Gazete Vatan Logo

'Hamileleri gören genç kızlar...'

TRT 1 ekranlarında iftar saatlerinde yayınlanan 'Ramazan Sevinci' programı Türk tasavvuf düşünürü ve avukat olan Ömer Tuğrul İnançer'i konuk etti.

Programda Şeyh Vefa'nın menkıbelerinden bahseden İnançer, hamile kadınlar hakkında yaptığı sert yorumla herkesi şaşırttı. Vefa'nın hanımının haram lokma yemesiyle ilgili bir hikayesini anlatan İnançer, konunun hamileliğe gelmesi üzerine şu ilginç yorumu yaptı:

"Hamileliği davul çalarak ilan etmek terbiyemize aykırıdır. Böyle karınla sokakta gezilmez. Her şeyden önce estetik değildir. 7-8 aydan sonra anne adayı biraz hava almak için beyinin otomobiline biner, biraz dolaşır. Sonra akşam üstü çıkarlar... Şimdi ise maşallah, kanatlısı kanatsızı televizyonlarda uçuşuyor. Ayıptır ayıp. Bunun adı realizm değildir. Bunun adı terbiyesizliktir."



ŞİKAYET YAĞDI

İnançer'in bu sözleri toplumda, sanat, siyaset camiasında, STK'larda büyük tepki yarattı, TRT ve Ömer Tuğrul İnançer'e tepkiler hızla büyüdü. İnançer'i konuk eden TRT, "Kurumu bağlayan bir görüş değildir" açıklaması yaparken, İnançer ise görüşlerinin arkasında durdu. TRT'nin santrali dün tepki telefonlarından dolayı kilitlendi. TRT'nin şikayet hatları bu konu hakkındaki tepkilerle doldu.

DİNİMİZDE TECRİT YOKTUR

İnançer'in hamile kadınlara yönelik sözleri sonrası gözlerin çevrildiği Diyanet'ten yazılı bir açıklama gelmezken, VATAN'ın sorularını yanıtlayan DİB yetkilileri, "Dinimizde kadına tecrit yoktur" demekle yetindi. VATAN'ın bu konuda görüş sorduğu DİB'in Alo Fetva Hattı'ndaki yetkililer ise İnançer'in sözlerinin tamamen "örfi" olduğunu, din ile bir alakasının bulunmadığını söyledi. Yetkililer, "Böyle mucizevi bir olayın gizlenmesi gerekmez. Hamile kadın kendi görüş ve tutumlarıyla bağlantılı hareket edebilir" dedi.

SINIR ARTIK AŞILDI

İnançer'in sözlerine tepki gösteren kadın siyasetçilerden CHP Kadın Kolları Başkanı Hilal Dokuzcu, "Kadınların bedenlerine olan müdahalenin sınırları artık aşılmıştır. Kadın tacizcileri ve tecavüzcüleri sokakta elini kolunu sallayarak gezmesi normal karşılanıyor, ama hamile kadınların gezmesi mi yadırganıyor?" diye konuştu.

MANTIK DIŞI

Devlet ve MEB eski bakanı, AK Partili Nimet Baş, "Kadınlara, erkeklerin estetik algısına göre sınırlama getirilemez" dedi. "Hamile kadına sokağa çıkma demek, mantık dışıdır. Hamile kadın 9 ay boyunca evde hapis mi kalacak? Bu sözlerin dini bir dayanağı yok. Gelenek, görenek, ananalerde de hamile kadın sokağa çıkmasın diye birşey yok" diye konuştu. Baş hamile kadının eve kapatılmasını" çok sakıncalı gördüğünü de vurguladı.
"Söyleyecek söz bulamıyorum" diyen CHP İstanbul Milletvekili Binnaz Toprak, bir tasavvuf düşünürünün böyle konuşmasının "vahim" olduğunu vurguladı. Toprak, "Kadına karşı ayrımcılığın, kadına karşı şiddetin kökeninde de bu bakışı. Bir tasavvuf düşünürünün böyle bir ifade kullanması ayrıca vahim" dedi.

