Hain plan ortaya çıktı! TSK'dan attırmak için talimatname
İzmir'de FETÖ'nün Türk Silahlı Kuvvetlerine (TSK) sızan rütbeli mensuplarına yönelik soruşturma kapsamında haklarında dava açılan 8 sanıkla ilgili iddianamede FETÖ mensubu olmayan subay ve adaylarının TSK'dan atılmaları ve ayrılmalarını sağlayacak yöntemlerin bir talimatname altında toplandığına dikkat çekildi.
İzmir Cumhuriyet Başsavcılığının yürüttüğü soruşturma kapsamında 8 şüpheli hakkında hazırlanan ve 27 mağdur-müştekinin yer aldığı iddianamede sanıkların "silahlı terör örgütüne üye olma" suçundan cezalandırılması talep edildi.
FETÖ'nün TSK'ya sızma ve tamamen ele gec¸irme hedef ve stratejisi dogˆrultusunda o¨rgu¨t mensubu subaylar ve adayları tarafından o¨rgu¨t mensubu olmayanlara kars¸ı gerc¸ekles¸tirilen baskı, mobbing, yıldırma, taciz, ko¨tu¨ muamele, iftira, s¸antaj, tehdit ve is¸kenceye varan uygulamaları konu alan sorus¸turmanın sonunda düzenlenen iddianame, dikkati çekici detaylar içeriyor.
Soruşturmanın dayanağını ise Ankara'daki Kara Harp Okulu darbe girişimi davasında çarptırıldığı ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası onanan eski albay Erdoğan Kurt'un el konulan ve incelenen bilgisayarında oluşturulmuş bir belge oluşturdu.
Erdoğan Kurt'un bilgisayarında rastlanan belgede Kara Harp Okulunda FETÖ'den olmayan hedef personelin nasıl okuldan uzaklaştırılacağı ile ilgili talimatname ve emirlerin bulunduğuna işaret edilen iddianamede, şunlar kaydedildi:
"Silahlı tero¨r o¨rgu¨tu¨nu¨n ve TSK ic¸erisine sızdırdıgˆı hain mensuplarının, hic¸bir insani ve ahlaki degˆer go¨zetmeksizin, kendilerinden olmayan, vatanı ve milleti ic¸in canını vermeye hazır, du¨ru¨st, namuslu, cesur ve bas¸arılı birer Tu¨rk subayı olan ve olmayı hedefleyen s¸erefli vatan evlatlarına kars¸ı, Tu¨rk Silahlı Kuvvetlerinden kendiliklerinden ayrılmalarını veya atılmalarını sagˆlamak amacıyla gerc¸ekles¸tirecekleri her tu¨rlu¨ hain, sinsi, ahlaksız ve kuralsız eylem ve yo¨ntemlere yer verildigˆi go¨ru¨lmektedir."
İddianamede talimatnamenin içeriğine dair şu ifadeler yer aldı:
"Şekillendirme yönteminde kanunun etkili olarak uygulanması ve sonuc¸ alınabilmesi ic¸in amirlerimiz tarafından elveris¸li bir yo¨netim iklimi olus¸turulmalıdır. Bu hususu açmak gerekirse, 'devrilmeyecek hic¸bir agˆac¸ yoktur'. Amir, o¨ncelikle emir komuta ettigˆi personeli ku¨c¸u¨k bu¨yu¨k ayırt etmeden tam olarak tanıyacak, hedefteki personele yogˆunlas¸acaktır.
Hedef personel, ne kadar disiplinli go¨zu¨ku¨rse go¨zu¨ksu¨n, dikkatli bir takip sonucu eksiklikleri, zafiyetleri kolayca tespit edilebilir. Egˆer amir, kararlı bir tavır sergilerse, ilk darbede hedef personel sarsılacaktır. Digˆer bir ifade ile hedef yumus¸atılmıs¸ olacaktır. Baskının su¨rdu¨ru¨lmesi ile birlikte hedef personel daha fazla hata yapacaktır.
