İlginç ‘başörtü’ davası

Gümüşsuyu Askeri Hastanesi’ndeki 28 Şubat belgelerine de yansıyan fişleme skandalı, İstanbul 2’nci Aile Mahkemesi’nde açılan bir boşanma davasında ortaya çıktı. İddiaya göre Gümüşsuyu Askeri Hastanesi’nde 2000-2007 yılları arasında baştabip olarak görev yapan Sırrı İşgüzar, 1994-2007 yılları arasında aynı hastanede Genel Cerrahi Uzmanı olarak görev yapan Tabip Albay Ali İhsan Bektaş’ı o dönemlerde eşi Yıldız Yüzbaşıoğlu Bektaş’ın başörtülü olmasından dolayı defalarca ikaz etti. İşgüzar daha sonraları Bektaş’ın eşinin türbanlı olması nedeniyle “TSK’dan ilişiğinin kesilmesi uygundur” şeklinde yazı yazılması için diğer sicil amirlerine baskı yapmaya başladı. İşyerindeki bu baskılar dolayısıyla sıkıntılar yaşamaya başlayan Bektaş ise eşine boşanma davası açtı.

Aile mahkemesi ortaya çıkardı

Bektaş’ın mahkemede yaşadığı bu süreci gerekçe olarak göstermesi üzerine İstanbul 2. Aile Mahkemesi, Gümüşsuyu Askeri Hastanesi Baştabipliği’ne yazarak böyle bir durum olup olmadığını sordu. 13 Aralık 2005’te mahkemeye gönderdiği yazıda, “Tabip Albay Ali İhsan Bekteş hakkında yapılan tetkikler sonucunda, sorulan hususlarla ilgili herhangi bir işleme rastlanmamıştır” denildi. İşgüzar’ın sahte rapor hazırladığını iddia eden Bektaş Askeri Savcılığa başvurarak suç duyurusunda bulundu. Kuzey Deniz Saha Komutanlığı Askeri Savcılığı, soruşturma başlatarak iddia olunan suçun kendi görevlerine girmediğini ifade ederek dosyaya kararı verip normal savcılığa gönderdi. Askeri savcılığın görevsizlik kararında Bektaş’ın takip edilen yani sakıncalı personel kategorisine alındığı, eşinin Şişli Etfal’de çalıştığı ve türban taktığı için zaman zaman Hastane Baştabibi olan Tabip Albay Sırrı İşgüzar ile karşı karşıya geldiği belirtildi. Olayla ilgili soruşturmasını tamamlayan savcılık söz konusu İstanbul 2. Aile Mahkemesi’nin istediği yazıya cevap verildiği tarihte ve öncesinde Ali İhsan Bekteş hakkında eşinin başörtülü olması nedeniyle ilgili kurumca ve sıralı birimlerce araştırma yapılarak Bektaş’ın muhtelif şekillerde ikaz edildiği ve durumun Bektaş hakkında düzenlenen gizli sicillere işlendiği belirtildi. İddianamede bu durumun Bektaş’in terfilerinde sıkıntılara neden olduğu, bütün bu durumları baştabip olarak Sırrı İşgüzar’ın bildiği halde gerçeğe aykırı belge düzenleyip mahkemeye göndermek suretiyle mahkemeyi yanıltıcı beyanda bulunduğu anlatıldı. Sırrı İşgüzar hakkında “resmi belgede sahtecilik” suçundan 3 yıldan 8 yıla kadar hapis istemiyle dava açıldı.