İfadeye gitmeyecekler
MİT Müsteşarı Hakan Fidan'ın ifade vermeye gitmeme ihtimali yüksek. Ankara kulislerinde Müsteşar Fidan'ın MİT Kanunu'nun 26. maddesi doğrultusunda hareket edeceği ve Başbakan'dan izin istenmediği gerekçesiyle ifade vermeye gitmeyeceği belirtiliyor
Özel yetkili savcılığın ifadeye çağırdığı Fidan, Taner ve Güneş’in, savcılığa gitmeyebileceği belirtildi. Savcılığın çağrısı üzerine hükümet ve MİT yetkililerinin katıldığı değerlendirmeler yapıldı. Sonunda özel yetkili savcılığın ifadeye çağırma işleminin iki açıdan hukuka ve teamüllere aykırı olduğu sonucuna varıldı. Öncelikle Başsavcısı ve özel yetkili Başsavcı Vekili’nin haberi olmadan ifadeye çağırma işleminin yapılmasının yanlışlığı üzerinde duruldu. Ancak asıl itiraz MİT Teşkilat Kanunu’nun “MİT mensuplarının görevlerini yerine getirirken, görevin ifası sırasında işledikleri iddia olunan suçlardan ötürü haklarında cezai takibat yapılması Başbakanın iznine bağlıdır” şeklindeki 26. maddesine dayanıyor. Çalışma sonunda savcılığın Başbakanlığın iznini almadan yaptığı davete uyulmaması yönünde bir eğilimin ağır bastığı ifade edildi. Bu arada hükümetin hukuki çalışmalarını sürdürdüğü, üzerinde çalışılan konular arasında, özel yetkili savcıların yetkilerinin kısıtlanması ve MİT yöneticilerinin Başbakanın izni olmadan özel yetkili savcılarca sorgulanamayacağına ilişkin yasalara açık hüküm konulmasının da olduğu belirtildi.
Gitmezlerse ne olur?
MİT’in, Başbakan’ın izni alınmadan soruşturma yürütülemeyeceği görüşüne karşın savcılık kaynakları, CMK 250/4’teki suçlarda kişilerin “sıfat ve memuriyetleri ne olursa olsun” özel yetkili mahkemelerde yargılanacağına ilişkin hükmünü hatırlatıyor. CMK 251/1’de de bu suçların “görevden dolayı işlenmiş de olsa doğrudan soruşturma yapılacağı” hükmüne göre yetki sorunu olmadığı savunuluyor. MİT’çiler ifadeye gitmezse, savcılığın ne yapacağı merak ediliyor.
YETKİ TARTIŞMASI
Fidan, Taner ve Güneş’in özel yetkili savcılıkça ifadeye çağrılması bu savcılıkların yetkisini yeniden tartışmaya açtı. CMK 250/4. maddesinde özel yetkili mahkemelerin görev alanına giren suçları işleyenlerin “sıfat ve memuriyetleri ne olursa olsun” özel yetkili mahkemelerde yargılanacağına ilişkin hükme vurgu yapanlar yetki sorunu olmadığını savunuyor.
‘Özel yetkili savcının yetkisi var’
Yrd. Doç. Murat Balcı: “Devlete karşı bir suç varsa özel yetkili savcılık kişileri doğrudan ifadeye çağırır.”
‘Bu MİT’i tasfiye etmektir’
MİT Eski Daire Başkanı Prof. Mahir Kaynak: ”Bu MİT müsteşarlığını tasviyeye yönelik bir operasyondur. Doğru değil. MİT gizli görevleri olan bir kurumdur.”