KADINLARLA UĞRAŞMAKTAN VAZGEÇSİNLER

CHP Ankara Milletvekili Aylin Nazlıaka ise hamile kadınların sokakta dolaşmasını terbiyesizlik olarak niteleyen zihniyeti kınadığını belirterek, "Kadınların ne söylemesi, kaç çocuk doğurması, ne şekilde doğurması gerektiğini dikte eden anlayışı kabil edilemez buluyorum. Artık bu ülkede kadınlarla uğraşmaktan vazgeçsinler. Neredeyse kadınların soluduğu havaya da müdahale edecekler. Benim mücadelem bu karanlık zihniyetler temizlenene kadar devam edecek" dedi.

TRT SİYASİ ODAK HALİNE GELDİ

MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural, "Kamu yayıncılığı yapması gereken TRT, siyasi odak haline geldi" dedi. Bu tür programlarda İslam'ın kavrayıcılığından ve daha rahmani konulardan behsetmek gerektiğini dile getiren Vural, "Estetik kaygısı duyuyormuş. Bu zihniyet sorgulanmalı. Hangi dini referansla böyle hüküm veriyorsun?" ifadesini kullandı. Vural,
İnançer'e, "Peki Başbakan Erdoğan 3 çocuk yapın, 5 çocuk yapın deyince ayıp değil mi? Başbakan, gelin ve damakla çocuk pazarlığı yapınca ayıp değil mi?" sözleriyle tepki gösterdi.

TRT: KONUĞUN KENDİSİNİ BAĞLAYAN SÖZLER

TRT yetkilileri ise, "Canlı yayın sırasında takdir edilir ki, konuğun ne söyleyeceğini bilemeyiz. Bu kurumu bağlayan bir görüş değildir. TRT’de 15 farklı TV kanalı, 18 farklı radyo ve günlük 670 program yayınlanıyor. Bu tür kazalar olabilir. Olumlu ya da olumsuzluklar sahibini bağlar" açıklamasını yaptılar.

GÖRÜŞLERİNİ SAVUNDU

Sözleri büyük tepki çeken Ömer Tuğrul İnançer, yaptığı açıklamada, "konuşmalalarının çarpıtıldığını" söyledi, ancak görüşlerini savunmayı sürdürdü:

"Doğumdan evvel işyerlerinde bile kanunla izin veriliyor. Sadece sağlık nedeniyle mi bu izin veriliyor zannediyorsunuz ? Hamile kadının yaşama zorluğu var, bir bebek taşıyor. Kanunda bile doğumdan önce anne adayına, evinde otursun diye izin veriliyor. Sokakta gezsin diye değil. 'Ben evlendim, hamile kaldım...' Tamam iyi ettin de...Bunlar böyle karnını salına salına yürümenin gereği olarak gösterilemez. Görüntü estetik değil, hala da aynı şeyi söylüyorum. Niye anlamıyorsunuz? Bunlar muhterem şeylerdir. Muhterem şeyler saygı duyulacak şekilde saklanır.

Bir hanımın anneliği hazinesidir. Hamilelik bu kadar aşikar edilmez. Ayrıca yetişmekte olan genç kızlar da bu nedenle doğum yapmaktan korkuyor. Eskiden kalabalık evlerde halalar, teyzeler bulunduğu zamanlarda bile, ileri derecede hamileler evde çocuk varsa çok gezdirilmezdi. Bunlar bizim cemiyetimizin hem estetik hem terbiye hem de yavru yetiştirmekteki usulleriydi. Ben hala aynı şeyi söylüyorum. Bütün hanımlar benim annem gibidir. Aynı saygıya layıktır. Bir takım şirketler para kazanacak diye, o annelerin mahremiyeti, bu şekilde aşikar edilmez."


Ömer Tuğrul İnançer'in hamile kadınlarla ilgili yaptığı bu yorum Twitter'ı da salladı.

İşte Dinçer'e gelen o tepkiler:































Haberin Devamı