Amirin bir go¨revi de ast amirleri disiplin tesisi konusunda egˆitmektir. Ast amir, mu¨spet bir kis¸i ise bazen havuc¸ bazen sopa ile hedef personel hakkında is¸lem yapmasını sagˆlamalıdır. Egˆer ast amir, menfi bir kis¸i ise ona kars¸ı da zor kullanarak, (tabiri caizse) iti ite kırdırmalıdır.
Sistemin yu¨ru¨mesi ic¸in hic¸kimse vazgec¸ilmez degˆildir. Amir 'bu kis¸i benim is¸ime c¸ok yarıyor. Bu kis¸i olmazsa bu is¸ c¸o¨ker' yanılgısına du¨s¸memelidir. TSK'da herkesin ve her is¸in bir alternatifi vardır. Amir herkesi yedekleyecek tedbir almak zorundadır. Bu du¨s¸u¨nceden hareketle amirin hedef personelin TSK'dan ayrılması konusunda isteksiz bulunması son derece hatalı olacaktır.
Hedefteki personel ne kadar iyi olursa olsun gereksiz reklam edilmemeli ve parlatılmamalıdır. Bu tür hedefteki personele pasif görevler verilmelidir. Yaptığı hatalar üst amire karşı abartılarak anlatılmalıdır. Diğer taraftan hedefteki personel zaten disiplinsizse bu kişi, üst amir ile karşı karşıya getirilmelidir."
"Kurbağa yakalayıp kurbağaya ev yaptırıyorlardı"
İddianamede, talimatnamede verilen yöntemlerle TSK'dan uzaklaştırılan müşteki ve mağdurların yaşadıklarına ilişkin ifadeleri de dikkati çekti.
Askeri lise öğrencisi M.B, Maltepe Askeri Lisesinde eğitim programında olmayan eğitimlere tabi tutulduklarını belirterek, "Bizi s¸ok mangasına almayan bir tabur abimiz go¨revden alındı. Fazla no¨bet, usule aykırı spor, gereksiz cezalar, eks¸ili ko¨fte tenceresi ic¸erisinde kac¸ adet eks¸ili ko¨fte oldugˆunun sayılması gibi... Bu konudan yu¨zbas¸ı benim savunmamı almıs¸tır." şeklinde ifade verdi.
Soruşturma kapsamında şüpheli sıfatıyla ifadesi alınan G.Y. ise şunları kaydetti:
"2013 yılında I·zmir Mentes¸'e okulumuzun egˆitim programı kapsamında intibak egˆitimi almak amacıyla gittik. Burada askeri liseden mezun olan bir kısım o¨gˆrencilere farklı muamele yapıldıgˆını go¨rdu¨m ve duydum. Bu arkadas¸lara c¸anta bos¸alttırıp geri doldurma, c¸adır kurup tekrar bozdurma, c¸o¨p ve tas¸ toplama, uzun su¨re kagˆıda o¨rnek veriyorum bin tane 'Bir daha emirlere itaat edecegˆim' s¸eklinde yazı yazdırma, s¸ınav c¸ektirme gibi s¸eyler yapıyorlardı. Bu muameleye maruz kalan arkadas¸larımıza 's¸okc¸u' deniliyordu."
Soruşturma kapsamında şüpheli sıfatıyla ifadesi alınan A.E de "Menteş askeri kampında şınav, mekik, su¨ru¨nme, komando dansı, su¨rekli selam verme, tekmil verme, parke tas¸larını saydırmak, kurbagˆa yakalayıp kurbagˆaya ev yaptırma s¸eklinde igˆrenc¸ s¸eyler yaptırıyorlardı." dedi.
Sağ ayağa spor ayakkabı, sol ayağa bot giydirdiler"
S.I. ise askeri lisede kendisiyle uğraşıldığını belirterek, "Her seferinde başka kıyafeti giymemizi istediler ve en son kıyafetlerden bir kombin yaparak sağ ayağa spor ayakkabı, sol ayağa bot başımıza harici şapka gibi bunları giymemizi istediler ve bunları defalarca tekrarladılar. Her giyinip gittiğimizde bizlere hakaretler ettiler. 'Sizden asker olmaz şunun kıyafetine bak, kendisi gibi, ne zaman adam olacaksınız' şeklinde cümleler kuruyorlardı." ifadelerini kullandı.
