Hakim ve savcılara şok istifa çağrısı!

Hukuk dışı dinlemelerin her zaman ahlaksızca bir eylem olduğu belirtilen açıklamada "Fakat içeriğin somut olaylara ilişkin olması ve dürüstlüğünden şüphe duyulmayan bir yargıç hakkında Alevi olması sebebiyle 'olumsuz' nitelemesinin yapılması, avukatlıktan yargıçlık mesleğine geçirilenlerin 'avukat arkadaşların sisteme transferi' olarak açıklanması ve görülmekte olan davalar ile ilgili verilecek kararlar hakkında açıkça müdahalede bulunma girişimi nedeniyle bu açıklamayı yapma zorunluluğu doğmuştur" denildi.

Konuşmada Alevi olduğu için olumsuz nitelemesi yapılan yargıcın "meslektaşlar arasında adaletinden ve dürüstlüğünden şüphe duyulmayan, adalet inancından zerre kadar sapma göstermeyen bir hakim" olduğu belirtilen açıklamada "Kendisine, etkileme girişimlerine karşı dik ve onurlu duruşu nedeniyle teşekkür ediyoruz" denildi.

Ergin'in avukatlıktan yargıçlık mesleğine alınan 2 bin yargıç için “avukat arkadaşlarımızı sisteme transfer ediyoruz” sözlerinin bu 2 bin yargıç ve savcıyı daha mesleğe başlamadan şaibeli hale getirdiği savunulan açıklamada "Yakın zaman içinde mesleğe avukatlıktan geçen ve yeni başlayan yargıçların bazılarının AKP yöneticilerinin içinden seçilmesi, bir kısmının ise İstanbul’a atanması ve bu kişilerin Ağır Ceza Mahkemelerine atanarak arama-dinleme gibi tedbir kararlarının oybirliğiyle alınarak “sistemin” kontrol edilmesi söylentileri ile anılan konuşma birleştirildiğinde ne yazık ki siyasi iktidarın yargıya müdahaleye ne kadar istekli, gayretli ve hukuk tanımaz bir halde olduğu tereddüte yer vermeyecek biçimde görünür olmuştur" denildi. Açıklamada şöyle denildi:

"2 BİN YARGIÇ VE SAVCI İSTİFA ETSİN"

"Gerek yargılamayı yapan yargıca ulaşma gayreti ve ulaşamama amaca vasıl olamamanın hayal kırıklığının ifadesi, gerekse Silivri’de görülen ve Askeri Şura’ya kadar aklanarak paşa yapılmak istenen albayın davasının 20 Temmuz’a kadar çözüleceğine dair söz alındığının beyanı 'Yargılama yapanları etkilemeye teşebbüs' suçunun işlendiğinin, kendisi de bir hukukçu olan Adalet Bakanı ile Başbakan’ının suç işlemekte bir abes görmediğinin açık tezahürü olmuştur. Bu konuşmalar bize, siyasi iktidarın hiçbir zaman 'hukukun üstünlüğünden, bağımsız ve tarafsız yargıdan' yana olmadığını, hukuku ve yargıyı sadece kendi siyasi menfaatleri doğrultusunda kullanmak istediğini ve bu amaca uygun şekilde dizayn etmeye çalıştığını anlatmaktadır. Şimdi, Başbakan ve Adalet eski Bakanını konuşmalarda adı geçen yargıçtan özür dilemeye, TBMM Başkan ve üyelerini Erdoğan ve Ergin hakkında 'Yargılama yapanları etkilemeye teşebbüs' suçundan soruşturma açılması için göreve, avukatlık mesleğinden yargıçlık mesleğine geçen ve 'sisteme transfer edildiği' söylenen, gelecekteki ve şu ana kadarki verdikleri bütün kararları ile tarafsızlıkları şaibeli hale gelen yargıç ve savcıları istifaya,
davet ediyoruz."