde basit bir internet araştırması, bireylerin geçmişte yaptıkları ve hatırlamak ve/veya hatırlanılmasını istemedikleri hatalarını kolayca ortaya koymaktadır. Bu bağlamda internet ortamı, arşivde kalmış ve sadece araştırmacıların veya meraklıların özel çabası ile tespit edilebilecek haberleri kolaylıkla ulaşılabilir hâle getirmiştir. Bu durum internetin yaygınlığı ile birlikte değerlendirildiğinde bireylerin geçmişte yaptıkları ve hatırlanmasını istemedikleri hususların sürekli olarak kişilerin karşısına çıkması ihtimalini kuvvetlendirmiştir. İnternetin yaygın kullanımı ile ortaya çıkan bu durum basının interneti etkin olarak kullanmasıyla beraber ifade ve basın özgürlükleri ile şeref ve itibarın korunması arasındaki dengeyi ilkinin lehine bozmuştur.”
Yalan habere karşı cephe
Sosyal medya siteleri Facebook ve Twitter, sahte haber ve enformasyon kalitesini artırmak için dijital bir platform oluşturuyor. 30’un üzerinde medya ve teknoloji şirketiyle anlaşan sosyal medya devleri, söz konusu platform sayesinde yalan haberin önüne geçmeyi amaçlıyor. Ekim ayı sonunda kurulması beklenen platformun bünyesinde New York Times, CNN, Washington Post, AFP ve The Telegraph gibi dünyanın önde gelen haber kuruluşları da bulunuyor.
Unutulma hakkı nedir?
2012 yılının başlarında Avrupa Komisyonun adalet ve vatandaşlıktan sorumlu üyesi Viviane Reding’in açıklamalarıyla ilk kez gündeme gelmesiyle, 2014 yılında Avrupa Adalet Divanı tarafından verilen kararla ortaya çıkan Unutulma Kararı; bir bireyin geçmişte işlemiş olduğu suçun sonucu olarak sürekli ve periyodik olarak damgalanmış bir şekilde hayatının devamını geçirmek istememe özgürlüğünden çıkması demektir. Unutulma hakkı, dijital hafızada yer alan bireye ait fotoğraf, kimlik bilgisi, adres ve diğer kişisel içeriğin, yine bireyin kendi talebi üzerine bir daha geri getirilemeyecek biçimde ortadan kaldırılması biçiminde tanımlanmaktadır. Bu yasanın Türk hukuk sistemindeki karşılığı ise kişinin özel hayatının korunması anayasanın ilgili maddeleri kapsamında uygulanmasıdır.
‘Damgalı yaşamdan kurtaracak karar’
N.B.B.’nin avukatı Volkan Akalp, kararın Anayasa Mahkemesi’nin ‘unutulma hakkı’ ile ilgili emsal nitelik taşıyan ilk kararı olduğunu belirtti. Unutulma hakkının esasında internetin hayatımıza girmesiyle ortaya çıktığını belirten Akalp, “Son 3-4 senedir dünya gündeminde olan yeni bir haktır. Ünlü ya da siyasetçi olmayan, uzun yıllar önce toplumu çokta ilgilendirmeyen ancak internette de haberi yayınlanan kişileri yakından ilgilendirmektedir. Unutulma hakkı, bu uzun süre içerisinde sabıka kaydı da silinen ve hayata yeni bir başlangıç yapmak isteyen kişilerin internet yapılacak basit bir araştırmayla bu habere ulaşılabilmesini ve adeta damgalı bir yaşam sürdürmesini ortadan kaldıran ve yaşamına vurulmuş olan damganın tamamıyla silinmesi sağlayabilecek bir haktır” dedi.
Sicil kaydını sildirmek
Dolandırıcılık, uyuşturucu kullanmak, darp, trafik kazasında kişinin ölümüne neden olmak, basit ve nitelikli zimmet, irtikap, rüşvet, hırsızlık, sahtecilik gibi suçlardan kişi cezasını tamamladıktan itibaren 5 ile 15 yıl arasında adli sicil kaydını başvurarak sildirebiliyor.