Bal tuzağı taktiğiyle şantaj
Baskı ve tehdit nedeniyle askeri okuldan ayrılan müşteki H.K. da ifadesinde "bal tuzağı taktiği"ne dikkati çekti.
Maltepe Askeri Lisesinde 2. sınıfa geçtigˆinde Kara Harp Okulu, EDOK Komutanlıgˆı ve Okullar Komutanlıgˆından gelen emirlerin yazılı olduğu bir defter olan "tabur emir defteri sorumlusu" seçildiğini aktaran H.K, şunları anlattı:
"Gelen emirleri ars¸ivliyordum, bazı emirlerin orijinallerinin zamanla kaybolduklarına s¸ahit olup bu konuda s¸ikayet dilekçesi verdim. Kaybolan emirlerden bir tanesi bazı ögˆrencilerin telefon numaralarının EDOK Komutanlıgˆından bizzat istenmesiydi. Zaman içinde kaybolan emirde istenen telefon numaraları olan arkadas¸ların yüz yüze tanıs¸madıkları kızlardan mesaj ve arama aldıklarını fark edince durumun ciddi olabilecegˆini düs¸ünüp üstlerime bu konuda bilgi verdim."
Aklına askeri lise yıllarında gelecegˆi parlak görülen ögˆrencilerin seçilerek "bal tuzagˆına" düs¸ürülmeleri ihtimali geldiğini kaydeden H.K. ifadesini şöyle sürdürdü:
"Bal tuzagˆı ögˆrencilik yıllarında gelecek vaat eden ögˆrencilerin erken yas¸larda bayanlar ve erkeklerle arkadas¸lık kurdurulup belirli mevkilere gelmesini sagˆlayıp özel hayatları s¸antaj unsuru olarak kullanarak istedikleri dogˆrultuda yönlendirme planıdır. Kaybolan emri fark edince ve arkadas¸larımın durumlarından s¸üphelenince sıralı komutanlarıma durum hakkında bilgi verdim, geregˆinin yapılacagˆını söyleyip bu konudan kimseye bahsetmememi istediler."
Harbiyelinin babasına mektubu iddianamede yer aldı
Şok mangası eğitimine katılan bir harbiyelinin babasına yazdığı mektupta ise şunlar yer aldı:
"Baba inan, burası normal bir harp okulu eğitim kampı değil. Sanki düşman esir kampı. 'Askeri eğitim ağır olur' diyeceksin. Ama bu eğitim sadece bir kısım öğrenciye uygulanıyor. Geldiğimiz ilk gün benimle beraber 50 kişiyi şok mangası denilen bir gruba ayırdılar. Bu şok mangasındakilerin benim dışımda hemen hepsi askeri lise kaynaklı. Diğerleri normal eğitime giderken bizi ayırıp işkence eğitimi yaptırıyorlar. Evet, işkence, çünkü normal askeri eğitimle ilgili değil yapılanlar. Bak civardakilere, benim kadar zayıflayan var mı ? Bizi bir takım komutanı alıyor, sabahtan akşama kadar, yat, kalk, komando dansı, şınav, koşu. Hiç durmadan bayılıncaya kadar yaptırılıyor. Domuz pisliğinde süründürme şeklinde yapılan bir eğitim. Başkaca bir şey de yaptırılmıyor akşam oluyor, normal eğitim yapanlar istirahata çekiliyor, bizi bu sefer gündüz istirahat eden başka bir takım komutanı alıyor. O da sabaha kadar benzer şeyleri yaptırıyor. Bazen saat 4'te bazen biraz daha geç saatte bırakılıyoruz. İki saat istirahat sonrası yeniden aynı işkence devam ediyor."