‘Hayata Dönüş’ skandalları bitmiyor

Cezaevlerinde düzenlenen ‘Hayata Dönüş’ operasyonuyla ilgili soruşturmanın, ortaya çıkan ‘Tufan’ belgesini soruşturmadığı için hakkında ceza davası açılan Savcı Demirel’de olduğu ortaya çıktı. Demirel, hakkında HSYK soruşturması başlayınca bazı şüphelilerin ifadesini almaya başlamış.

F tipi cezaevlerine geçiş için düzenlenen ve 30 mahkum ile 2 erin hayatına mal olan Hayata Dönüş operasyonuyla ile ilgili devam eden soruşturmanın, soruşturmayı savsakladığı gerekçesiyle HSYK (Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu) müfettişlerinin raporu ile hakkında ceza davası açılan savcı Ali İhsan Demirel’de olduğu ortaya çıktı. Demirel’in hakkında ceza davası açılmasına yönelik karara yaptığı itiraz ise Bakırköy 16. Ağır Ceza Mahkemesi’nce reddedildi.

Hayata Dönüş operasyonuyla ilgili olarak 2011 yılında Tufan adı verilen bir belge ortaya çıkmıştı. Daha önce planın bulunamadığı bilgisini veren İstanbul İl Jandarma Komutanlığı, “Bayrampaşa Cezaevi Özel Müdahale Planı” adı verilen belgenin tesadüfen bulunduğunu belirterek, mahkemeye göndermişti. Planın gün yüzüne çıkmasıyla kamuoyuna “Hayata Dönüş” olarak açıklanan operasyona “Tufan” adının verildiği anlaşılmıştı. Belgede bol miktarda göz yaşartıcı bomba atılması, zor ve silah kullanılması, ‘teslim alınan’ mahkumlara acil sorgulama yapılarak operasyona istihbarat desteği sağlanması gibi ifadeler yer alıyordu.

‘Görevi ihmal’ davası

Tufan planının ortaya çıkmasının ardından avukatlar, planda adı geçen 29 üst düzey jandarma hakkında suç duyurusunda bulundu. Bu soruşturma dosyası eski Eyüp ve halen İstanbul Cumhuriyet Savcısı olan Ali İhsan Demirel’e verildi. Daha sonra avukatlar, Demirel’in soruşturmayı gereği gibi yürütmediği suçlamasıyla HSYK’ya başvurdu. HSYK 2. Daires de Demirel’in, etkin bir soruşturma yürütmediği kararına vardı. Bu karar doğrultusunda Bakırköy 15. Ağır Ceza Mahkemesi, savcı Demirel hakkında “görevi ihmal” suçundan yargılanma kararı verdi. Buna itirazı da reddedilen Demirel, önümüzdeki aylarda Yargıtay 4. Ceza Dairesi’nde hakim karşısına çıkacak.

Demirel’in yargılanacağı kesinleşirken, mahkumların avukatlarına gelen bir takipsizlik kararı, skandalı daha da büyüttü. Demirel’in geçen şubat ayında Tufan belgesinin ortaya çıkmasından sonra 29 üst düzey jandarma ile ilgili yapılan suç duyurusunda takipsizlik kararı verdiği anlaşıldı. Demirel’n, operasyonda ölen ve yaralanan mahkumların bulunduğu bölümlerde fiilen görev alan fakat kimlikleri tespit edilemeyen diğer jandarma görevlileri hakkındaki soruşturmayı ise ayırdığını belirtti.

İfade almaya başlamış!

Demirel’in hakkında dava açılmasına ilişkin karara yaptığı itirazda “Hakkımda yürütülen soruşturma sırasında savunma isteyen yazı, aynı zamanda yürüttüğüm 2010/208053 sayılı soruşturmanın seyrine yönelik tavsiye olarak da dikkate alınmıştır” dedikten sonra bu kapsamda bazı şüphelilerin ifadesini aldığını anlattı. Demirel, Murat Bektaş, İdris Tataroğlu ve Bayram Özer’ın ifadelerini aldığını, ancak ölen ve yaralaan mahkumların olduğu kısma giren görevlilerin isimlerini tespit edemediğini belirtti.